MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin İl Başkanları ve Belediye Başkanları Toplantısı'nın kapanış oturumunda konuştu.

Yerel seçimde Cumhur İttifakı'nın yeniden kurulmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, AK Parti Ankara, İstanbul ve İzmir'de kimi gösterirse onu şartsız bir şekilde destekleyeceklerini söyledi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Demirtaş'la ilgili kararını eleştiren Bahçeli, AİHM'i 'ihanet mahkemesi' olarak nitelendirdi.

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:

Klasik siyasi şablonlara uymayız. Cumhuriyetin 3'üncü evresine yeni geçmişken, olaylar karşısında duyarsız ve sorumsuz hareket edemeyiz. MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin her aşamada içindedir. Pay sahibidir. İhtiyaç duyulan her fedakarlığı seve seve yaparız. Geleceği planlamak yattığımız yerden olmaz. Aklın yolu birdir, o akıl Türk milletidir. Uzun hedefleri kucaklayanlar ancak gönlü, yüreği, vicdanı büyük olan dava adamlarıdır. Dava adamlığının hasretlerine sahip olmayanların, bedel ödemeyi göze alamayanların, fikrini ve mücadelesini savunamayanların, zoru görünce sinenlerin sahip olacağı bir unvan değildir ülkücülük. Gelecek gevşeklikle inşa edilemez, korkaklardan Fatih çıkamaz. Geleceğin Türkiye'si bugünün faziletli fedakarlıklarıyla oluşacaktır.

Biz bir tarih yazıyoruz, Türk milliyetçiliği tarihe altın harflerle geçmiştir. Sıra bizdedir. Türk milletinin yaşadığı beka düzeyindeki tehditler, yeni ve çok önemli bir görev yüklemektedir. Devletimizin ve milletimizin bekası için önemli görevlerle karşı karşıyadır. Bütün dikkatler bize çevrilmiştir. Uyursak mezarımızı kazarlar. Beka düzeyindeki tehditleri analiz edip, stratejik müdahaleleri yapabilmeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin istikrarlı yönetimi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir.

DEMİRTAŞ YORUMU

Türkiye'nin önüne hendek kazan, demokrasi dışı anlayışlara gülücük saçan bir ittifak vardır ki ortadadır. Bir yandan cumhurun huzuru için kurulmuş için bir ittifak varken, diğer yandan ihanet oluşumu pusudadır. CHP, HDP, İP aynı çizgidedir. 24 Haziran'da sonuç alamayan bu güruh umutlarını 31 Mart'a bağlamıştır. Sadece bekleyerek, ümit ederek amacımıza ulaşamayız. Tedbir almalıyız, tevekkül etmeliyiz. 31 Mart 2019 seçimlerini bir rejim krizine dönüştürmek isteyenlerin başlarına geçirmek boynumuzun borcudur. Vazife kutsaldır, kutludur. İhmali acıklı sonuçlara neden olacaktır. 

PKK'lı Demirtaş'ın serbest kalmasını isteyenlere zillet ittifakından başkası değildir. Türkiye'yi yabancılara ihbar eden zihniyetin ana aktörleridir. AİHM'in PKK'lı Demirtaş için verdiği kararı gördünüz. Skandal bir karara imza atmıştır. Tescilli bir bölücünün siyasi nedenlerle cezaevine sokulduğu iddia edilmiştir. 53 kişinin kanı bulunan Demirtaş'ı haklı birisiymiş gibi göstermek Türk milletine hakarettir. Türk yargısı tarafsız ve bağımsızdır. Bir mahkeme kararı önce vicdanlara uygun olmak zorundadır. AİHM, ihanet mahkemesinden başka bir şey olmamıştır.

ÖNŞARTSIZ DESTEKLEYECEĞİZ

Zillet ittifakı yerli ve milli olmadığından iradesi yoktur. Gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içindedir. MHP çıkmazı görmüştür. Önlem alınmazsa 31 Mart'ta siyasi karakış beklemektedir. Muhtemel sıkıntıları görmek lazımdır. Biz 31 Mart'a ne kazanırız diye bakmıyoruz. 31 Mart'ı Türkiye'nin beka mücadelesi açısından dönüm noktası olarak görüyoruz. Önlem alınmazsa yine haklı çıkacağız. Cumhur İttifakı'nda gelgitleri geride bıraktık. İstanbul, Ankara ve İzmir büyükşehir belediye başkan adaylarımızı göstermeyeceğiz. AK Parti kimi isterse aday çıkarabilir, biz ön şartsız destekleyeceğiz.