Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Çin'de yaklaşık 1 ay önce ortaya çıkan yeni koronavirüs hakkında "uluslararası kamu sağlığı acil durumu" ilan etti.

İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılan basın toplantısında DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, küresel ölçekte acil durum ilan edilmesinin nedeninin "Çin'de değil, diğer ülkelerde yaşananlar" olduğunu söyledi ve asıl endişenin virüsün sağlık sistemleri zayıf ülkelere yayılması olduğunu belirtti.

DSÖ, şu ana kadar Çin dışında 18 ülkede 98 vaka tespit edildiğini, ancak hayatını kaybeden olmadığını açıkladı.

Çin'de koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 213'e ulaşırken, Perşembe günü Tibet'te de bir vakanın doğrulanmasıyla Çin anakarasındaki bütün bölgelere hastalığın yayıldığı anlaşıldı.

Çin Ulusal Sağlık Komisyonu Perşembe günü koronavirüsün bulaştığı hasta sayısının 9 bini 500'e yaklaştığını açıkladı, 81 bin kişinin ise hastalık şüphesiyle gözlem altında tutulduğu bildirildi.

Türk Hava Yolları (THY) da salgın nedeniyle Çin seferlerini 9 Şubat'a kadar durdurma kararı aldı.

THY'den yapılan açıklamada "Korona Virüsü kaynaklı durumu ve son gelişmeleri ulusal ve uluslararası otoritelerle değerlendirmek için; Pekin, Guangzhou, Şangay ve Xian şehirlerine düzenlediğimiz seferlerimizi 9 Şubat'a kadar durduruyoruz. Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz" denildi.

DSÖ Başkanı Ghebreyesus da Çin'in aldığı "olağanüstü önlemleri" takdir etti ve "Açık olayım, bu acil durum ilanı Çin'e karşı bir güvensizlik oyu değil" dedi.

Çinli yetkililer salgının yayılmasının engellenmesi amacıyla, koronavirüsün ortaya çıktığı Vuhan ve onun başkenti olduğu Hubei eyaletindeki 50 milyon kişiyi karantinaya alma yönündeki çabalarını sürdürüyor.

Çin genelinde yüz maskesi kullanmak zorunlu hale getirildi, Çin'in futbol federasyonu da Çin Süper Ligi de dahil olmak üzere ülke çapındaki bütün futbol maçlarının askıya alındığını açıkladı.

Çin'e bağlı yarı özerk Hong Kong yönetimi de bir dizi önlem açıkladı ve iki ülke arasındaki geçişleri sınırladı.

Çin ile Hong Kong arasındaki uçak seferleri yarıya indirildi, Çin anakarasına yapılacak seyahatlere izin verilmeyeceği de duyuruldu.

DSÖ: YAYILMASININ ÖNÜNÜ KESMEK HÂLÂ MÜMKÜN

DSÖ, sert önlemler alınması, vakaların tedavi edilip karantinaya alınması ve kişilerin kendilerini korumasının teşvik edilmesiyle, virüsün yayılmasının önünü kesmenin hâlâ mümkün olduğunu belirtti.

Virüsün herhangi bir ülkede görülme ihtimalinin olduğunu belirten DSÖ, tüm ülkelerin karantina, gözlem ve erken teşhis mekanizmalarının işler halde olması gerektiğinin altını çizdi.

JAPONYA'NIN TAHLİYE ETTİĞİ VATANDAŞLARINDA KORONAVİRÜS GÖRÜLDÜ

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), koronavirüs salgını konusunda "tüm dünyanın tetikte olması gerektiğini" kaydederken, ABD Perşembe günü koronavirüsün oluşturduğu sağlık riski seviyesini en yükseğe çıkardı, vatandaşlarına Çin'e gitmeme tavsiyesinde bulundu.

Çin'de vatandaşları bulunan ülkelerden bazıları tahliye işlemlerine başlamış durumda.

İngiltere, Çin'den getirilecek vatandaşlarının 14 gün boyunca karantinada tutulacağını duyurdu, ABD ise bu süreyi 72 saatle sınırlandırdı.

Fransa'nın da aralarında Fransızların da olduğu 350 AB vatandaşını bu hafta Vuhan'dan tahliye etmesi bekliyor.

Avustralya da vatandaşlarını tahliye ederek, onları normal şartlarda sığınmacıların kaldığı Christmas Adası'nda karantinaya almaya hazırlanıyor.

Japonya'nın ülkeden tahliye ettiği 206 kişiden 3'ünde koronavirüs gözlemlendi. Böylece ülkedeki hastaların sayısı 11'e çıktı.

