İngiltere'nin önde gelen gazetelerinden Financial Times, son dönemde AKP'den ayrılan Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan hakkında kapsamlı bir analiz yazdı.

Laura Pitel imzalı haberde, AKP'li bazı yetkililer de isim vermeden görüş paylaştı. Habere göre hala AKP üyesi olduğu belirtilen eski bir bakanın, "Parti içindeki denge denetleme mekanizması kayboldu, artık sadece tek adam var" dediği iddia edildi.

'PARTİDEN AYRILAN KIDEMLİ FİGÜRLER'

“Türkiye: Eski dostlar Recep Tayyip Erdoğan’ın saltanatını tehdit ediyor” başlığıyla yazılan haberde AKP’den bazı üst düzey yetkililerin görüşlerine yer verildi.

Sözcü'nün aktardığı habere göre “Hem parti içindeki hem de partiden ayrılan kıdemli figürler Erdoğan’ın muhaliflere karşı baskıcı tavrından, sert milliyetçi retoriğinden, ekonomiyi yönetememesinden ve kendisini değiştirmesini isteyenleri dinlememesinden rahatsız” ifadesi kullanıldı.

AKP'DEN AYRILAN 'KIDEMLİ' İSİM: BİZ ONUN MESAJI ALACAĞINI SANDIK AMA HEP BAHANELERİ VAR

Haberde, AKP’den ayrılan ve kıdemli bir yetkili olduğu belirtilen ismin, “Biz onun mesajı alacağını sandık ama her zaman bahaneler vardı. ‘Eğer bu şeyi şimdi yapmazsak gelecekte pişmanlık duyarız’ gibi ifadeler kullanılıyordu” dediği yazıldı.

HALA AKP ÜYESİ OLAN ESKİ BAKAN: İMAMOĞLU BAŞKAN OLUR

Bir dönem bakanlık da yapan ve halen AKP üyesi olan bir yetkilinin ise "Parti içindeki denge ve denetleme mekanizması kayboldu. Artık sadece tek bir adam var” ifadesini kullandığı öne sürüldü.

Haberde yerel seçimde yaşanan mağlubiyetin ardından şikayetçilerin harekete geçtiği kaydedilirken, partiden ayrılanların başkanlık yarışında bir çatı adayı destekleme ihtimalleri üzerinde duruldu.

FT'nin haberinde, “Bütün bu sorulara rağmen Erdoğan’ın destekçileri isyancıları bir tehdit olarak görüyor. AKP’li bir yetkili, ‘Eğer Babacan yüzde 10 oy alırsa ve biz de yüzde 35 oy alırsak, İmamoğlu başkan olur. Parti içinde söylenenlerin bunu bırakmaları gerek'” ifadesi kullanıldı.

Haberde, yakın zamanda partiden ihraç edilen AKP’nin eski İstanbul İl Başkanı Selim Temurci’nin sözlerine de yer veriliyor.

FT, “Yeni partiler, insanların Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirirken iki kez düşündüğü bir siyasi atmosferde mücadele etmek zorundalar” yorumu yapılırken Temurci’nin, “AKP’li isimlerle tek tek konuştuğumuzda hepsi bizimle hemfikir oluyor fakat birçoğu korkuyor” sözlerine yer verildi.

‘DAVUTOĞLU SESSİZLİK YEMİNİNİ BOZDU’

Makale, Davutoğlu’nun Mayıs 2016’da başbakanlıktan ayrıldığı tarihteki “Kimse benim ağzımdan sayın Cumhurbaşkanımız aleyhine tek söz duymadı, duymayacak” sözlerini hatırlatarak başlıyor. Financial Times, ‘kitap kurdu, gözlüklü akademisyen’ diye nitelediği Davutoğlu’nun üç yıl sonra bu sessizliği bozduğunu belirtiyor; şimdi Davutoğlu ile Babacan’ın, AK Parti içinden çıkan iki farklı fraksiyonla Erdoğan’a meydan okumak için yıl sonundan önce kendi partilerini kuracağı vurgulanıyor.

‘KIRILMANIN ETKİSİ SADECE SEMBOLİK KALMAYABİLİR’

Financial Times, “Söz konusu ayrışma sadece AKP saflarında temsil ettiği benzeri görülmemiş kırılma olarak değil, aynı zamanda Erdoğan’ın ulusal siyasi sahnedeki 17 yıllık hâkimiyetine verebileceği potansiyel zarar nedeniyle de önemli” yorumunu yaparken, şöyle devam etti:

“Seçmenlerin Erdoğan yanlısı ve karşıtı olarak kabaca eşit iki bloka bölündüğü bir ülkede, mart ayındaki yerel seçimlerde yüzde 52.6 oranında oy alan AKP ittifakından küçük bir oranı bile koparmak, siyasi manzarayı radikal biçimde değiştirebilir.”

‘HER BİR OY DEĞİŞİKLİĞE YOL AÇABİLİR’

Haberde, ANAR araştırma şirketinde 15 yıldır sürdürdüğü müdürlük görevini eylül başında bırakan İbrahim Uslu’nun da şu yorumunu yer verildi:

“Toplayabilecekleri her bir oy, iktidar dengesini değiştirebilir. Bu nedenle, bu yeni partiler Türkiye siyasetindeki en önemli dinamik.”

‘PARTİ İÇİ GERİLİM NEREDEYSE 10 YIL ÖNCE BAŞLADI’

Haberde, ismi verilmeyen eski bakanların verdiği bilgiye dayanarak AK Parti içindeki gerilimin yaklaşık 10 yıl önce başladığı öne sürülüyor:

“İktidar partisinin üst kademelerindeki hoşnutsuzluğun uzun bir geçmişi var. Eski bakanlar, dönemin başbakanının kendilerine dinlemeye isteksiz olduğunun ve eleştiriye düşmanca yaklaştığının işaretlerinin neredeyse 10 yıl önceden beri mevcut olduğunu söylüyor. Onlara göre bu eğilim, Erdoğan liderliğini tehdit eden -2013’te ülkeyi saran kitlesel protestolar, aynı yıl açılan yolsuzluk soruşturması ve Temmuz 2016’daki şiddetli darbe girişimi gibi- bir dizi meydan okumayla karşılaştıkça arttı.”

‘BERAT ALBAYRAK VE ÇEVRESİ PARATONER GİBİ’

Financial Times, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın da parti içinde gerilim yarattığını öne sürüyor: “Erdoğan’ın, geçen yıl ülke ekonomisinin başına getirilen damadı Berat Albayrak’ın yükselişi de kilit bir gerilim noktası. Albayrak ile sahibi olduğu güçlü arkadaş ve müttefik ağı, parti içinde bir eleştiri paratoneri haline geldi.

Albayrak’ın grubu ile Davutoğlu arasındaki çatışmalar, eski başbakanın 2016’daki gidişini hızlandırdı. Son yıllarda damat İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile tartışmalar yaşadı ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’le sadece geçen hafta ortaya çıkan bir ihtilafa düştü. AKP’de birçokları, 41 yaşındaki Albayrak’ı parti içinde yıpratıcı bir güç olarak görüyor ve bakanlık yetkilerinin çok ötesine geçecek şekilde elde ettiği nüfuzdan büyük rahatsızlık duyuyor.”