Cumartesi Anneleri/İnsanları 408. kez Galatasaray Meydanı'nda buluştu. Bu haftaki oturma eyleminde Beyoğlu Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalışırken 18 Ocak 1996'da kaybedilen İsmail Şahin'in dosyası açıklandı.

'İSMAİL ŞAHİN'İN HİKAYESİ'

Beyoğlu Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalışan İsmail Şahin 18 Ocak 1996 sabahı işe gitmek üzere evinden ayrıldı. Görev yaptığı 34 ATZ 59 plakalı çöp aracının şoförü Muttalip Kalemköy ve temizlik işçisi İlyas Karaçayır ile birlikte saa 06.30'da iş başı yaptı. Sıraselviler Caddesi'nden çöp toplamaya başlayan araç 11. nokta olan Mimar Sinan Üniversitesi'ne geldi ve o noktadan sonra iş arkadaşları İsmail Şahin'in birden ortadan kaybolduğunu söyledi. Onlarla görüşen Şahin ailesi sürekli ağlayan bu kişilerin çelişkili bilgiler verdiklerini ve konuşmaktan korktuklarını fark etti.

Aynı günlerde ailenin henüz küçük bir kızı olan Sibel, annesine babasını televizyonda polislerle gördüğünü söyledi. Aile Beyoğlu Belediyesi'ne başvurdu. İsmail Şahin'in mesai saatleri içerisinde kaybolduğunu ve bundan işveren olarak sorumlu olduklarını söyleyerek olayı araştırmalarını istedi. Savcılığa suç duyurusunda bulundu. Dönemin Beyoğlu Belediye Başkanı olan Nusret Albayrak aileye "Bekleyin" demekle yetindi. Tüm başvurularına rağmen dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan kendileriyle görüşmedi. Savcılar ve polis etkin bir soruşturma yapmadı. 17 yıldır İsmail Şahin'in başına ne geldiği tüm yasal girişimlere rağmen öğrenilemedi.

'İŞÇİSİNE SAHİP ÇIKAMAYAN MİLLETİNE NASIL SAHİP ÇIKACAK'

"Galatasaray bizim için ev oldu" diyen İsmail Şahin'in eşi Kiraz Şahin yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Her yere başvurduk ama bir sonuç çıkmadı. Biz İsmail'i gizli yerlerde aramıyoruz, burada arıyoruz. Başbakan bütün milleti temsil ediyor, ama bir işçisine sahip çıkamıyor. İşçisine sahip çıkamayan milletine nasıl sahip çıkacak. Çok şey söylemek isterdim ama söyleyemiyorum. Başbakan'a, bakanlara, birçok yere başvurdum ama bir şey çıkmadı. Burada bekliyorum ve beklemeye devam edeceğim, bakalım ne diyecekler."

'BARIŞ İÇİN UZATILAN EL KARŞILIK BULMALIDIR'

İHD ise 17 yıldır İsmail Şahin'in akıbetini karanlıkta bırakanları unutmadıklarını, unutturmayacaklarını belirtti. İHD Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına açıklama yapan Leman Yurtsever, şunları kaydetti:

"Yıllardır kaybedilen evlatlarımız için adaletin, barışı ve demokrasiyi güvence altına alan politikaların hayata geçmesi ile mümkün olacağını söylüyoruz. Bunun için çocuklarımızın önüne dağın yolunu, ya da bayraklı tabutların yolunu döşeyen zulüm politikaları son bulmalıdır. Herkes sözlerini toplumun barış talebini yerine getirecek bir yerden kurmalıdır. Hunharca katledilen 3 kadın siyasetçinin cenaze töreninde Kürt halkının barış için uzattığı el karşılık bulmalıdır."

'HÜKÜMET HUKUKUNU İŞLETECEKSE KEMİKLERİMİZİ VERSİN'

1993'te Siverek'te gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın oğlu Şerif Taşkaya, babasının JİTEM tarafından gözaltında kaybedildiğini belirtti. Siverek Savcılığı'na başvuru yaptıklarını hatırlatan Taşkaya, savcının "JİTEM tarafından kaybedildiği için bir şey yapamam" dediğini anlattı.

Taşkaya, "Hükümet, Kürt sorununda barışçıl adımlar atacaksa, ilk adımı kayıplarımızın kemiklerini vermeye başlayarak atabilir" dedi. Taşkaya şöyle devam etti: "Biz hükümete hak-hukukunu işlet diyoruz. Afyon'da bir bomba patladı, hükümet iki gün sonra sorumlularını açığa çıkardı. Roboskî'de 34 insan katledildi, hükümet hala sorumlularını açığa çıkaramadı. Biz hükümetin hukukuna nasıl inanalım. Eğer hukukunu işletecekse kayıplarımızın kemiklerini versin."

Cumartesi Anneleri/İnsanları, 409. haftada buluşma sözü vererek eylemi sonlandırdı. (anf)