Seçim sonuçlarının böyle olacağı Konya stadyumunda Ankara katliamında ölenlere için yapılan saygı duruşunda yaşananlardan belliydi...

Hatırlayın, atılan sloganlar katliamda kaybedilenlere yönelik bir nefret söylemiyle doluydu. Her şey aslında Suruç katliamı ile başladı. PKK'nın 'iki polisi öldürmesi'yle tırmanan şiddet AKP tabanınının konsolide olmasına yetti.

Erdoğan'nın başkanlık beklentileri, Hükümetin ekonomideki başarısızlıkları, yolsuzluk iddiaları ikinci plana itildi. 'Terör' korkusu AKP tabanı ile MHP tabanınının sandıkta birleşmesine yol açtı. Bahçeli'ye ceza kesildi.

HDP'nin barış çabaları, PKK tarafından kuşatıldı, etkisizleştirildi. 7 Haziran öncesi Başkanlık engeli yüzünden başlayan HDP düşmanlığı, seçim sonrasında kaybedilen sağcı, muhafazakar oyların dönüşü için devreye sokuldu.

Bunun için PKK saldırıları fırsat bilindi ve çatışmalara adeta davetiye çıkartıldı. Ateş kes çağırsına kulak tıkandı. Ankara katliamında IŞİD'in engellenmesi için güvenlik güçlerinin kılı kıpırdamadı. Katliamın faturası IŞID ile birlikte PKK'ya çıkartılarak HDP'nin kitleler gözünde itibar kaybetmesi için son kozlar oynandı.

Havuz medyası büyük bir beyin yıkama operasyonu başlattı. Muhalif gazetecilere ve gazete binalarına saldırılar arttı. Basın özgürlüğü kıskaç altına alınarak toplumun haber alma özgürlüğü engellendi. Cumhurbaşkanına ve AKP'ye muhalif edenler işbirlikçi ve hain ilan edildi...

***

7 Haziran öncesi AKP tabanı, yıpranmış hükümeti cezalandırırken Öcalan ile yapılan çözüm görüşmelerini bahane ederek tepkisinin dozajını arttırdı, MHP bu nedenle oylarını yükseltti. Ama sandıktan çıkan % 60'lık muhalif blog kendi içinde kolayca parçalanmaya müsaitti ve kırılmalar daha seçim gecesi Bahçeli'nin çıkışıyla baş gösterdi.

Erdoğan muhalafet bloğundaki bu kırılganlığı kendi lehine çevirmek için koalisyon görüşmelerini engelleyerek seçim yenilgisini kendi lehine çevirecek bir şekilde ülkeyi yeni bir seçime sürükledi. Bu arada boş durmayarak HDP aleyhine olgunlaşan bir karalama kampanyasını devreye soktu.

PKK silaha sarılınca ülke yeniden bir kan gölüne döndü...HDP'yi hem batıda hem de doğuda itibar kaybına sürükleyecek bir süreç bu çatışma ortamında şekillendi ve AKP'nin lehine sonuç verdi...

***

Bence filmi geriye sarıp bakarsak, gelinen bu nokta pek şaşırtıcı değil. Unutmayın ki 7 haziran seçimlerinin yenilen partisi AKP'nin hala 18 milyonun üzerinde oyu vardı!

Hatılayalım ki 7 Haziran seçimlerinin bir galibi de yoktu...

Kimse hükümeti tek başına kuramıyordu...

Yani tablo karanlıktı ve çatışma kapıdaydı...

***

AKP cenahında her şey Erdoğan üzerinden kendini sağlamaya almaya çalışan bir siyasal oligarşik yapının hayatta kalma mücadelesine dayanıyordu. Onlar Erdoğan'a muhtaçtılar, Erdoğan da onlara! Sonunda tek adam yönetimi AKP içinde kalıcı bir mekanizma olarak güvence altına alınmalıydı...

Siyaset içindeki karşılıklı yararlılık ilkesi ittifak çemberlerini dokunulmaz kılmıştı!

***

Bundan sonra olacaklar ise başka bir yazı konusu olsun...