Türkiye 24 Haziran’daki seçimleri hazırlanırken, gündemdeki en önemli konulardan biri seçim güvenliğinin sağlanması.

CHP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ile CHP’nin seçim güvenliği hazırlıklarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın haberine göre, Türkiye’de 170 bin sandık olduğunu ve her birine bir “kahraman” aradıklarını söyleyen Adıgüzel, diğer partilerle seçim güvenliğine dair çalışmalara ilişkin ise, “HDP ile seçim güvenliği ittifakı yapılabilir” dedi.

Adıgüzel, “İttifak senaryoları da gerçekleştikçe ona göre senaryolar üretiyoruz. 4 parti aynı tarafta olduğu zaman bunun yanına demokrasi tarafında durabilen HDP’yi de eklediğimiz zaman belki de daha güçlü bir ittifak da yapılabilir. Bu seçim ittifakı değil ama seçim güvenliği ittifakı olabilir. Bunun da ekmek gibi su gibi ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. İlerleyen süreçte ete kemiğe bürünecek diğer siyasi partilerle olan çalışmalar” ifadelerini kullandı.

‘CHP’DE SEÇİM HAZIRLIĞI 30 OCAKTA BAŞLAMIŞTI’

CHP seçim güvenliği için nasıl bir hazırlık yapıyor?

Cumhuriyet Halk Partisi 30 Ocak’ta il ve ilçe başkanlıklarına bir genelge gönderdi ve sandık görevlilerine ilişkin bildirimde bulunulması talep edildi. ‘Sandık sayısı belli miydi?’ diyebilirsiniz. Hayır değildi ama böyle bir baskın seçim olma ihtimaline karşı bu genelgeyi gönderdik. Biz bu isimleri ilçe ilçe ayırıp zamanı geldiğinde görevlendirmek için havuzda tutuyorduk. Ocak ayında aldığımız YSK seçmen listesinden de analizler yapıyorduk. Geçmiş seçimlerden deneyimlenen riskli bölgeleri tespit ettik.

Siyasi partiler sisteminden 24 Haziran seçiminin seçmen listesini indirdik ve hemen ‘eseçmen.org.tr’yi aktif hale getirdik. Bu adresten bir kişi kendi kimlik numarasını girerek seçmen olup olmadığını görebiliyor. İleriki süreçte hangi sandıktan oy kullanıp kullanamadığını da görecek. Orada aynı zamanda “gönüllü ol” butonu oluşturduk. Devreye aldığımız 2 Mayıs’ta binlerce vatandaşımız ziyaret etti ve üç saat gibi kısa sürede binlerce gönüllümüz oldu.

‘ADİL SEÇİM’ SEFERBERLİĞİ

Vatandaşımızın en büyük merak ettiği konulardan birisi sandık güvenliği, bunu biliyoruz ve buna göre çalışmalarımızı yaptık. Son süreçte İttifak Yasası diye Meclis’e getirilen o yasayı hangi gerekçeyle getirdiler? 16 Nisan Referandumunu meşrulaştırmak için mi yoksa yeni şaibelerin önünü açmak için mi? Sandıklar taşınıyor, insanlar farklı yerlerde oy kullandırılmaya çalışılıyor. Bunu görünce il başkanlıklarına aynı dairede oturan seçmenlerin verisini gönderdik. Bir hanede 10’dan fazla oturan kişi olması bizim için tehlikeydi. Üyelerimiz, örgütümüz tek tek onları kontrol etti. Biz buna baştan itibaren “adil seçim seferberliği” dedik.

Diğer siyasi partilerle, sivil toplum örgütüyle, barolarla iletişim halindeyiz. Diyoruz ki, milletin iradesinin sandığa yansıdığı gibi sandıktan çıkması gerekiyor. Sonrasında kimsenin aklında bir soru işareti kalmasın. 170 bin sandık olacak seçimde. Ben  o sandıklarda görevli olacak kişilere kahraman diyorum. Her sandığa kahraman arıyoruz. Biliyorum ki bu çağrımın ardından CHP’nin her sandıkta bir değil iki kahramanı olacak.

‘SEÇİM GÜVENLİĞİ İTTİFAKI YAKINDA’

Diğer siyasi partilerle nasıl bir ortak çalışma yürütülecek?

