Kürt seçmen Türkiye'deki en politik seçmendir ve kime oy vereceğine kendisi gayet rasyonel şekilde karar verecektir.

Eğer başkanlık seçimlerinde Millet İttifakı Mansur Yavaş'ı aday gösterirse, kalbimizden geçen şey, bu adaya Kürt seçmenin de oy vermesidir. 

Türkiye olağan süreçler yaşamıyor. Politikayı bu temelde okumak gerekir. Erdoğan rejimi otokrasi ile faşizm arasında gidip geliyor. Rejimin muhalifleri ise demokrasi çizgisine daha yakın. Kürt seçmen aslında bu iki zemini oylayacak. 

Kürtler bu realitenin en farkında olan grup. Çünkü rejimin baskılarından en fazla muzdarip olan kesim. Bu anormal süreçlerde Türkiye'nin normalleşmesinde en azından baskıcı rejimden demokrasiye yakın ve niyetli çizgiye taşınmasında aktif rol oynayacak.

Açıkçası bu şartlarda seçmenin fazla bir seçeneği yok. Bu seçim biraz da geçiş seçimi olacak. Türkiye siyaseti ancak Erdoğan sonrası dönemde normalleşecek. Dolayısıyla diğer hesaplaşmaları Erdoğan süreci sonrasına ertelemek gerekmekte.

Günümüzde siyaset ideolojik hassasiyetlerden çok şahsiyet üzerinden değer kazanmakta. Çünkü ideolojik yönelimler değişebilmekte. En sağ yelpazede yer alan insanlar dahi Kürt sorununun barışçıl çözümünde makul ve demokrasi çizgisine yakın davranabilir. Bunun için şahsiyet gerekir. Şahsiyet bir nevi tutarlılıktır. Bu dönemde değer verdiğimiz şey şahsiyet olmalı. Bu politikacı şahsiyetli mi değil mi? Referans noktası bu olmalı. Çünkü şahsiyet ideolojik eğilimlerden daha değerli. 

Erdoğan rejimi zayıflamıştır ama yenilebilir değil. Bu durumda Erdoğan karşısına zayıf bir aday çıkartmak yapılacak en büyük hata.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı çok tehlikeli bir tartışma. Erdoğan karşısında asla şansı yok. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ikinci Eklemeddin İhsanoglu vakasından başka bir şey değil. Son derece rasyonel siyaset yürüten Kemal Kılıçdaroğlu’nun da bunun farkında olduğuna inanıyorum. Fakat bu ülkede türlü belaların müsebbibi olan radikal Kemalist yapılar dizayn yapabilir. Seçmen olarak kaygımız bu.

Türkiye'yi uzun ve zorlu yıllar beklemekte. Erdoğan rejimini yenmek, onun açtığı tahribatları onarmak ve ülkeyi demokrasi çizgisine oturtmak gibi zaman alacak sorunlarımız var. Bu sebeple yolun başında kimsenin hata yapma lüksü yok. Kürtler de Mansur Yavaş'a oy vermelidir, ülkenin onarılmasında ve demokrasi inşasında da belirleyici rol oynamalıdır.