Hrant Kasparyan / Demokrat Haber

Ermeni karşıtlığı ve 1915 Ermeni Soykırımı’nın inkârına yönelik faaliyetleriyle tanınan Talat Paşa Komitesi, Yunanistan Parlamentosu tarafından kabul edilen ve soykırımları inkârı cezalandıran yasayı ihlal etmek üzere gittiği Atina’da sınır dışı edilerek Yunanistan’a sokulmadı.

Sabah saatlerinde başkent Atina’daki Elefterios Venizelos Havalimanı’na varan Komite üyelerinin, kentin parlamento meydanı olan Sintagma Meydanı’nda “basın açıklaması” adı altında aşırılık yanlısı, ırkçı ve provakatif bir eylem düzenleyeceği istihbaratını alan Yunan makamları, Komite üyelerine Schengen Vizesi’ndeki belgelerin eksik olabileceği ihtimalini gerekçe göstererek sınır dışı kararı aldı.

SAĞDUYU GALİP GELDİ, PROVAKASYON ÖNLENDİ

Atina merkezli Azat Or gazetesinin haberine göre, Atina’ya ulaşan uçaktaki diğer Türkiyeli yolcular bekletilmeksizin pasaport kontrolünden geçerken, Komite heyetinde yer alan 13 kişi özel bir kontrole tabi tutuldu. Kontrol sırasında heyet üyelerine “basın açıklamasını” Sintagma Meydanı’nda mı yoksa bir otelde mi yapılacağı soruldu. Meydan’da yapılacağı yanıtı üzerine, Komite heyetine Yunan makamları tarafından “Atina’ya giremeyecekleri ve saat 13:40 Aegean Havayolları uçağı ile Türkiye’ye geri gönderilecekleri” bildirildi.

İP’LİLER DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NI SUÇLADI

İşçi Partisi (İP) yayın organı “Aydınlık” gazetesinin haberine göre, belirtilen uçakla Türkiye’ye geri dönen Komite üyeleri, İstanbul Yeşilköy’deki Havalimanı’nda İP’li bir grup tarafından bayraklarla ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganıyla karşılandı. Komite üyeleri adına açıklama yapan İP Genel Başkan Yardımcısı Naci Beştepe şunları söyledi:

“Atina Havalimanı’nda bizi diğer yolculardan ayırıp polisin küçük bir odasına aldılar. Hepimizin ifadelerini aldılar. Basın açıklamamızı nerede yapacağımızı sordular. Otelde mi yoksa meydan da mı yapacağımız soruldu. Otelde basın açıklaması bizim hiçbir açıklamamızda yoktu. Yani otelde basın açıklaması konusu sadece orada Türkiye Büyükelçiliği yetkilileri tarafından daha önce Atina’ya giden arkadaşlarımızla görüşüldü. Bu konu karşımıza Yunan polisi tarafından da çıkarıldı. Biz bu konuda bir şey söylemeden Yunan polisinin ‘Otelde mi yoksa meydan da mı?’ sorusunu sorması şu anlama geliyor; bizim Atina’ya kabul edilmememiz ve sınır dışı edilmemizde Yunan makamları kadar Türk Büyükelçiliği’nin de rolü vardır. Türk Büyükelçiliği’ni ve bu çerçevede Dışişleri Bakanlığı’nı Talat Paşa Komitesi adına şiddetle kınıyorum.”

“HESABI SORULACAK” DİYEREK ERDOĞAN’I TEHDİT ETTİ

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek sınır dışı kararına tepki gösterdi. Talat Paşa Komitesi’nin açıklamasının AKP tarafından engellendiğini öne süren Perinçek, “Son derece utanç verici bir karar. Tayyip Erdoğan’ı ve Davutoğlu’nu uyarıyoruz. Böylesi Türkiye aleyhi konumda durmalarının hesabı sorulur” dedi.

İşçi Partili Yunus Soner ise, Türkiye Dışişleri Bakanlığı temsilcilerinin kendilerini engellemeye çalıştığını iddia ederek, “Bu arkadaşlarımızın kimliğini Yunan yetkilere kim verdi de bu arkadaşlarımız yolcuların arasından tek tek seçildi. Bu soruyu sormak istiyorum” dedi.

