Önümüzdeki günlerde Kilis’te yapılan mülteci kampları ve tesislerinin açılışı yapılacak. Açılışa Almanya başbakanı Angela Merker de katılacaktı. Bugün yapılan açıklamaya göre Merker’in Kilis’te yapılacak açılışa katılmayacak. Nedeni açıklanmış değil. Son günlerde yaşanan IŞİD saldırıları nedeniyle iptal edilmiş olabilir.

Kilis’te son üç günde 10 roket saldırısı oldu. Saldırılar sonucu 2 kişi öldü, 18 de yaralı var. Kilis’in tam karşısında IŞİD mevzileri var ve topraklar IŞİD denetiminde. Sınır kapılarının karşılarında IŞİD bayrakları dalgalanıyor.

Atılan füzeler için Türkiye’den tam bir tepki yok. “PYD tarafından silah sıkılıyor” diyerek günler süren obüs atışlarını gerçekleştiren Türkiye, her gün füze yollayan IŞİD’e karşı ciddi bir tepki göstermedi. Bu tepkisizliği, karşıda bulunanın IŞİD olması sebebiyle normal karşılamak adettendir diyerek kapatıyoruz.

Kilis 1995 yılında il yapılmış bir kent olup Suriye sınırına 10 Km uzaklıktadır. Yaklaşık 128 bin kişilik nüfusunun yarısı 25 yaş altı gençlerden oluşmakta olup Türkiye’nin en genç nüfusuna sahip ilidir. Türkiye Halep koridorunda önemli bir yol ağzıdır.

Kilis’in Elbeyli ilçesinin karşısında Samanpazarı mülteci kampı bulunuyor. Bu mülteci kampı IŞİD kontrolü altında olup Türkiye’deki IŞİD kökenli bombalı saldırılarının merkezi konumundadır. IŞİD bombacılarının bu mülteci kampında eğitildiği, oradan Türkiye’ye geçiş yaptığı istihbarat kaynaklarınca biliniyor.

Basına yansıyan son raporlarda da çokça ismi geçen bu mülteci kampında eğitilip Türkiye’ye geçiş yapan IŞİD militanlarınca Ankara Gar’ındaki bombalı saldırısının yapıldığı ortaya çıktı. Ortaya çıkan asıl önemli bilgi ise, bu saldırıyla ilgili istihbaratın bombalı saldırı öncesinde emniyete ulaşmış olması.

Ankara garındaki bombalı saldırıyı inceleyen müfettişlerin hazırladığı ve basına yansıyan raporlara göre, saldırıda kusurlu bulunan eski Ankara Emniyet Müdürü Kadri Kartal, eski İstihbarat Şube Müdür Vekili Cihangir Ulusoy, TEM Şube Müdürü Hakan Duman, eski Güvenlik Şube Müdür Vekili Adem Arslanoğlu ile TEM Şubesi C Büro Amiri Hüseyin Özgür Gür hakkında soruşturma izni verilmesi istenmesine rağmen Valilik soruşturma izni vermemiş.

Rapora göre istihbarat TEM C büro amiri Hüseyin Özgür Gür’e ulaşıyor. Gelen istihbarata göre IŞİD kalabalık mitinglerde birden fazla canlı bomba eylemi gerçekleştirme ihtimali var. Bu bilgi TEM müdürlüğüne ve üst makamlara ulaştırılmıyor. Valilikten istenen soruşturma izni de bu nedenle isteniyor.

Ayrıca TEM ve istihbarat şube müdürlüklerine IŞİD’in sansasyonel eylem hazırlığında olduğu istihbaratı gelmesine rağmen, bu bilgiler, mitinglerde güvenlik tedbirleri almakla görevli olan Güvenlik şube müdürlüğüne verilmiyor. Aynı bilgi İl emniyet müdürüne ve üst makamlara da iletilmiyor.

Ankara Garda yapılacak mitingle ilgili olarak Valilikte yapılan toplantıda da bu istihbarattan hiç bahsedilmemiş. Hatta Valinin mitingin yapılmama ihtimali üzerine sorduğu soruda gerek İstihbarat şube müdür vekili Cihangir Ulusoy gerekse il emniyet müdürü mitingin yapılmasında sakınca olmayacağı yönünde görüş bildirdiği de raporda belirtiliyor.

Belgelere göre, patlamanın olduğu 10 Ekim sabahı İstihbarat Dairesi Başkanlığı “Gizli” yazılı ibareyle Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’na canlı bomba Yunus Emre Alagöz ile Hacı Yusuf Kızılbay ve Mehmet Işık’ın eylem hazırlığında olabileceğine ilişkin istihbarat bilgisi gönderdi.

Yazıda, Işık ve Alagöz’ün aileleriyle helalleştikleri, sansasyonel eylemler yapacakları belirtilerek Dokumacı grubu içerisindeki Kızılbay’ın Suriye’den Türkiye’ye giriş yaptığı ve Mehmet Işık’ın 8 Ekim 2015’de irtibat kurduğu belirtildi.

İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç imzasıyla patlamadan sadece saatler öncesinde Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’na gönderilen yazı, aynı gün içinde aralarında Ankara’nın da bulunduğu ilçelerin TEM Şube Müdürlerine iletildi.

TEM şubelerine gönderilen bu istihbarat bilgisi çok açıktı. İsimler/şahıslar belliydi. Sansasyonel bir eylemden bahsediliyordu ve aynı gün çok önemli ve kalabalık olacağı kesin olan bir mitingin yapılacağı da bilinen diğer gerçekti.

Buradaki en acı gerçek ise, eylemi yapacak isimler ve sansasyonel bir eylem hazırlığı TEM şubelerine verilmesine rağmen bu bilgi ne üst makamlara ne Güvenlik birimine ne de emniyet müdürlüğüne iletilmedi. İstihbarattan anlamayan bir kişiye bile “bu günlerde sansasyonel bir eylem yapılacak” deseniz ilk aklına gelecek olan Ankara Garında başlayacak Barış mitingi olurdu. Bunu TEM şube müdürünün düşünmemesi/düşünememesi gibi bir ihtimalin olmayacağını biliyoruz.

İstihbarat bilgisinin önemli olmasına rağmen, neredeyse adres hariç her şeyin açıklandığı istihbarata rağmen bu bilginin gerekli yerlere ulaştırılmamasında ancak kasıt olabilir. Raporu hazırlayan müfettişler de böyle düşünmüş olacaklar ki Valilikten soruşturma yapılması ve konunun savcılıkça araştırılması için izin istemiş ancak izini alamamışlar.

Valiliğin, kendisine bile eksik bilgi sunan, bilgileri kendisinden bile gizleyen, kendisini de zor duruma sokan bu yetkilileri neden koruduğu ise ne yazık ki açık değil.

Kilis’e füzeler düşüyor.

Füzelerin IŞİD tarafından atıldığı biliniyor.

Füzeler atıldığı günden beri aklıma gelen, MİT müsteşarı Hakan Fidan’ın söylediği söylentisi olan konuşma. “ Suriye tarafına 4 adam yollar 8 füze attırıp savaş çıkartırım.”

Kilis’e atılan füze sayısı 8’i çoktan geçti. Henüz “tık” yok.

Ankara Garı bombalı saldırısının raporları ortalığa saçıldı. Raporlara göre istihbarat var ama kullanılmamış, kullanılması engellenmiş ve bu nedenle de belki de yaşayacak olan 107 kişinin ölmesine neden olunmuş.

Yine “tık” yok.