Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Celal Doğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL, HDP ve DBP yöneticilerine yönelik operasyonları değerlendirdi.

Doğan, "Çözüm sürecinde Türkiye'de 2 buçuk yıl kan dökülmedi, ölüm haberleri gelmedi ve anaların gözyaşı akmadı. Kolombiya’da 53 yıl sonra 262 bin kişinim ölümünden sonra gene masaya oturuldu. Yani daha ne kadar kan akıttıktan sonra masaya oturacaklar, bunu anlamak mümkün değil" dedi.

7 Hazirandan sonra HDP ve DBP yöneticilerine yönelik yoğunlaşan gözaltı ve tutuklama furyasının OHAL süreciyle birlikte doruk noktasına çıktığını ve barış için bütün adımların atılması gerektiğini savunan Doğan, Kolombiya’da 53 yıl sonra 262 bin kişinim ölümünden sonra çözümün yinede masada arandığını söyledi.

Yaşanan operasyonların, sorunları ağırlaştırmaktan  başka bir işe yaramadığını ifade eden Doğan, "Yani daha ne kadar kan akıttıktan sonra masaya oturacaklar bunu anlamak mümkün değil” dedi.

HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan’ın açıklamaları şöyle:

‘MUHALİFLER SUSTURULUYOR’

"Özgür bir muhalefetin olduğu rejim gerçek demokrasidir. Türkiye’de muhalefete tahammülü olmayan, işlenmeyen demokratik bir sisteme doğru gidiyoruz. Bunun adı da yeni Türkiye ve ileri demokrasidir! AKP’nin ortaya koymuş olduğu yeni Türkiye ve ileri demokrasiye baktığımızda içinde basın özgürlüğünün olmadığı, parlamentoda bulunan siyasi partilerin sindirildiği, televizyon, radyo ve gazetelerin kapatıldığı bütün muhaliflerin susturulduğu bir ortam görüyoruz.”

‘AKP MUHALAFETİ SUSTURARARK SEÇİME GİTMEK İSTİYOR’

“OHAL ile birlikte iş doruk noktasına gitti. Anlaşılan Türkiye’de yapılacak referandum ve ilerideki seçimlerde muhalefetin olmadığı ve kimsenin sesini çıkarmadığı bir ortama da seçime gidiyoruz. Böyle bir ortamda ne referandum, ne de seçimler sağlıklı sonuçlar verebilir.

‘AYRIŞTIRMA KİMSEYE FAYDA GETİRMEZ’

“Bu baskılar toplumsal muhalefeti susturmak ve engellemek amacıyla yapılıyor. Bu nedenle bunun nerede duracağı belli değil. Bazı işbirlikçiler HDP’yi şeytanlaştıran söylemlerde bulunup toplumu HDP’den nefret ettiren bir aşamaya getirmek istiyor. Ayrıştırma ve farklılaştırma Türkiye’de hiç kimseye fayda getirmez. Bu ayrıştırmalar hiç kimseye fayda getirmez.

‘ZULMÜNDE SONU VARDIR’

“Zulümle bir yere varamazsınız. İktidara sağduyu çağrısında bulunuyorum. Özellikle barış için toplumsal huzur için yapılan her çağrıyı köşeye sıkıştırılmış olarak değerlendiren bir anlayışa sahip kimselere saygı duyulmaz, doğru da değildir. Türkiye'de bunların sayısız örnekleri var. Çözüm sürecinde Türkiye'de 2 buçuk yıl kan dökülmedi, ölüm haberleri gelmedi ve anaların gözyaşı akmadı. Kolombiya’da 53 yıl sonra 262 bin kişinim ölümünden sonra gene masaya oturuldu. Yani daha ne kadar kan akıttıktan sonra masaya oturacaklar, bunu anlamak mümkün değil.”

(Kaynak: DİHA)