Başbakan Erdoğan’ın “Hz Ali’yi sevmek Alevilikse dört dörtlük Aleviyim” demesinin birçok sebebi olabilir lakin belli başlı sebeplerinden birkaç tanesi ya sıkıldı Sünni olmaktan ya da Alevilere imrendiği için böyle söylüyor. Yoksa bu ülkede siyasi görüşünü değiştirenlerin varlığından haberdarız onlara liboş deniliyor. Tuttuğu futbol takımını değiştirenlere de ne denildiğini biliyoruz zira ona da gülüp geçiyoruz.

Lakin mezhep bu, öyle sonradan olunacak ya da sonradan değiştirilecek bir şey değil. Ama bizler mezhebini değiştirenlere, değiştirmek isteyenlere çok ağır şeyler denildiğini de biliyoruz. Fakat Başbakandır sonuçta, şiirlerle, şarkı sözleriyle cevap vermeyi yeğliyoruz. Anlamasını beklemiyoruz ama neden Alevi olamayacağını da anlatmak istiyoruz:

Hani bir zamanlar “Biliyorsunuz kendisi de Alevidir” diyerek meydanda toplanan kalabalığa “yuh” çektirmiştin ya, hiç kimse bunu Kemal Kılıçdaroğlu’nun şahsına yapılmış bir eylem olarak kabul etmedi. Sen orada Alevileri yuhalattın ve sen istesen de Alevi olamazsın.

Hani bir keresinde Alevilerin “Cem evleri ibadet yeri olsun” teklifine “İslam’da ibadet yeri camidir. Cem evleri kültürel mekânlardır” demiştin ya, hiç kimse bunu göstermelik Alevi açılımlarında yaptığın “Canlar” diye başlayan konuşmalarının içeriğiyle bağdaştırmadı. Sen orada Alevileri değil kendini kandırdın ve sen yemin billâh edip “Bir daha yalan söylemeyeceğim” desen de Alevi olamazsın.

Hani geçtiğimiz yıl Sivas Katliamı Davası’nda verilen zaman aşımı kararı için “Milletimiz için, ülkemiz için hayırlı olsun” demiştin ya, hiç kimse bunu hayra yorarak adaletin tecellisi diye kabul etmedi. Sen orada 22 yaşında Gülsün Karababa’yı toprağa gömen Karababa ailesini incittin, sen şair babası Metin Altıok’u kendisinden ve dizelerinden ayrı bırakan Zeynep Altıok Akatlı’yı incittin, sen 33 canı şehrin ortasında yanarak kaybeden Sivas Katliamı ailelerini ve tüm Alevileri incittin. Sen bunu söyleyerek içimizde yara olan katliamı tekrar kanattın ve yüz bin kere tövbe etsen de Alevi olamazsın.

Hani sen Alevilerin “Madımak oteli utanç müzesi olsun” taleplerini tıpkı kendinden önceki iktidarlar gibi es geçmiştin ya, hiç kimse bunun devletin ya da Sivas halkının huzuru için alınmış bir karar olduğunu düşünmedi. Sen İstanbul’a yapılacak olan 3’üncü köprünün ismini Yavuz Sultan Selim koyarak gerçek niyetini ortaya koydun ve sen, değil herhangi bir köprüye, torunlarının isimlerine bile “Pir Sultan Abdal, Hacıbektaş Veli” isimlerini koysan yine de Alevi olamazsın.

Hani senin Belediye Başkanın, Alevilerin Cem evi için arsa tahsis talebine “Ankara sınırları içinde Cem evi için yerimiz yok” demişti ya, hiç kimse bunu yasaların gereği olarak verilmiş bir karar olarak görmedi. Sen sessiz kalarak Belediye Başkanınla hem fikir olduğunu gösterdin ve bu yüzden değil senin kabinen, kabilen, belediye başkanın, il başkanların tamamınız, öğle namazına müteakip hep birlikte “Biz de Aleviyiz” deseniz bile Alevi olamazsınız.

Hani mahkemeler Alevilerin kutsal mekân olarak gördüğü Dersim Gola Çetu parkı için yıkım kararı verip sora da “Yıkım yok düzenleme var” demişti ya, hiç kimse bunu hukukun üstünlüğü olarak verilmiş bir karar olarak görmedi. Sırf bu yüzden bile sen değil Dersimlilerden özür dilemek, Hızır orucunu tutsan, Düzgün Baba’ya adaklar adasan, Munzur’un suyunda yunup paklansan bile Alevi olamazsın.

Demem o ki yani, hani sen “Alevilik Hz Ali’yi sevmekse ben dört dörtlük Aleviyim” diyorsun ya hani, hiç kimse bunun samimiyetine ve doğruluğuna inanmadı. Sen aslında öyle bir cümle kurarak sadece Alevileri değil Sünni olup da halkların ve inançların bir arada ve birlikte yaşamasını savunan Sünni vatandaşları da incittin. Kaldı Hz Ali’yi sevmek Alevi olmak için belki de binde bir nedenlerden biridir ve sen değil Hz Ali’yi sevmek, her hangi bir Cem’e gelsen, Dede’nin karşısında dara dursan, yediğinin içtiğinin hesabını verip yüz bin kere tövbe etsen yine Alevi olamazsın.

Ama birçok Sünni vatandaş gibi Hz Ali’yi ben de seviyorum diyorsan, Alevilerin felsefesini beğeniyor, takdir ediyorum diyorsan, onların taleplerini insancıl buluyor “karşılanması gereken talepler olarak görüyorum” diyorsan her 2 Temmuz’da Sivas Madımak Oteli’nin önüne gel…

Belki yine Alevi olamazsın ama insani bir adım atmış olursun…