Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in 30 Aralık'ta Ankara'da silahlı saldırıyla öldürülmesinin ardından ortaya çıkan isimler, 10 yıl önce İstanbul'un Maltepe ilçesinde işlenen Gülsuyu'nda Hasan Ferit Gedik cinayetini yeniden gündeme getirdi.

Gazeteci Alican Uludağ, Ateş cinayetiyle ilgili gözaltına alınanlar arasında bulunan Doğukan Çep isimli şüphelinin, 2013 yılında Gülsuyu’nda Hasan Ferit Gedik’in öldürülmesindeki faillerden olduğunu hatırlattı.

Doğukan Çep, Hasan Ferit Gedik davasının firari hükümlüsü konumunda yer alıyor. Çep, 2018 yılından beri aranıyor. Çete üyesi Doğukan Çep’in başka bir cinayetle gözaltına alınmasını Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Seda Şaraldı değerlendirdi.

‘2015 YILINDA TAHLİYE EDİLDİ'

Avukat Seda Şaraldı, Doğukan Çep’in yalnızca Hasan Ferit Gedik’in vurulmasından dolayı değil, gasp ve fuhuşa zorlama gibi olaylara karıştığını söyledi.

Artı Gerçek’ten Osman Çaklı’nın haberine göre, Şaraldı, Doğukan Çep’in dosyadaki diğer suçların da faili konumunda olduğunu sözlerine ekleyerek şöyle devam etti:

"Bütün bunlara rağmen 2015 yılında tahliye edildi. Doğukan Çep, 2018’de hüküm kurulduğunda toplamda 35 yıl ceza aldı. Ancak ceza bugüne kadar infaz edilemedi, çünkü kaçmıştı. Hasan Ferit Gedik’in öldürülmesinden dolayı dosyadaki diğer sanıkların da cezaları onaylandı."

‘KAÇAK OLDUĞU HALDE ŞEHİR DEĞİŞTİREBİLDİĞİNİ GÖRDÜK’

Şaraldı, çeteye yönelik, uyuşturucu satıcılığı, insan öldürme ve fuhuş gibi çok sayıda isnat olduğunu belirtti.

Şaraldı, Doğukan Çep'in 35 yıl ceza almasına rağmen kaçak olmasını şöyle değerlendirdi:

"Basit bir demokratik eyleme katılanlar yaka paça gözaltına alınıyor. Uyuşturucu çetelerine karşı etkin bir mücadele yürütülüyor olsaydı Doğukan Çep 4 yıl içerisinde muhakkak yakalanırdı. Doğukan Çep’in yakalanmamış olması bir tercih. Bugün insanlar hapishanedeki ailelerine para yatırıyor diye tutuklanıp cezaevine gönderiliyor. Fakat Doğukan Çep 35 yıl ceza almasına rağmen şehir değişikliği dahi yapabildiğini gördük.”

NE OLMUŞTU?

29 Eylül 2013 yılında Maltepe Gülsuyu’nda uyuşturucuya karşı düzenlenen yürüyüşe katılan 21 yaşındaki Hasan Ferit Gedik, bir grup çete üyesinin protestoya silahlı saldırı düzenlemesi sonrasında öldürüldü. Hasan Ferit Gedik’in otopsi raporunda vücudunda altı kurşun olduğu tespit edildi. Vurulduğunda üstünde olan giysileri ise kaybedildi. Gedik’in öldürülmesine ilişkin iddianame Mayıs 2014 yılında tamamlandı. Dosyada 15’i tutuklu 35 sanık yer alıyordu. İddianamede, Gedik’in öldürülmesi olayında Mert Kazan, Ferhat Keleş, Adem Köşgen, Ümit Yeşilkaya, Doğukan Çep, Emrah Ok, Ekrem İnalkaç, Ercan Kütük, Mete Barış Durak, Murat Kesgin, Ercan Çiftçi, Hasan Taşhan, Şahin Eren, Yakup Dalkılıç, Zafer Turhan, Mesut Turhan ve Tarkan İmeçtemur'un "Kasten öldürme ve öldürmeye teşebbüs" eyleminde silah kullanan şüpheliler arasında olduğu, suç aletlerini gizlediği, kimi şüphelilerin ise suçluların kaçması eylemlerinden sorumlu olduğu kayda geçti.

Gedik’in öldürülmesinin de içinde yer aldığı Gülsuyu’ndaki ‘çetecilik’ faaliyetleri nedeniyle yargılanan sanıklar hakkında, 11 yıldan 269 yıla kadar hapis ve müebbet cezaları istendi. Davanın ilk duruşması, 4 Eylül 2014’te görüldü. Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin şüpheli olarak yakalanıp gözaltına alınan Doğukan Çep, Hasan Ferit Gedik davasında 2015 yılında tahliye edilmişti. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi 2018 yılında açıkladığı kararda Doğukan Çep 35 yıl ceza almıştı. Ancak Doğukan Çep’in kaçak olması nedeniyle ceza infaz edilemedi.

ERDOĞAN'A MEKTUP YAZMIŞLARDI

Hasan Ferit Gedik’i öldürmekten ve başka suçlardan açılan “çete davasında” yargılanan 15 sanık, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdıkları mektupta, "Cezaevlerinde emirlerinizi bekleyen, Afrin’de savaşmaya hazır neferleriniz var" demişti.

DEMİRAĞ: BİR DÖNEM TÜRKMEN DAĞI'NA GİDEN EKİP

Yeniçağ yazarı Yavuz Selim Demirağ, Sinan Ateş cinayetine ilişkin bilgi verirken, "Bir dönem Türkmen Dağına giden daha sonra İstanbul-Maltepe-Gülsuyu'nda çeteleşen bir ekip var. Başlarında "Dado" isimli biri var. Doğukan Yardak... Yurt dışında firari. Polisin elinde bir Dado daha var. Muhtemelen ördek..." demişti.