Hayatın; çoğunun anlattığı yaşamak ile çoğunun bir anda anladığını yaşamak arasındaki sarkaçtır...

Kendi günahlarının hücresinden bakarsın, an'a... Ne anladığın ise sana kalır; zembereğinden boşalan zamandan!

Adile Naşit'i seçim için reklamda kullananan AKP'nin Sözcüsü Mahir Ünal, "Diyorlar ki 'Biz tekrardan eski Türkiye'yi getireceğiz'. Hangi Türkiye? 'Adile Naşit'in ninni okuduğu Türkiye çok güzel bir Türkiye'ydi.' Valla o Türkiye sizin için çok güzel bir Türkiye olabilir ama o Türkiye bizim için tam bir kâbustu" dedi.

Şimdi ne anlamalı insan bundan?

İnsanı, zaman kadar ağır öğüten ama öğreten, bir şey yok!

Herkes biliyor!

Bütün yanıtların yanlış olduğunu anladığı an, doğru soruları sormaya başlayacak insan...

Evet uykudan önce masal anlatırdı bize; babası tuluatçı Komik-i Şehir Naşit, annesi de tiyatro oyuncusu Amelya hanım olup, anne tarafından afedersin(!) Ermeni dölü, baba tarafından Rum tohumu! olan Adile Teyze... Annesinin babası Kemani Yorgo Efendi, anneannesi ise, zamanının meşhur kantocularından Küçük Verjin'di...

Tıpkı bu topraklarda eksiltilen tüm bakiyelerimiz gibi hem çalgı hem çengidir yani, Adile Teyze!

Ne şeytan taşlar ne de tavaf ederdik o dönemlerde...

Öfke ve nefretle beslenip rövanşist hesaplaşmalar içinde olmadık hiç, sevgi ve hoşgörüyü öncelerdik hep...

Evet onun masallarıyla büyüdük, biz...

Ama hayaller de kurduk...

Yasaklı!

Şimdi sen; ateş olsam cirmim kadar yer yakarım, tevilim sonradan gelir, hiç şaşırmayın! da diyebilirsin... Cirmin bu cürmünü örtmez ama, bunu bilesin!

Dragomanları da yolladınız, ahvalimize tercüman olun #OHAL’de!

Herkes biliyor!

Karşı çıktığı ayıba ortak olmaz insan...

Herkes biliyor!

Bütün efendiler kasaptır, sense et...

Herkes biliyor!

Şiddet; daha fazla insana yayarak iyi edemeyeceğin salgın bir hastalıktır...

Herkes biliyor!

Cesaret üzerine atılan hamasi nutukların ardından ne gelecek!

Herkes biliyor!

Vahşi eğlenceler vahşi sonuçlar doğurur ve en kötüler ile en zenginler, adaletin erişemeyeceği yerlerde olur...

Herkes biliyor!

Efendin; ötekileştirici ve fütüristik güftelerin en iyi icracısı konumunda, öfke belagatinin sual olunmaz bir ustasıdır! Sen daha garip bir velet...

Herkes biliyor!

Güç onu arayanın en büyük düşmanıdır...

Savaşlar; halka, kılıca itaati öğretir, tanrılara değil! Belli ki tanrıların kendi kılıçlarını kuşanan efendilere ihtiyacı var...

Herkes biliyor!

Şeytanla bağlantın olmadan tanrıyı da oynayamazsın...

Herkes biliyor!

Gerçek güç paylaşılmaz 2gözüm!

Efendi mi arıyorsun, köle olmaya mahkumsun... Anlıyor musun?

Herkes görüyor kavgadaki hileyi ve iyi adamların bu yüzden kaybettiğini...

Herkes biliyor!

Geminin su aldığını ve kaptanın yalan söylediğini...

Herkes biliyor seni!

Ve herkes biliyor bizi!

Bu hep böyle gitmez!

Bu devran hep böyle dönmez!

Yasaklı harfleri bir araya getirmekle başladı dilmaçın seyir defteri... Sonra her şey kelime oldu, kelimeler cümleye döndü ve cümlemiz hayaller kurdu; bana masal anlatma diyenlerin inadına... Hayallerimizdeki masalı yaşama geçireceğiz şimdi... Yallah, herkes cümle kapısından içeri... “Biz” dahil; ki onlar hariç değil...

Ya şimdi ya asla!

Ya biz ya o!

Herkes biliyor!

Adile Naşit için sevgiyle...