Japonya Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, hastalığın tespit edildiği 3 kişiden 2'sinde hastalık bulgularının önceden gözlemlenmemesi endişe verici bir gelişme olarak yorumlandı.

DAHA ÖNCE HANGİ DURUMLARDA KÜRESEL ACİL DURUM İLAN EDİLMİŞTİ?

DSÖ daha önce sadece 5 kez uluslararası kamu sağlığı acil durumu ilan etti.

*Domuz gribi, 2009 - H1N1 virüsü 2009'da yayılmaya başladı ve 200 binden fazla insanın ölümüne neden oldu. DSÖ hastalığın yayılışını daha dikkatli takip edebilmek ve aşı dahil, virüsün önüne geçebilecek önlemlerin alınabilmesi için acil durum ilan etti.

*Çocuk felci, 2014 - 2012'de neredeyse tamamen ortadan kaybolmuş olan çocuk felci (polio) vakaları, 2013'te yeniden yükselişe geçti. Çocuk felcinin yok edilmesiyle ilgili çabaları tehdit etmesi nedeniyle DSÖ acil durum ilan etti.

*Zika, 2016 - DSÖ virüsün Amerika kıtasında hızla yayılmasının ardından acil durum ilan etti. Zika belirtilerinin çoğu hayati tehlike arz etmese de, özellikle hamile kadınlar için tehlike yaratıyordu. Bebeklerin gelişimlerini tamamlamadan doğmasına yol açan virüs hakkındaki araştırmaları hızlandırması için acil durum ilan edildi.

*Ebola, 2014 ve 2019 - Ölümcül hastalık nedeniyle iki kez acil durum ilan edildi. İlk acil durum 2014'ün Ağustos ayından 2016'nın Mart ayına kadar sürdü. Bu süre içinde 30 binden fazla kişi salgından etkilendi, Batı Afrika'da 11 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Ebola nedeniyle 2. acil durumsa hastalığın geçen yıl Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde yeniden yayılması üzerine ilan edildi.

ACİL DURUM İLANI NE ANLAMA GELİYOR?

*Birleşmiş Milletler Dünya Sağlık Örgütü'nün acil durum ilanı, hükümetlerin ve uluslararası örgütlerin hastalığın yayılmasını engellemek için çabalarını artırmaları anlamında DSÖ'ye bazı yetkiler veriyor.

*Öncelikle dünyaya salgının ciddi bir acil durum olduğu mesajı verilmiş oluyor.

*Acil durum ilanı ülkeleri salgınla mücadele konusunda iş birliği yapmaya ve kaynakları ortak kullanmaya, ayrıca salgının yayıldığı ülkelerin vatandaşlarını sağlık ve hijyen tavsiyelerine uymaya teşvik ediyor.

*DSÖ acil durum ilan ettiğinde, bazı şehirler ve bölgeler için seyahat uyarısı yapabiliyor.

*DSÖ'nün ayrıca ülkelerin kamu sağlığı önlemlerini denetleme yetkisi de bulunuyor.

*Örgüt tavsiyelere uymayanlara hukuki yaptırım uygulayamıyor ancak BM üyeleri 2005 yılında kabul edilen DSÖ Uluslararası Sağlık Tüzüğü'nün yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğundan, DSÖ'nün tavsiyelerine uyulması konusunda ülkeler üzerinde baskı oluşuyor.

KORONAVİRÜS KONUSUNDA NE TAVSİYELERDE BULUNULDU?

DSÖ'nün Acil Durum Komitesi DSÖ'nün, yerel uzmanların da bulunduğu bir teknik ekibi Çin'e gönderiyor olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, bu ekibin salgına neden olan hayvansal kaynağın bulunması için çabaları desteklemesi gerektiği belirtiliyor.

Komitenin Çin'e tavsiyeleri şöyle:

*Kapsamlı bir risk iletişim stratejisi yürütülerek kamu salgının ilerleyişi hakkında sıklıkla bilgilendirilmeli

*Limanlardan ve havalimanlarından çıkış yapan yolcular sağlık taramasından geçirilmeli

*Salgının hayvansal çıkış kaynağını saptamak için yapılan çabalar artırılmalı

*Sağlık sistemi ve sağlık çalışanlarının güvenliği sağlanmalı

*Ülke genelindeki sağlık taramaları artırılmalı

*Salgının çıkışı ve yayılışı ile ilgili olarak araştırmalarda DSÖ ile iş birliği artırılmalı

*Virüsün herhangi bir ülkede görülme olasılığı olduğunu belirten komite, bu nedenle tüm ülkelerin erken teşhis, tarama ve karantina mekanizmalarının işler olmasını istedi.

Kaynak: BBC Türkçe