Almanya'da NSU davası başladı. Birkaç ay öncesine kadar sesi çıkmayan Türkiye medyası da geç uyanmasına karşın davaya katılmak için uzun bir çaba ve lobi yaptıktan sonra hafta başı itibarı ile haberi manşetten görmeye başladı.

Irkçı birliğin 10 kişiyi öldüren örgütünden sadece bir kişi sağ. Dolayısı ile kendisine 'elebaşı' muamelesi yapılıyor. Almanya’daki gazeteler sürekli kendisi hakkında tetiği çektiğini kesinleştiren bir kanıt bulunamaması durumunda ömür boyu hapis cezası bile almayabileceğini vurgulayarak şimdiden Türkiye'ye “yol” yapıyor. Ama Türkiye'de duyan yok gibi.

Star Gazetesi 7 Mayıs 2012 tarihli sayısının başlığını “Almanya'nın Samast'ı” olarak attı. Ogün Samast'a atıfta bulunarak, davayı haberinde işleyen Star, Nasyonal Sosyalist Yeraltı örgütü ile ilgili verilerin yıllarca Alman gizli servisi tarafından saklandığını ve hatta yok edildiğini vurguladı. Alman Basının kendisine taktığı isimle “Nazi gelini”nin (ki bu söylem de sorunlu) mahkemedeki rahat tavırlarından da yola çıkarak manşetine “Almanya'nın Samast'ı” başlığını layık görmüş.

Şimdi durup dururken nereden çıktı Samast benzetmesi.

Önümüzde onca benzetme varken. Mehmet Ağar olmadı mesela, ya da Erhan Tuncel ya da Ergenekon sanıklarından biri. İlle de Samast.

Hala anlayamayanlar için bir açıklamada bulunayım iki satırla.

“Neden Ermeniler bu ülkede sayıları 45 bin kalmış olsalar da her gün muhakkak konuşulan, medyada işlenen bir konu olarak gözümüzün önünde kalmaya devam ediyorlar?”

Sorusunun cevabı çok derinlerde yatıyor. Star Gazetesi'ne Ogün Samast'a atıfta bulunduran zihniyetin yetiştiği yerlerde...

Ermeniler ve Rumlar ve Süryaniler ve daha birçokları bu ülkede ne kadar azalırlarsa azalsınlar sanki hala milyonmuşcasına itibar görüyorlar. Tabi iyi anlamıyla değil. Kötü anlamıyla.

2000'li yıllarda Cumhuriyet savcıları Agos Gazetesi'ni “kışkırtılacak sayıda Ermeni kalmamıştır” kararıyla beraat ettirmelerine karşın halen sanki kışkırtacak sayıda Ermeni varmış gibi davranılıyor memlekette.

Her taşın altında Ermeniler, her köşe başında Ermenilik, Hristiyanlık, misyonerlik kol geziyor sanar okuyan da.

Farkında mısınız ne kadar çok gündem oluyor Ermeniler. Aralık'tan bu yana birkaçını sıralayayım;
Samatya'daki cinayetler ve saldırılar. Ardından vakıflarla ilgili gelişmeler, AİHM başvuruları, Dink davası, Sevag Balıkçı, 24 Nisan, yurtdışındaki yasa tasarıları, Ahmet Türk'ün Ermeni halkından özür dilemesi, Samatya cinayeti zanlısının yargılanması, 19 Ocak Hrant Dink'in öldürüldüğü günün anması, Mavi kitabın meclise gönderilip geri gelmesi, kiliselere saldırılar, Fener'de Ayasofya’yı geri isteyen pankartlar, anayasada etnik kimlik tartışması, Müslümanlaştırılmış Ermenilerle ilgili yıl boyunca yapılan haberler, paneller, nefret suçları konferansları, Suriyeli Ermeniler, İmralı tutanaklarında Abdullah Öcalan'ın diaspora ile ilgili söyledikleri, Başbakan'ın sürekli Ermenistanlı göçmenlerin durumunu gündeme getirmesi, Sabiha Gökçen ve Dersim, en sonda da Gedikpaşa'da kilise önünde kuru sıkı silah ateşlenmesi...

***

Bunlar sadece bir anda benim aklıma gelenler...

Ve daha nicesi var elbette…

**

Farkında mısınız Ermeniler, Rumlar, Museviler, Süryaniler hala bu memlekette... Bedenen olmasalar bile ruhuna öyle bir işlemişler ki hayaletinden kaçamayan bir ülke gündemi dönüp duruyor.

Star Gazetesi'nin manşeti de bunun kanıtlarından biri. Hiç ilgisi olmasa bile her an ülke gündemi Ermenilere dönebilir. Memleket Sabiha Gökçen'in Ermeniliği üzerine tartışa dursun, vekiller halen birbirlerine Ermeni diyerek küfür ettiklerini sansınlar... Tüm bu gündemin ardında bir başka gündem daha dönüyor...

***

Hatırlıyor musunuz 2012'de Erhan Tuncel serbest bırakılmıştı. Duydum ki Bakırköy'de Samatya'da görülmüş birkaç kez. İş bulmuş İstanbul'daymış. Görenler ne yapacaklarını bilememişler. Ben de düşündüm görseydim ne yapardım diye...

Star gazetesinin manşeti bunları düşündürdü işte. Star Almanya'daki davanın tek zanlısını Samast'a benzetirken davayı da benzetmiş oldu istemeden. Almanya'dan Türkiye olarak en derin bağlantıların aydınlatılmasını isterken kendisinin de vicdanen Dink davasında alınan kararlardan rahatsız olduğunu söylemiş oldu bir nebze. Belli ki bazı kaygılarla bunu yazamasa da ülkenin gündemindeki hayalet Ermeniler gibi, Star'ın zihnindeki hayalet Ermeniler ona bu başlığı attırarak Dink davası ile ilgili her şeyi aydınlatmayan hükümete, devlete koca bir protesto çekmiş oldu farkında olmadan.

Kaldı ki Erhan Tuncel'in azmettirici olarak serbest olması düşünüldüğünde Türkiye Samast'ın ardındaki derin bağlantıları ne yapmış ki şimdi Almanya'dan medet umuyor...

***

Sahi siz Erhan Tuncel'i yolda görseniz ne yapardınız?