BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu, BDP tarafından hazırlanan "Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirmesi Komisyonu Raporu"nu Meclis Başkanı Cemil Çiçek ve komisyona sundu.

ANF'nin haberine göre; alternatif rapor, 443 sayfa ve 12 bölümden oluşuyor.

Birinci bölümde; Osmanlı'dan günümüze Kürt sorununun tarihsel süreci irdelenirken, sorunun tarihsel, siyasal, kültürel, hukuksal ve sosyolojik parametreleri ortaya konuldu.

İkinci bölümde; Kürt sorununa ilişkin cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar yapılan çalışmalar ve yazılan raporlar incelenmiş, Cumhuriyet dönemi ve 1990 sonrası hazırlanan raporlar arasındaki benzerlik ve farklılıklar ortaya konuldu.

Üçüncü bölümde; Dünyadan barış ve müzakere örnekleri bütün ayrıntılarıyla ele alınmış, bu konuda başlıca örnekler olan Kuzey İrlanda, Güney Afrika, Endonezya, Nepal, Guatemala, Fransa-Korsika, İspanya-Bask ve Kolombiya-FARC gerçeği olmak üzere tüm kayda değer deneyimler yer aldı.

Dördüncü bölümde; Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Kürt sorunun çözülmesi önünde engel olarak duran siyasi ve hukuki sorunların ayrıntılı bir analizi sunuldu. Çözümün ve barışın önünde bir engel olarak duran TMK, Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, seçim barajı, anadilde eğitim, ceza kanunları, basın mevzuatı, milli eğitim müfredatının revizyonu, idare mevzuatı, uluslararası mevzuat, 5233 Sayılı Kanun, milliyetçi/militarist söylem ve simgelerin kaldırılması, cezaevleri, siyasi tutuklular, hasta tutuklular, tecrit ve İmralı sistemi, koruculuk, değiştirilmesi gereken kanunlar ve ayrımcı hukuk uygulamaları ile ilgili ayrıntılı değerlendirme sunuldu.

Beşinci bölümde; "adaletin tesisi" adı altında zorunlu göç, kayıplar, işkence ve kötü muamele, toplu mezarlar, ceza yargılamaları -Musa Çitil, Temizöz, Roboskî Katliamı gibi davaların etkinleştirilmesi-, uluslararası sözleşmelere konulan çekincelerin kaldırılması gibi önemli konular ela alındı.

Altıncı bölümde; Kürt sorununun çözümü önünde büyük bir engel olarak duran koruculuğun lağvedilmesi, ordu ve polis içerisindeki kurumsal reform ve mayınlı arazilerin temizlenmesi ve askeri yasak bölgelerin yerleşime/tarıma açılması gerektiği konusunda yürütülen tartışmalara ve görüşlere yer verildi.

Yedinci bölümde; Hakikat ve Gerçeklerle Yüzleşme Komisyonu'nun barış ve müzakere süreçlerindeki rolüne değinilirken, Türkiye'ye model olabilecek dünya örnekleri ele alındı.

Sekizinci bölümde; Türkiye'de toplumsal farklılıkların tanınması ve kabulü noktasında anma mekanları ve toplumsal hafızanın önemine işaret edildi.

Dokuzuncu bölümde; "Savaş ve ekonomi" ilişkisine yer verilirken, 30 yıllık savaşın nasıl bir ekonomik ve doğal yıkıma neden olduğu gözler önüne serildi.

Onuncu bölümde; "Toplumsal cinsiyet" ele alınarak kadınların örgütlü olarak yer almadığı bir barış sürecinin devamlılığı olmayacağı ve kadınların yer almadığı barış süreçlerinin toplumsallaşamayacağı yönünde görüş belirtildi.

Onbirinci bölümde; Türkiye'de başta Kürt halkı olmak üzere farklı etnik grup ve inançların bir arada barış içerisinde yaşayabilmesinin bir yolunun da yeni bir demokratik anayasa yapımından geçtiği vurgulandı.

Onikinci bölüm ise BDP'nin önerilerinden oluşuyor.