12 Temmuz Pazar günü Grup Yorum konserine gider miyiz?

Tarihin tüm ölüm oruçları eyleminde müzakere kanalları olmuştur.

Ama şu anki iktidar, ölseler de bitse bu mesele tutumunda.

Kamuoyu corona meselesi nedeniyle başka bir gündemin içinde. Ayrıca ne yapmalı, nasıl yapmalı, ne olursa kamuoyunca yeterli bir sahiplenme sergilenmiş olur? Bu biraz muğlak.

Meseleyi esas çözmeye en yakın kişiler ise milletvekilleridir. Fakat şu zamana dek hükümet ile masaya oturamadılar. Müzakere kanallarını kuramadılar.

Grup Yorum resmi sosyal medya hesabında taleplerini şöyle izah etmiş:

Bir konser sözü verilsin.

Yeri ve tarihi belli olsun.

Tutuklu üyelerimiz serbest bırakılsın.

Şöyle yapalım mı?

3 Mayıs saat 12:00’de İbrahim Gökçek ve diğer ölüm orucundaki insanlar eylemi sonlandırsın.

12 Temmuz 2020’de pazar günü saat 18:00’de Bakırköy Halk Pazarında Grup Yorum bir konser vereceğini halka ilan etsin.

Sanatçılar, müzisyenler, milletvekilleri, gazeteciler, aydınlar bu konserde Grup Yorum korosu olacağını taahhüt etsin.

Halk da bu konsere katılacağına dair kişisel sosyal medya hesaplarından beyan versin.

(Örnek olarak; Ben Hasan, Mudanya’da hamalım, 12 Temmuz’da Bakırköy Konseri’ne katılacağımı beyan ederim.)

12 Temmuz’a dek bu organizasyon çalışması yürütülsün. Bu arada İbrahim Gökçek konserde sembolik de olsa gitar çalabilecek kadar kendini toparlayabilsin.

Eğer dünya ve Türkiye’nin coronavirüs salgını ile mücadelesi bu konseri yapmaya elverişliyse fiili olarak halkın sözünü referans alarak bu konseri yapalım. Gelecek konserler için de halkın engin yaratıcı aklına danışalım ve birlikte çözümler üretelim.

Halkın sözü sözdür. Tarih hep bunu ispat etmiştir.

Belli ki iktidar “ölseler de kurtulsak “ hesabındadır, dolayısıyla hiçbir müzakere kanalı kurmuyor.

Halk kendi çözümlerini kendi üretir.

3 Mayıs saat 12:00’den 12 Temmuz saat 18:00‘deki Grup Yorum konserine dek bunun çalışmalarını ortak akılla yürütelim.

Böyle bir çözüme gidilemez mi?

Biliyorsunuz ki halkın sözü, egemenlerin sözünden kat be kat itibarlıdır.