Can Yücel’in Datça’daki anıt mezarını balyozla parçalamışlar.

2011 yazındayız.

Yaşasaydı ne derdi usta şair bu acayip saldırıya.

“Ne zormuş yonca yolması
Bizim memlekette adam olması.”

Can Yücel’in “Yurt yazısı” şiirinin tarihine bakıyoruz; 1950-57 arası. Hadi takvimi sondan okuyup, yedi yıl kazanalım. Aradan geçmiş yarım asırdan fazla. Ne değişmiş?

Kafa nereye biz oraya!..

Datça’yı mekân edinmişti yaşamının son döneminde Can Yücel. Ölümünden sonra da o mekânı terk etmedi. “Hoşgörü mezarlığı” olarak anılan; Datça’ya yerleşmiş farklı millet, dinlerden insanların da gömülü olduğu yerde yatıyor. Sevgiyle anılıyor. Belediye birkaç seçimdir CHP tarafından kazanıldığı için “Can Şenliği” adıyla kültür, sanat etkinlikleri düzenleniyordu. İlçeye gelenler Yücel’in eski Datça’daki evini ziyaret ediyorlar, bir sanat ve mücadele adamının yaşamından izler arıyorlardı. Nedense her yıl tekrarlanan bu etkinlik kaldırıldı. Eski belediye başkanı, Yücel ailesinin abartılı etkinlikler ve anma törenleri istemediğini açıklamıştı.

Can Yücel bu yıl “3. Datça Edebiyat Günleri” etkinlikleri çerçevesinde anılmış.

Ailenin bütün hassasiyetine karşın anmaya gelen bir grup “şairin vasiyeti” diye mezarına şarap döküp, kadeh kaldırmışlar. Provokasyon için fırsat kollayan kimi dinci yayın organları da olayın üzerine gitmişler. AKP İlçe Başkanı’nın “Biz kimsenin içkisiyle uğraşacak değiliz ama milletimizin inançlarına, geleneklerine, manevi duygularına küfretmeye, hakaret etmeye kalkışmalarına da sessiz kalacak değiliz” demeci patladı ardından.
Datça-Knidos gibi antik çağdan bu yana uygarlıklar geçidi bir yarımadada ramazanda huzuru bozmak ancak böyle bir provokasyonla mümkün olurdu.

Fitili ateşleyen “mezara şarap dökülmesi” olayı Can Yücel’in anıt mezarının parçalanmasıyla son buldu.

Mezar, Kars’taki “İnsanlık Anıtı”nın heykeltıraşı Mehmet Aksoy’un eseriydi. Ana rahmindeki bir cenin ve hayata bağlandığı kordon olarak tasarlanmış. Al sana bir “ucube” daha!..

Üstüne şarap da dökülünce şairin anıt mezarını parçalamışlar.

Şairin eşi Güler Yücel, “Çiçek dışında hiçbir şey bırakılmasın diye uyarı levhası koymuştuk. Buna rağmen şarap dökenleri kınıyoruz. Aynı şekilde bu vahşi saldırıyı yapanlara da tepkimiz büyük. Bunu yapanlar taşları yıkabilirler ama Can’ı yıkamazlar” diye tepki göstermiş.
Yücel ailesi senelerdir Datça’da yaşıyor.

Mezarda şarap içildi diye Can Yücel’e ve ailesine yapılan bu saldırganlığın arkasında Datçalıların olduğuna inanmak istemiyoruz. Böylesine bir vandallık Datça’ya yakışmaz!

Ramazanı fırsat bilip provokasyon yapanlara usta şairin “Sevgi Duvarı” kitabındaki dizeleri hatırlatırız:
Ne zormuş yonca yolması
Bizim memlekette adam olması.