Ankara'da milli bisiklet sporcusu Umut Gündüz'e (19) antrenman dönüşünde otomobiliyle çarparak ölümüne neden olan Çağdaş Şenyüz'ün "taksirle ölüme neden olmak" suçundan yargılanmasına başlandı.

Olay yerine aracının plakasını kendisinin bıraktığını söyleyen sanık, kendisini "Plakamı bırakmasaydım beni bulamayabilirdiniz" sözleriyle savundu. Hakim, sanığın tutuklanmasını ve görevsizlik talebini reddetti. Keşif talebinin bekletilmesine, bir sonraki duruşmanın 7 Aralık 2021 tarihinde yapılmasına karar verdi.

Umut Gündüz'ün babası Menderes Gündüz, ARTI TV yayınına katılarak, makemede yaşananları anlatttı.

'SANIĞI AFFETMİYORUM'

Menderes Gündüz, sanığın çevik kuvvet polisi koruması altında mahkeme salonuna gizlice sokulduğunu ve duruşmada, cinayet anında bir şey göremediğini, çarptığını ama fark etmediğini ve olay yerinde kendisinin bulunabilmesi için plakasını kırıp yere attığını söylediğini, kendilerinin ise üç tane tuşa basıp 112'yi aramak yerine neden böyle yaptığını sorduklarını ve sanığın buna cevap veremediğini anlattı. 

Sanık savunmasının ardından mahkemede söz alan Menderes Gündüz, olayın kaza diye geçiştirilmeyeceğini belirterek, "Oğlum federasyonun lisanslı sporcusuydu. Üniversiteye gidecekti. İdealler, hayalleri olan hayat dolu 19 yaşında bir çocuktu. Profesyonel sporcu olduğu için kurallara azami dikkat ederdi. Kask takardı, bisikletinde de reflektörler vardı. Sanık 50 kilometreyle gittiğini iddia ediyor, bunun yalan olduğunu herkes biliyor. Sanığı affetmiyorum" dedi.

'SANKİ SUÇLU BİZDİK, MAĞDUR KARŞI TARAFTI'

"Mahkemede, üç aşağı, beş yukarı beklediğimiz ama bizi rahatsız eden bir şey oldu. Konusuna hakim, mevzuata hakim olmayan yeni bir hakim karşımızdaydı. Salonda kontrolü kaybetti, tanıkların ifadelerini birbiriyle karıştırdı. Savcı 5 kez müdahale ederek, avukatlarımız hatalrını düzeltmeye çalıştı hakime hanımın, 3 buçuk saat bir tiyatro oynandı" diyen Gündüz, "Hakime hanım, bizi ve tanıkları hiç dinlemedi. Sadece katili dinledi, onu hiç yormadı. Bizim sadece iki talebimiz vardı, biri katilin ağız cezada yargılanması, diğeri de 'kasten öldürmekten' yargılanması. İkisi de aında reddedildi. Ama karşı tarafın sırf süreci uzatmak adına yaptığı talepler kabul edildi. Hakime hanım bizim tanığımız olmayan kişileri bile suçlayarak dinledi, salondaki polis memurunu dışarı attı, söz almak istediğimde beni de azarladı. Sanki suçlu bizdik, mağdur karşı taraftı" diye konuştu.  

'KATİL ÇOK İYİ ŞEKİLDE KORUNDU'

"İçimizden, canımızdan can gitti. 11 aydır dilimizden adaleti, hukuk mücadelesini düşürmediğimiz bu süreçte katilin niçin korunduğuna anlam veremedik" diyen Gündüz "Biz zaten öyle bir amacın, intikamın, hesaplaşmanın peşinde değildik. Onun hak ettiği cezayı alması için uğraşıyorduk. Devlet kadrolarınndan, kurumlarından bir kişi bile bizi taziye için aramazken, Umut aynı zamanda lisanslı bir milli sporcu, katil çok iyi şekilde korundu" dedi.

Gündüz, "Ülkemizde maalesef hak arayanlar cezalandırılıyor, buna sebep olanlar korunuyor. Maalesef bu bize özgü olan ya da yeni bir şey değil. Urfa'da Şenyaşar ailesi de, diğer bisiklet sürücülerinin ölümleri de aynı şekilde. Şöyle bir algı oluştu: Birini öldürüp olay yerinden kaçmazsan bir gün bile hapis yatmıyorsun. Umut'u öldüren katil olay yerinden kaçtığı için sadece dört ay hapis yattı ve maalesef sadece bununla da kalacak gibi. Adaletten canı yanan tüm aileler, sadece bisikletli ölümleri değil, tüm ailelerle bir güç birliğine gideceğiz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: Artı Gerçek