Az önce Sarıgazi'de bir kalabalığa denk geldim, İnce'nin mitingi var imiş, Chp'nin güçlü olduğu bir yer, ancak daha önce böyle kalabalık ve coşkulu bir CHP mitingi görmemiştim burada, belki yarım saatten biraz fazla sürdü, mitingi izledim...

İnce farklı şeyler söylüyor, CHP'yi aşıyor, taşımalı sistemle miting yapmadığı belli, çelimsiz Kılıçdaroğlu'nun çok üstünde, devletin tarafsız bir hizmetkar olması gerektiğine değiniyor, kitle ile sempatik bir bağ kurmuş, basit ve zekice çıkışlarla kitleyi coşturuyor, Selo'yu ziyaretinin gayet olağan olduğunu kitlesine hissettiriyor, aman Kürtlerle yan yana gözükmeyeyim demiyor, Reis'in yazlık sarayını engelli vatandaşlara tahsis edeceğim diyor, her mahalleye kreş sözü veriyor, seçmenine tatile gitmeyin oy kullanın diyor, ilçe seçim kurullarına kadar oyunuzu koruyun yüksek seçim kurulunda ben koruyacağım diyor, mevcut karamsarlığa bir ışık yakıyor, diyor da diyor. ..

(Ama Suruç'taki keleşli Akpli vekil adaylarının propagandasına ve katliamına değinmedi, duymadım...)

Yanisi Chp'nin çok üstüne çıkarak, birikmiş sorunlara basit ve somut çözüm önerileri getirerek mevcut kaostan ve karanlıktan kurtulmak için arkasına ciddi bir rüzgâr almış durumda. ..

Bu tablo karşısında kek vatan, kek millet, kek bayrak, kek börek, kek çorba, yekten kek kıraathane çıkışlarının pek bir şansı kalmıyor. ..

...

Reis'in de bilip gördüğü gibi kendisinin işi cidden zor gözüküyor. ..

Zira bugün İnce'nin gelişi Erdoğan'ın iktidara gelişine çok benziyor; son derece kirli bir iktidar, tarumar bir sistem, güçlü devlet, yoksul yığınlar, ışıksız bir karanlık, umutsuzluk, gittikçe zayıflayan vatandaş ve tomarla sorun yığını. ..

...

Eğer 24 Haziran'da HDP barajı geçerse, ikinci turda İnce'nin kazanması çok yüksek olasılık olur, böyle bir tablo karşısında meclis çoğunluğu da Akp'nin elinde olamaz...

Buradan bakınca Chp'nin iktidar olabilme ihtimali bile çıktı açığa...

İnce bir not;

İnce, kendi cumhurbaşkanlığında Erdoğan'ın da rahat ve huzur içinde yaşayacağını söylüyor...

Gerçi çalıp çırpmalardan bahsetmişti, devletin bir kesimin elinden alınıp başka bir kesimin eline verildiğini söylemişti, hak, hukuk ve adalet üçlüsünün yok olduğuna da vurgu yapmıştı, hatta Akp iktidarı sürecinde ortada devletin bile kalmadığından bahsetmişti ya, neyse...

Görünen o ki, devlet aygıtının mengenesi altında ezilip büzülen yığınlar için yeni bir yüz, yeni bir yönetim kadrosu görme şansı ortaya çıkıyor. ..

Tabi bu tür değişimler uzun süreçte sefalet içindeki yığınlara kısmen fayda sağlayabiliyor. ..

...

Son bir not;

Ancak yığınların, devletin daima kontrol altında tutulması gereken korkunç ve soğuk yüzlü bir aygıt olduğunu bilmesi ve bunu asla unutmaması şart!

Hele söz konusu devlet bu devlet ise!