(Demokrat Haber) Aralarında İsmail Beşikçi, Fikret Başkaya, Ali Nesin ve Ragıp Zarakolu’nun da olduğu bir grup aydın ‘Sevan Nişanyan yalnız değildir!’ başlıklı bir bildiri yayınladı.

Bildiri ve imzacılar şöyle:

Sevan Nişanyan’ın İslam mitolojisini İslamcılar gibi yorumlamıyor diye 13, 5 ay cezaya çarptırılmasını protesto ediyoruz. Ayrıca Fazıl Say’ın Ömer Hayyam şiirinden dolayı cezalandırılmasından sonra, yazar, dilci ve araştırmacı Nişanyan’ın cezalandırılması Türkiye’de Sünni İslam toleranssızlığının sadece yaygınlaştığını değil devlet kademesinde resmi görüş haline geldiği anlaşılıyor. İsveç'te Süryanilerle bir araya gelen Bakan Bağış’ın İsveç parlamentosunun soykırım kararına mastürbasyon deme edepsizliğini de bu çerçevede görmek gerekir. Ayrıca son günlerde Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP) Temsilcisi Necati Abay’ın 11 yıl 3 ay hapis cezasına, Azadiya Welat gazetesinin eski Yazı İşleri Müdürü İbrahim Güvenç’in 10 yıl 3 ay 22 gün hapis cezasına çarptırılması, ifade özgürlüğü açısından yeni sınırlamaların işaretlerinden sayılmalıdır.

13 Mayıs 2013 tarihli Hürriyet gazetesinde, Mehmet Y. Yılmaz’ın Kültür Bakanı’nın anlattığı fıkra başlıklı makalesinden öğrendiğimize göre, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, akil İnsanlar buluşmasında Kültür bakanı Ömer Çelik’in Tanrıyı kastederek “İftiraya ben bile bir şey yapamam, bana da İsa’nın babası diyorlar” şeklinde anlattığı fıkra, alaycı gülüşmelere neden olmuştur.

Dünya çapında milyarlarca Hıristiyan’a hem hakaret hem de Hıristiyan görüşünü tahrif eden ve kutsal üçlü hakkında bu terbiyesiz görüşleri söyleyen AKP'li bakan ve onu destekleyen Erdoğan’ın hem de sözüm ona barış için akil adamlar toplantısında bu konuşmaya kimsenin bir şey dememesi Erdoğan’ın Ezidi, Alevi, Zerdüşt ve benzeri dinlere hakareti ortadayken Nişanyan’ın sadece ve sadece İslami mitolojiyi aynen kabul etmek mecburiyetinde olmadığını açıklamasına verilen bu fahiş ceza T”C” de İslami tahammülsüzlüğün şiddetini gösteriyor.

Biz aşağıda imzası olanlar olarak bu kararın derhal kaldırılmasını talep ediyor ve benzeri engizisyon kararlarına yenilerinin eklenmemesini talep ediyoruz. Sevan Nişanyan’a hayat güvencesi verilmesini istiyor ve anayasada yazılı fikir özgürlüğünün tam desteklenmesini talep ediyoruz.

Fikir hürriyet ve din hürriyeti ve bu arada dinleri eleştirme hürriyeti insanların doğuştan hakkıdır. İslamcı terörün yaygınlaştığı bir dönemde bu tip kararların aynı zamanda teröristlere cesaret verdiğini ve dünya barışını tehdit ettiğini bir kez daha belirtiyoruz.

Dünyadaki tüm duyarlı insanların bu saçma karara karşı seslerini yükseltmelerini talep ediyoruz.

Sevan Nişanyan, Fazıl Say, Necati Abay, İbrahim Güvenç ve düşüncelerinden dolayı baskıya maruz kalan dostlarımıza sahip çıktığımızı ilan ediyoruz. Bize katılın, sesinizi yükseltin, zira söz konusu olan hepimizin onuru ve geleceğidir.

İsmail Beşikçi

Fikret Başkaya

Ali Nesin

Sait Çetinoğlu

İbrahim Seven

Adnan Chalma Kulhan

Abut Can

Kenan Araz

Erol Özkoray

Ragıp Zarakolu

Ahmet Abakay

Attila Tuygan

Ahmet Önal

Muzaffer Erdoğdu

Aram Budak

Nadya Uygun

Rüstem Aryal

Murat Kuseyri

Sait Eser

Fikri Göksal

Shabo Boyacı

Garo Kaprielyan

Hilda Sıradağ

Kermo Reada

Recep Maraşlı

Hovsep Hayreni

Shabo Akgül

Ferit Altınsu

Musa Konaç

Basim Altundağ Barhe

Sabri Yıldız

Simon Barmano

Yohan MackayRume

Selay Ertem

Zeynep Tozduman

Hanna Kerkinni

Dikran Ego