Emekliler Dayanışma Sendikası Merkez Yönetim Kurulu, kamuoyuna bir açıklama yaptı. Ülkeyi yöneten, yönetmek isteyen siyasilere, “Dünü Unutmadık! Yarından Vazgeçmiyoruz!” sözleriyle seslenen açıklamanın bir bölümü şöyle:

“Deprem gibi doğal bir afeti felakete dönüştüren Ülkeyi acıya öfkeye çaresizliğe boğan milyonlarca insanın canını yakan vurdum duymaz zihniyet yirmi bir yıldır iktidarda değilmiş gibi her alanda yaptığı tahribatları inkar ederek hala vaatlerde bulunabiliyor.

Bugün geniş bir demokrasi bloğu kurulmuş gibi davranılıyor! Nasıl bir ekonomi politikası ile bu güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönülecek, nasıl geçilecek! Sermayenin farklı gruplarını önceleyip onlarla kol kola geçip! Biraz da sosyal politikalarla toplumun geniş kesimlerinin ağzına bir parmak bal mı sürülecek?

Ülkenin bütün kurumları ve kadroları siyasal ve ekonomik alt yapı imha edilmiş bir durumun içerisindeyiz. Barınma yeme içme giyinme eğitim sağlık yerle yeksan olmuş durumda. Restorasyonla kurtulamaz durumdayız! Yoksulluk sınırı 30 bin TL’yi aşmışken asgari ücret ve en düşük emekli aylığı için ifade edilen resmi rakamlarla on milyonlarca insanın geçinmesi isteniyor! İnanılmaz bir durum! Öfkeli endişeli bir toplum olduk! Siyasilerin muhtaç etmeyecek bir ekonomik ve sosyal politikalarla gelmesi gerekiyor.

Hayat pahalılığı derinleşen yoksulluk işçi sınıfına inanılmaz saldırının ve sınıf sömürüsünün sonucu değilmiş gibi görmezden gelinerek yoksulluğa çözüm aramak nasıl bir samimiyetsizliktir. Sırtını siyasi iktidara dayayarak iş cinayeti işleyenler, işçiyi işten atanlar ne olacak? Yasaları askıya alarak örgütlenme özgürlüğünü engelleyenler ödüllendirilmeye devam mı edilecek? Adil yargı denince akla gelen sadece para pul çalmak mı? Cezaevleri düşüncesi, kimliği, varlığı suç sayılan binlerce insanla dolu. Cinayetler işleniyor, durdurulamıyor, faili yok!

Milyonlarca insanın ölümüne, bir ülkenin yıkımına, on milyon insanın göçmen olmasına sebep olan Suriye Savaş politikasının hesabını kim verecek? Suriye’ye ve Suriyelilere yapılanların, Türkiye’ye dönük yaratılan düşmanlığın hesabı nasıl ve kimlerden sorulacak?

Sermayenin farklı grupları ile iş tutan sınıfsal tercihi net işçi sınıfına esnafına üreticisine bakmayan emeklilerini yaşlılarını yok sayan bu iktidar isim değiştirerek devam mı edecek? İktidara alternatif olan siyasilerin sınıf tercihi nedir? Sağ iktidardan sağ iktidara devir teslim töreni gibi olamaz! Yeniyi eskide arayarak bir restorasyonla bu durumdan kurtulmak mümkün değildir.

Ekonomik kriz var, derinleşen yoksulluk var ama başka bir şey daha var. Toplumsal yıkım var! Devlet yurttaş ilişkilerinin yeniden kurgulanması gerekiyor. İnsanlar yaşamlarıyla ilgili endişe duyuyor. Herkes bilmeli ve emin olmalı ki yaptığı hatanın cezasını mutlaka çekecek, suçlar cezasız kalmayacak!

Sosyal Güvenlik Reformu dul ve yetim kadınların emeklilik haklarını iptal etti, sınırladı, onları ekonomik güvenceden yoksun bıraktı. Kadına yönelik şiddetin her türlü güvencesizlikten bağımsız olduğunu düşünmek gidişatın devam etmesini istemektir. Yoksulluğun kendisi en aşağılayıcı şiddettir. Kadınlar yoksul, yaşlı kadınlar daha da yoksul oldu!”

Emekliler Dayanışma Sendikası, ülkede 21 yıldır yaşananların bir fotoğrafını çekmiş bulunuyor. Bu fotoğrafı kamuoyuyla paylaşıyor.

Bu ülkede yapılan her kötülük, yapanın yanına kalmakta. İnsan aklına sığmayan suçların işlenmesinin temel nedeni bu cezasızlık.

Yoksulluğun kendisi, en aşağılayıcı şiddettir” denilen açıklamaya, “yoksul bırakarak kolay yönetmek bir yöntemdir” eklemesini yapmak gerekiyor. Düşünce sistemlerinin kulu durumuna getirilen, beyinlerinin işlemesinden yoksun kalan insan yığınları, yönetenlerin egemenliğine boyun eğiyor, içselleştiriyorlar. Yoksul kalan yığınlar da aynı tuzağa düşüyorlar. Uygulanan yönetimlere seslerini çıkarmadan uyma yoluna giriyorlar. Bu bir yazgı değil, insan yığınlarını, binlerce yıllık yönetme tuzağının bir görünümü.

Umarız yarın insanlar yapılacak seçimde, dinle, yalan dolayla içine yuvarlandıkları derin uykudan uyanır, bu örgütlü kötülüklerin altından kalkacak, kötülükleri yapanların yakalarından yapışacak ortamı yaratma doğrultusunda oylarını kullanırlar.