Bu süreçte mobil aplikasyon tasarladık ve bu aplikasyon herkese açık olacak. Partinin SEÇSİS’e paralel bir sistemi de aynı zamanda çalışacak. Okullardan, ilçelerden, sandık başlarından sonuçları alıp YSK ile karşılaştıracağız. Bunu diğer partilerle de paylaşarak en doğru seçim sonucuna ulaşmak istiyoruz. Teknolojinin getirmiş olduğu hızlı okuma sisteminden yararlanmaya çalışıyoruz. Hızlı bir seçim süreci olsa da biz hazırız. Bunu diğer partilerle de birleştirerek özellikle referandum ve 2015 seçimlerinde riskli olarak belirlenen sandıkları ön plana alarak çalışıyoruz. Diyoruz ki önce riskli sandıkları dolduracağız sonra Türkiye’yi kapsayacağız. İttifak senaryoları da gerçekleştikçe ona göre senaryolar üretiyoruz. 4 parti aynı tarafta olduğu zaman bunun yanına demokrasi tarafında durabilen HDP’yi de eklediğimiz zaman belki de daha güçlü bir ittifak da yapılabilir. Bu seçim ittifakı değil ama seçim güvenliği ittifakı olabilir. Bunun da ekmek gibi su gibi ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. İlerleyen süreçte ete kemiğe bürünecek diğer siyasi partilerle olan çalışmalar.

‘SEÇİM GÜVENLİĞİ KONUŞUYOR OLMAK TÜRKİYE’NİN UTANCI’

Seçim güvenliği üzerine konuşmak nasıl hissettiriyor?

O kadar üzücü ki. Bir sürü yatırım yapıyoruz bu seçim güvenliği meselesine. Bu milletin kaynakları bunlar. Halbuki en önce demokrasinin temel noktalarından birisi seçimdir. Bu noktada 21’inci yüzyılda da hâlâ seçim güvenliği konuşuyor olmak Türkiye’nin utancı ama bu utancın sahibi iktidar, biz değiliz. Biz CHP olarak adaletten, hukuk önünde eşitlikten yanayız. Bugün YSK’ya insanlar şaibeyle bakıyorsa bunun nedeni iktidardır. 16 Nisan’da iktidarın YSK’ya aldırdığı kararlardır.

‘İNSANLAR ‘BİZ OY VERİRİZ AMA BUNLAR ÇALAR’ DİYOR’

İnsanlar YSK’yla ilgili neler söylüyor size?

Şüpheli yaklaşıyorlar YSK’ya. Biz oy veririz ama bunlar çalar diyor insanlar. Biliyorlar ki YSK bu oylara sahip çıkmıyor. Referandum ve Cumhur İttifakı adı altında getirdikleri düzenlemeler bunu yarattı. Ben YSK Başkanına söyledim. Dünyadaki gelişmeleri inceleyelim, barkod sistemi mi olsun, elektronik oy mu olsun ama kimsenin aklında ufacık soru işareti kalmasın dedim. Ne yazık ki toplumun vicdanında YSK’nın yeri hukuksuzluk, haksızlıktır. Çünkü referandumda aldığı karar büyük bir şaibedir. İktidara yakın görüntüsü de yaratılan sorunların en büyüğüdür. Oyları çalarlar diyenlere sandık başlarında durmalarını öğütlüyorum. Gidilmeyen sandık, kontrol etmediğiniz tutanak şaibe yaratabilir. Sağduyuluysanız sabah mühürlenmesini takip eder, gün boyu oradan ayrılmazsanız. Biz bir tane oyu çaldırmayacağız. Hep birlikte başaralım sonra bahane bulmayalım diyoruz insanlara.

16 Nisan referandumundan çıkardığınız dersler neler?

16 Nisan referandumunda mühürsüz oy meselesi geç ortaya çıkmıştı. Şimdi sorunları günün erken saatlerinde belirlemek istiyoruz. Bizim bakış açımız hep sağduyulu olmaktan yana. Vatandaşı karşı karşıya getirmemekten yana. Biz Türkiye’nin kurucu partisi olarak hep biz hakkımızı hukuk önünde arayacağız dedik. Görüyoruz ki Türkiye’de hepsi askıya alınmış. Biz bu süreçte vatandaşın vicdanına güvenerek oy vermelerini istiyoruz. O gece YSK’da oy çalınmasına bırakmayalım işi. O kadar büyük bir farkla kazanalım ki hiç böyle sorunlar yaşamayalım.

Söyleşinin tamamı burada.