ATİNA BÜYÜKELÇİSİ: BU ÇALIŞMAYI DESTEKLİYORDUK

Ulusal Kanal’ın haberine göre, Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Kerim Uras, skandala dönüşen ve Talat Paşa Komitesi üyelerinin derhal sınır dışı edilmesi kararına ilişkin İP’lilerin öne sürdüğü iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti.

Yaşanan skandalın sorumluluğunun Talat Paşa Komitesi’ne ait olduğunu belirten Uras, “Eylemi önceden duyurmamanız için sizi uyarmıştık” dedi. Kerim Uras, “Bu çalışmayı destekliyorduk, fakat Büyükelçiliğin telkinlerini yanlış bir şekilde yansıttınız. Eylemden önce bu konuda haber yapılmamasını söyledik. Gidersiniz yaparsınız, sonra duyurursunuz” ifadesini kullandı.

Uras, basın açıklamasının duyurulmasına neden karşısınız sorusuna ise, “Bakın, başınıza bunların geleceği belliydi” diye yanıt verdi. Büyükelçi Uras, Atina’daki Ermeni toplumunun da karşı eylem hazırlığına başladığını belirterek, bu gelişmeden de Talat Paşa Komitesi’ni sorumlu tuttu.

ÇAVUŞOĞLU: HERHANGİ BİR ENGELLEMEMİZ YOK

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Talat Paşa Komitesi üyelerinin Atina’da sınır dışı edilmesi ve 28 Ocak’ta AİHM Büyük Daire’de görülecek olan “Perinçek-İsviçre” davası ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Çavuşoğlu, engelleme girişiminden haberi olmadığını belirterek, Dışişleri Bakanlığı’nın böyle bir konuda Türkiye vatandaşlarını engelleyici bir adım atmayacağını söyledi. Daha önce, Fransa’da da soykırımı inkâr etmenin cezaya tabi tutulduğu bir yasa gündeme geldiğini hatırlatan Çavuşoğlu, o dönemde de bölgedeki Türkiye kökenli grupların yasayı protesto ettiğini, bu tür eylemlerin Dışişleri Bakanlığı’nca da destekleneceğini söyledi.

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan, fakat daha sonra serbest bırakılan Doğu Perinçek’in yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması gerektiğini savunan Çavuşoğlu, “AİHM Büyük Daire’de görülecek olan davaya Perinçek’in bizzat katılmasını ben de istiyorum. Fakat bu konuda kararı mahkeme verecek. Şu an Yargıtay aşamasında” dedi. Türkiye olarak davaya taraf olduklarını belirten Çavuşoğlu, “Yazılı olarak sunduğumuz tezlerimizi, sözlü olarak da en iyi şekilde savunacağız” dedi.

IRKÇILIK YASASINA KARŞI ÇIKMAK İÇİN ATİNA’YA GİTTİLER

Yunanistan Parlamentosu, ırkçılıkla mücadele kapsamında hazırlanan, Irkçılığa Karşı Mücadele Yasa tasarını 9 Eylül 2014’te oy çokluğuyla kabul etmişti.

Yasa’nın ikinci maddesi, uluslararası mahkemeler ve Yunanistan Parlamentosu’nun resmen kabul ettiği savaş suçlarını, insanlığa karşı işlenen suçları, 1915 Ermeni Soykırımı’nı, Pontus Rum ve Küçük Asya Hıristiyan halklarının soykırımını, Nazi cinayetlerini kötü niyetle küçümseyen ve inkâr edenlere para ve hapis cezası öngörüyor.

İNKÂR YASASI YAYGINLAŞIYOR

Yunanistan Parlamentosu, 1994 ve 1996 yıllarında aldığı kararla, 1914-1923 yılları arasında Pontus ve Küçük Asya Rumları ile Ermenilerin sistematik ve planlı bir şekilde imha edilmesi ve etnik temizliğe tabi tutulmasını soykırım olarak tanımıştı. Parlamento ayrıca, 24 Nisan’ı 1915 Ermeni Soykırımı kurbanlarını anma günü olarak da tanımıştı.

İsviçre ve Slovakya’nın ardından Yunanistan’da da kabul edilen yasa ile, Avrupa’da 1915 Ermeni Soykırımı’nın inkâr edilmesini cezai yaptırıma tabi tutan ülke sayısı üçe yükseldi.