Dünya ülkelerinin gözleri önüne serilen çirkin oyunlar karşısında dillerini yutmuş gibi suskun duranlar, bu çirkinliklerin üzerlerini örtme, halının altına süpürme çabaları peşindeler. Paylaşılan bilgilere erişim engeli getirme yolunu seçmeleri bu çabanın ürünü.

“Sedat Peker'in çeşitli iddialarda bulunduğu 13 tweeti, kişilik hakları ihlali gerekçesiyle, Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin 11 Haziran 2021 tarih ve 2021/6989 sayılı kararı ile erişime engellendi. https://ifade.org.tr/engelliweb/sedat-pekerin-tweetleri/…” (1)

Kişilik haklarının çiğnenmesi gerekçesiyle Sedat Peker’in sosyal medya üzerinden paylaştığı bilgilere bir kez daha erişim engeli getirildi. Bu engellemelerle ne sonuçlar alınabilir, nereye dek sürdürülebilir, bu bilgiler sonsuza dek gizlenebilir mi?

Çete yapılanmasıyla ilgili gözle görünür bir soruşturma, kovuşturma, yargı sürecinin başladığına yönelik gelişmeler yok.

Yolsuzlukları araştırma, kamuoyunu rahatlatma olanakları yok. Kim kimi, kim neleri araştıracak birbirine karışmış durumda.

Toplum yaşamından, ülke yönetiminden hukuku çıkarınca doğacak boşluğu çeteler, mafya yapılanmaları, eşitsizlikler, yolsuzluklar, haksızlıklar doldurur.

Yasaklarla, yasadışılıklarla ülke yönetilirse, o ülkede yaşamın hiçbir alanında işler düzgün yürümez.

Erişim engelleri, ortaya dökülen gerçek, yüz kızartıcı bilgilerin temizlenmesi olanağı yok.

Savcılar eyleme geçmiyor ya da geçemiyor, devlet elini kıpırdatmıyor ya da kıpırdatamıyor. İlk günlerde olduğu gibi, Süleyman Soylu başta olmak üzere AKP yöneticileri de Sedat Peker'in savlarına yanıt vermekten kaçınıyorlar. Ortaya saçılanlar kurcalanırsa, daha korkunç kokuların yayılacağından korkuluyor olsa gerek.

İletişim teknolojisinin gelişmesi, Dünya’da gizli saklı hiçbir şeyin kalamayacağı bir süreç başlatmış durumda. Ulus devletlerin kendi halkından sakladıkları bilgiler, Dünya’nın başka ülkeleri, bilgi edinme birimlerince ellerinin içindeymiş gibi bilinmekte.

Sedat Peker’in ileri sürdüğü savlar, paylaştığı bilgiler gerçek değilse, bu bilgileri çürütecek başka bilgilerin kamuoyuna sunulması gerekmekte. Bu yapılamıyor. Yapılamaması Sedat Peker’i doğrulayan gerçeklikler olduğu kanısını yaygınlaştırıyor.

Hiçbir bilginin sonsuza dek gizlenmesinin olanağı yok. MİT Tırlarıyla Suriye Arap Cumhuriyeti’ne silah taşındığı bilgisini yargı kararlarıyla, büyük baskılarla gizlemeye çalış tılar. Sedat Peker, canlı tanıklığıyla gizlenen bu bilgilerin gerçek olduklarını ortaya koydu. Ortada yargılamalar, yargı kararları olmasına karşın zamanında yalan, yanlış diye gizledikleri bilgilerin doğruluğunu ileri süremediler. Bu olay, Dünya’da hiçbir bilginin, olayın gizli kalamayacağı gerçeğini ortaya koyan somut bir örnek.

Bir olay yaşandığında, olayın sorumluları, bu olayla ilgili gerçek bilgileri saklanabilir. Olayın sorumlularının yönetimde, yargıda, kitle iletişim araçları üzerinde belli sürede etkili olmaları belli bir süre içinde üzerlerinin örtülmesi sağlanabilir. Bu çabalar sonsuza dek süremez. Bir gün hiç umulmadık bir yerlerden her şey ortalığa saçılmaya başlar. Sedat Peker olayı böyle bir gelişme.

Bu gelişme Sedat Peker’i mafya olarak suçlayarak, ülkede olayın üstünü örtecek yargılamalar yaparak temizlenemez. Ortaya dökülenler, en azından halkın ülke ve Dünya olaylarına duyarlı olan önemli bir kesiminin bilincine kazındı, yüreklerine yerleşti. Bunlar ülke insanından saklansa, Dünya kamuoyunda saklanamayacak. Ülkemizde yaşayan her 4 kişiden 3’ü Sedat Peker’in anlattıklarının gerçek olduğu görüşünde. Yapılan araştırmalar bunu göstermekte.

Bu bilgilerin üzerleri örtülemeyecek. Altında kalıp çok ezilenler olacak.

Hukukun olmadığı bir ülkede kimse önünü göremez. Hiç kimsenin gelecek güvencesi olmaz. Hukuku ayaklar altında bırakanlar, bir gün gelir sığınacakları bir liman bulamazlar. Bir zamanlar uyguladıkları hukuksuzluğun pençesinde kıvranmaktan kurtulamazlar.

--------------------------------

(1) Peker’in 13 tweet’ine daha erişim engeli, Diken.com.tr İnternet Gazetesi, 12.06.2021