Futbol ile sisteme ve iktidara birçok gizli gol atılabilir.”
G. Almeyra
***
Leicester City futbol takımı sürpriz bir şekilde, ligin bitimine 2 hafta kala 2015-16 sezonunun İngiltere Premier Lig şampiyonu oldu.
Leicester City'nin Premier Lig şampiyonluğunu nasıl okumalıyız?
Leicester City şampiyonluğa giderken, aslında tüm spor medyası bahis şirketlerinin ağzından konuşmaya devam ediyordu. Oranların futboldaki başarı ölçütü olarak var sayılıp, devamında "imkansızın" tanımlamasına atfedilen başarı algısıyla karşımıza çıkartılıyor Leicester City'nin şampiyonluğu...
Alt metnindeki kavramsallaştırma da, birer küresel şirket olan 'dev bütçeli' kulüpleri geride bırakmış olmasına dayanıyor. Onların transferleri, kadro değerleri, harcamaları ve lobileri bir tarafa konumlandırılırken Leicester City de diğer tarafa konumlandırılıyor. Böylece Leicester City'nin Premier Lig şampiyonluğu dev kulüplerin maddi koşullarının kavramsal düzeneği üzerinden inşa edilen başarıyla tarif ediliyor.
Küçük bütçeye zaten şans bırakmayan bir akıl yürütme, var olan pratiği de peri masalı olarak görüp dışsallaştırıyor. Futbolun dinamiklerini özellikle de oyun olduğunu unutturuyor. Geçiciliğe vurgu yapıp peri masalının yaşanmasını (eğlence düzleminde) ve bu pratiğin gerçekliğin dışında olduğunu ortaya koyduğunuzda, Leicester City artık size imkansızı başarmış ve tekrarı da mümkün olmayan bir masalı tamamlamış olarak görünecektir.
Peki Leicester City ne yaptı?
Leicester City Premier Ligin futbol dinamiklerine uygun bir okumanın oyununu sergiledi sezon boyunca. Öncelikle hava toplarına hakim stoperlerle işe başladılar. Orta sahada savaşçı "box to box midfielder" karakterine sahip oyuncular öne çıkarken, hücumda da bu oyunun bütünü oluşturabilecek Mahrez, Okazaki ve Wardy yi kullandılar.
Oyunları topa az sahip olan bir kurguya dayanıyor. Bu oyun bulduğunuz pozisyonları kaçırma imkanı çok az tanıyor ve temel olarak topsuz oyunda pozisyon almaya dayanıyor. Bu oyunu, Premier Ligde hemen her sezon birçok takımın oynadığını izledik. Topsuz oyunda doğru pozisyon alabilen, bütün olarak hareket edebilen Leicester City oyuncuları, rakiplerine karşı pozisyon bulduğunda da acemice davranmadılar. Bu bütünlük takıma puanları getirirken, rakiplerinde de mental yorgunluğu üretti. Zaman ilerledikçe kazanıyor olmanın verdiği daha fazla saha içi hareketlilik ve özgüven Leicester City oyuncularının kendi potansiyellerini bir seviye daha artırmasına olanak sağladı. Böylece oynadıkları oyunu sezona yayarak bir gelişim sağladılar.
Bunu uzunca seneler yaptığınızda da zaten bir futbol kültürüne sahip oluyorsunuz. Artık bu noktada beklentimiz Leicester City'nin bir futbol kültürüne sahip olabileceği mi yoksa onları başarılı olarak algılattıkları devler gibi mi davranacakları olacak.
