İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Siirt gezisinde ziyaret ettiği bir esnafın, "Burası Kürdistan" sözleri üzerinden kendisine iktidar kanadından gelen eleştirilere yanıt verirken, "HDP'yi PKK ile birlikte konumlandırdığı" sözleri iki parti arasında polemiğe neden oldu.

Akşener'in, "Burası Kürdistan" diyen kişinin HDP'li olduğunu savunarak, "HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz. HDP, PKK ile arasına mesafe koymalıdır diyoruz" sözlerine, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'dan, "HDP tam da halk içine konumlanmıştır" yanıtı geldi ve isim vermeden Akşener'i, "iktidar politikalarına yanaşmakla" suçladı.

TARTIŞMA NASIL BAŞLADI?

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 28 Ekim'de Siirt'in Kurtalan ilçesinde esnaf ziyareti sırasında Cemal Taşkesen adlı esnaf, " Dilimiz inkar ediliyor, kimliğimiz inkar ediliyor, Kürdistan inkar ediliyor. Biz buna karşıyız. Şu an sizin bulunduğunuz yer 'Kürdistan'dır ama ne yazık ki Meclis'te bu 'Kürdistan' inkar ediliyor" ifadelerini kullanmıştı.

Akşener ise ülke sınırları içinde "bir ve bütün olunduğunu" belirterek bu anlayışı kabul etmediğini vurgulamıştı. Bu diyaloğun ardından Taşkesen, "terör propagandası" suçlamasıyla önce gözaltına alındı, daha sonra serbest bırakıldı.

Akşener'in ziyaretiyle ilgili yaşanan diyalog kısa sürede sosyal medyada gündem olurken, tartışmaya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da dahil oldu.

Soylu, Akşener'in kendisine "Burası Kürdistan" diyen kişiye gerekli yanıtı veremediğini savunarak, "Ben sana stajyer İçişleri Bakanı dedim. Ustasın usta. PKK ile HDP arasında dans etme ustasısın. Sesini çıkaramıyorsun. 'Sen bu ülkenin birliği için bunu nasıl söylersin' diyemiyorsun. Nasıl büyükelçilere, 'Size haddinizi bildiririm' diyemediysen, dün de bu ülkenin birliğine saldırana lal oldun lal, sessiz oldun" görüşünü savundu.

MHP Lideri Devlet Bahceli de Salı günkü Meclis grup toplantısında Akşener'in "Burası Kürdistan" diyen kişiye "tek kelime edemediğini" savunarak, "Türkiye sınırları içinde Kürdistan diye bir yer yoktur"dedi.

AKŞENER: BİZE SALDIRMAK İÇİN PKK'NIN AJANDASINI GÜNDEME TAŞIDILAR

İktidar kanadından gelen bu eleştirilere İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Meclis grup toplantısında yanıt verdi.

Akşener, "Burası Kürdistan" diyen kişinin "HDP çalışanı" olduğunu savunarak, o nedenle bu ifadeye şaşırılmaması gerektiğini söyledi, Cumhur ittifakı mensuplarını da PKK'nın ajandasını Türkiye'nin gündemine taşımakla suçladı:

"Neymiş nasıl olur da burası Kürdistan dermiş. Niye şaşırıyorsunuz muhteremler? Neye şaşırıyorsunuz! Bu kişi bir HDP çalışanı. Biz aylardır ne diyoruz? HDP bizzat bana sorulan bir soruya verdiğim cevap, HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz. HDP, PKK ile arasına mesafe koymalıdır, diyoruz. Kürdistan söylemi terör örgütünün. Bizim açımızdan şaşırtıcı bir şey yok. Cumhur İttifakı mensupları sırf bize saldıracaklar diye PKK'nın ajandasını Türkiye'nin gündemine taşıdırlar. Mektup kardeşliği var elbette öyle olacak. Kaç gündür PKK'nın gündemini konuşan bir iktidar mensupları ve PKK'lıların söylemini gündeme getiren bir iktidar mensubu yöneticileri. İnanamıyorum. Sayın Bahçeli ile Sayın Öcalan arasındaki mektup arkadaşlığını zaten biliyorduk, Sayın Soylu'nun da bu sistemin bir paydaşı olduğunu öğrenmiş olduk."

SANCAR'DAN YANIT: İKTİDARIN GÜVENLİ BÖLGESİNE SIĞINIYOR

Akşener'in bu çıkışına, yaklaşık 1 saat sonra Meclis grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'dan yanıt geldi. Partisinin "tam da halk içinde konumlandığını" savunan Sancar, isim vermeden Akşener'i "iktidarın güvenli bölgesine sığınmak" ve "acizlikle" suçladı:

"Söyleyecek sözü olmayanlar, iktidarın güvenli bölgesine sığınıyor. Bu bölgenin herhangi bir güven sağlayacak gücü kalmadı. İktidar, halkın desteğini bir bütün olarak kaybediyor. Kim ki boş sözlerle HDP'ye saldırmak adına iktidara ve iktidarın politikalarına yanaşırsa, aynı kaderi paylaşacaktır. İktidarın kaderini paylaşacaktır, yani karanlık bir kuyuya giden yolda yürümeye hız verecektir. Ve o karanlık kuyuya düştüklerinde her şeyin çok geç olduğunu fark edeceklerdir.

Yeniden boş söylemlere başvurmanın tek bir adı var, acizlik. İktidar ne kadar acizse, HDP'ye iktidarın diliyle saldıranlar da o kadar acizdir."

AKŞENER'İN ÇIKIŞININ ALTINDA NE YATIYOR?

Peki Akşener, "PKK ile birlikte konumlandırdığı" HDP'yle ilgili sözleri yeni ve sert bir politikanın habercisi mi? Akşener'in bu çıkışının altında hangi etkenler yatıyor?

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre, İYİ Parti kurmaylarına göre, Akşener aslında "yeni bir şey söylemiyor. HDP ile ilgili tutumunun bir kez daha altını çiziyor ve Siirt ziyareti ile ilgili iktidar kanadından gelen 'haksız, mesnetsiz' eleştirilere yanıt veriyor."

HDP ile şimdiye kadar hiçbir diyalog kurulmamasının nedeni olarak da "terörü kınamaması ve PKK'yı terör örgütü olarak nitelendirmemesi" olduğunu belirten İYİ Parti kaynakları, "PKK bir terör örgütüdür ve her ne olursa olsun bu örgütün kınanmaması da kırmızı çizgimizdir. Bu yeni de bir durum değil, geçmişte de, şimdi de gelecekte de böyle olacaktır ve İYİ Parti'nin PKK ile arasına mesafe koyamayan bir siyasi yapıyla yan yana olması ya da diyalog kurması sözkonusu olmaz" görüşünü dile getiriyorlar.

Akşener'in grup toplantısında Cumhur İttifakı ortaklarının İYİ Parti'yi HDP ile yan yana konumlandırma çabalarına yanıt verdiği belirtiliyor.

Akşener'in aslında tersine bir durum olduğunu vurgulamak için de 2019 yerel seçimleri öncesinde, Osman Öcalan'ın TRT'ye çıkarılması, HDP'nin muhalefet adaylarına destek vermemesi için Abdullah Öcalan'ın mektubuna "umut bağlaması"nı hatırlattığı yorumu yapılıyor.