Kadınlar neden öldürür? Erkeklerden farklı sebepleri vardır mutlaka. Sebepleri farklı olmalı.
Erkeklerin neden kadınları öldürdüğünü, insan hikayelerinden biliyorum. Bir haberde okumuştum. Evine geç kaldığı için 52 yaşındaki adam, 20 senelik karısını av tüfeği ile vurmuştu.
Yemek tuzlu olduğu için, gömlekleri ütülü olmadığı için, çocuk çok ağladığı için ‘kocalar cinnet geçirebilir’.
Why Woman Kill dizisinin de ilginç bir konusu var. Farklı tarihlerde geçen üç kadın hikayesi aynı anda anlatılıyor. Üçü de aynı evde 10 senelik ayrı zaman dilimlerinde yaşamışlar. Hepsinin evliliklerinde problemler var. Kocaları ile sorun yaşıyorlar. Aldatma, ihanet gibi sorunlar.
1964’te geçen hikayedeki Beth Ann kocasına hizmet etmenin mükemmel evliliğin esası olduğuna inanıyor. Adam kahvesini bitirdiğinde, karısının yüzüne bakmadan kahve fincanına parmağı ile tıklıyor ve Beth Ann derhal kocasının fincanını dolduruyor.
Aslında düşündüm bizim evde de her sabah kocamın deyişiyle ikinci çay sendromu yaşanıyor. 30 senedir evliyim kocam her sabah bardağına benim çay koymamı istiyor. İkinci çayı koymayı unuttuğum için bunun benim sendromum olduğunu düşünüyor. Hizmet etmekten gocunan kadın kişisiyim ona göre. Ben bu yüzden onu öldürmeyi düşünmüyorum. Ama onun beni hangi konumda görmek istediğinin farkındayım. Onu anlamak canımı sıksa da bazen kalkıp çayını koyuyorum. O da bazen beni anlamaktan sıkkın bana dönüp çay ister misin? diye soruyor. Burada amaç çayının bittiğini belirtmek, hayır diyorum bitmedi. O zaman kalkıp ikizime de çay dolduruyor.
Bu sabah kahvaltı hazırladı ben uyanmadan önce kendi tabağını kaldırıp işine gitti. Bunlar da 30 sene sonraki ekstra zamanlar.
Seyrettiğim dizinin ikinci hikayesi 1984’te geçiyor. Kadın kahraman Simone daha baskın bir karakter. Üçüncü kocası ile gayet iyi anlaşıyor. Tabi kocası onun isteklerini yerine getirdiği sürece. Hayatı hep kendi tasarladığı bir plan çerçevesinde yaşansın istiyor. Etrafındaki insanlara, çizdiği profilin zarar görmemesi için her zaman çok dikkatli davranıyor.
Üçüncü dönem hikayesi 2019 yılında geçiyor. Aynı evde bu sefer erkeğin deyimiyle, kutsal kurum olan açık evlilik yaşayan bir çift var. Koca senarist, iki senedir senaryo satamamış bu yüzden karısının eline bakıyor. Kadın ise bundan rahatsız ama kocasına bu konuyu açıp üzmek istemiyor.
Üç evlilik, üç aşk hikayesi de cinayetle sonlanıyor. Çocukluğundan itibaren aynı mahallede oturup o eve taşınan insanların hikayesini uzaktan izleyen bir adam, ilk cinayeti gördüğünde şaşırıyor ve annesinin eteğine yapışıp, mutlu bir çift sandığı ailenin başına neden böyle bir şey geldiğini soruyor. Annesi ona evlilik göründüğünden daha zor, diyor.
İkinci hikayede aynı evden bir ölü daha çıktığında aynı erkek yine şaşırır. Hep mutlu görünen çiftin evinden yine bir ceset çıkmış. Bu sefer nişanlısına sence bu zengin çiftin arasında nasıl bir problem olmuştur, diye soruyor. Kadın ölüm boşanmaktan daha ucuz, diyor.
Üçüncü hikayenin yaşandığı dönemde erkek artık çok yaşlanmıştır. Bir gece yarısı genç ve mutlu olduklarına inandığı çiftin evinin önünde siren seslerini duyunca karısına döner, “yine bir aşk hikayesi ve cinayet” der, “buna inanamıyorum”. Ve karısı dönüp kocasına der ki, “ben inanıyorum”.
Hikayelerin arasında yıl farkı olmasına, farklı hikayelerin bir bölümün içinde birkaç dakika arayla gösterilmesine, dönem farkı olmasına rağmen seyredeni hiç rahatsız etmiyor. Akıştan hiç kopmuyorsunuz.
Sonunu bilmenize rağmen hikayeleri merak etmekten de vazgeçmiyorsunuz.
Kadınlar aldatılmalarına rağmen ilişkiyi devam ettirmek için çaba harcıyorlar.
Üçüncü hikaye açık evlilik olduğu için kim kimi öldürdü bilmiyorum çünkü henüz üç bölüm yayınlandı. Ama eminim kırılma noktaları daha küçük olaylar olacak en azından kadınlar için.
Üçüncü evlilik daha yakın bir zamanda geçtiği için orada kişiler daha bireysel düşünüyorlar. Birlikte olmalarına rağmen kendi mutlulukları daha önemli. Adam kadını sevgilisinden kıskanıyor. Grup seks yapmalarına rağmen kadının sevgilisine daha manalı baktığını onunla daha uzun daha derin seviştiğini düşünüyor.
Kadın sevdiği kadının kendisini terk edeceğini fark edince kocasına hayatının çok zor olduğunu, hayatındaki tek hafif güzel şeyin sevdiği kadın olduğunu söylüyor. Adam birliktelikleri bozulmasın, karısı yine yanında kalsın diye üçüncü kadının onlarla birlikte yaşamasını kabul ediyor.
10 bölümden oluşan dizinin henüz 3 bölümü yayımlandı benim seyrettiğim platformda.
Henüz kim kimi öldürecek özellikle yeni nesil çiftte bilmiyorum.
Güzel diyaloglarından dolayı kendi ilişkinizi düşünmenizi ve hatta kendinize dışarıdan bir kez daha bakmanızı sağlayacak bu diziyi seyretmenizi tavsiye ederim.
Güzel günlerde görüşelim ve görüşmelerimiz iyiliklere vesile olsun.
