Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleştirilen Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinliğinde açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, “Camilere kadınlar giremez diye bir ayet mi var? Ben ne okudum, ne gördüm, ne biliyorum. Artık bu yanlış tabuların yıkılması lazım. Bunu başta Diyanet İşleri Başkanı'nın yürütmesi lazım. Bunları aşacağız. Garip şeylerle karşı karşıya kaldık. Bir Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız kadınsa bunları aştık demektir. Hanımlarımızın ve çocuklarımızın ayaklarını camilerimize alıştıracağız” dedi.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

BATMAN’DAKİ SALDIRI

"7 şehidimizi anmadan geçemeyeceğim. Fatiha okumaya davet ediyorum. Aynı zamanda tüm şehitlerimiz için ve bu mücadelemizi aksatmadan kararlılıkla sürdüreceğiz. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız.  Bu saldırılar bizim düşmana olan hırsımızı ve kinimizi artırıyor. Bunu da bilmekte fayda var."

"Köln'de camimizi açtık. Almanlar bu camimizi yoğun şekilde ziyaret ediyorlar. Gerçekten bu ziyaretten memnun oldum. Temenni ederim ki, birçoklarının da hidayetine vesile olur. Eser müessiri ile zengindir. O ilin Valisi, Belediye Başkanı'na da gelmiş, geçmiş hepsine teşekkür ediyorum."

"140 bin kişilik ordunun olduğu yerde neden istediğimiz neticeyi alamıyoruz? Kendimize sormamız lazım. Halkın en sevdiği kişiler imam ve muhtarlardı. Bağlar neden koptu? Bu bağları yeniden tesis edemez miyiz?  140 bin kişilik bu ordu ülkemizin çehresini değiştirmelidir. Siz gönüllerin fatihi olmalısınız."

"Sultan Ahmet, Süleymaniye camilerinin kapılarının açık olması etmez. Camilerimizin kapıları açık olmalı. Hocalarımızın bu işi nöbetleşe yapması lazım. Buna ihtiyacımız var."

"Köln'deki konuşmamda kadınlarımıza camilerin kapısının açık olması gerektiğimi söyledim. Bir hanımefendi bu konudan çok mutlu olduğunu söyledi. Beni ve arkadaşımı Kayseri'de camiye sokmadılar, biz de kapının dışında namazımızı kıldık dedi. Camilere kadınlar giremez diye bir ayet mi var? Ben ne okudum, ne gördüm, ne biliyorum. Artık bu yanlış tabuların yıkılması lazım. Bunu başta Diyanet İşleri Başkanı'nın yürütmesi lazım. Bunları aşacağız. Garip şeylerle karşı karşıya kaldık. Bir Diyanet İşleri Başkan Yardımcımız kadınsa bunları aştık demektir. Hanımlarımızın ve çocuklarımızın ayaklarını camilerimize alıştıracağız. Çirkin gelenekleri İslam diye gösterenler var. Biz konuşmazsak, diğerleri konuşuyor, meydan onlara kalıyor. Yanlışım var ise beni de uyarın."

"Bu ülke baskıların dayanılmaz boyutlara ulaştığı zor dönemleri de unutmamıştır. İmam Hatip okullarının kapısına kilit vurulduğu zamanlara şahit olduk. Başörtüsü taktığı için evlatlarımızın geri çevrildiğini gördük. Milletin inancının bizzat bu ülkenin kimi idarecileri tarafından irtica sayıldığı günleri yaşadık. Güçlü bir iktidar partisi olmamıza rağmen kapatılma ile karşı karşıya kaldık. Gerekçesi neydi? İrtica. Cumhurşyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'in de istismar edildiği dönemleri yaşadık. Yapanlar kim? Ana muhalefetin menşeinde olanlar."

"Nasıl kökleri ile irtibatı kopan bir ağacın ayakta kalması mümkün değilse, din, ahlak, bilim ve adalet bizi ayakta tutan 4 taşıyıcı sütundur. Medeniyet değerleriyle bağı kopan bir milletin ayakta durması imkansızdır. Biz Avrupa'dan, Afrikaya kadar cenk meydanlarını Allah Allah nidaları ile inletmiş bir milletiz. En zor zamanlar bile ezanımıza, mukaddes kitabımıza sahip çıktık."

"Yeni iletişim araçlarının gündelik hayatımızın merkezine oturduğu bir garip dönemin içindeyiz. Modernleşme dini hassasiyetlerimizin örselenmesine sebep oluyor. Gençlerimizin ayakları gün geçtikçe camilerden çekiliyor. Şayet gençler yaşadıkları savrulmaların çözümlerini camilerde değil başka yerlerde arıyorlarsa ortada yanlış giden bir şeyler vardır."

"Camiler ilim merkezleridir. Anadolu'da en küçük köylerde dahi cami bulunur.Camiler Yüce Rabbimizin yer yüzündeki tecellisidir. FETÖ ve DEAŞ manevi boşlukların ilgili kurumlar tarafından doldurulmaması nedeniyle ülkemize sirayet etmiştir."

"Cem olamıyoruz, bir araya gelemiyoruz, mabetler de toplumu diri tutar, ayakta tutar, canlı tutar."