LGBTT bireyler, "Nefret Suçu Mağduru Trans Bireyleri Anma Haftası" nedeniyle İstiklal Caddesi’nde coşkulu bir yürüyüş gerçekleştirerek nefret cinayetlerine karşı yasal düzenleme yapılmasını ve haklarının yasal güvenceye alınmasını istedi.

 

İSTANBUL - "Nefret Suçu Mağduru Trans Bireyleri Anma Haftası" nedeniyle İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yapan, Lezbiyen, gey, biseksüel, trans, transseksüel (LGBTT) bireyler; nefret cinayetlerine karşı yasal düzenleme yapılmasını ve haklarının yasal güvenceye alınmasını istedi.

 

ABD'nin San Fransisco eyaletinde 1998 yılında öldürülen, trans birey Risa Hester'in anısına tüm dünyada 20-27 Kasım, tarihleri arası "Nefret Suçu Mağduru Trans Bireyleri Anma Haftası" ilan edildi. İstanbul Taksim Meydanı'ndan bir hafta nedeniyle bir araya gelen İstanbul LGBTT Dayanışma Derneği üyeleri Galatasaray Meydanı'na kadar dev gökkuşağı bayrağı ile yürüdü. "Trans cinayetlerini durdurun" pankartı açan dernek üyeleri, "Ölenleri hatırlıyor yaşayanlar beraber güçleniyoruz", "Lezbiyenlerin zorla evlendirilmesine hayır", "Dünyanın değil nefretin sonunu getireceğiz" dövizleri ve "Sosyal Adalet için Sanatsal bir Müdahale" sergisinde yer alan resimleri taşıdı. Yürüyüşte sık sık "Genel ahlak kimin ahlaki", "Nefrete inat yaşasın hayat", " Susma haykır eşcinseller vardır" sloganları atıldı.

 

Yapılan yürüyüşün ardından Galatasaray’da basın açıklamasını okuyan Yıldız Tar, Türkiye'de her yıl onlarca LGBTT bireyin öldürüldüğünü, gündelik yaşamda sürekli nefret söylemlerine maruz kaldığını, 2011 yılında Kasım ayı itibariyle 9 trans kadının öldürüldüğüne dikkat çekti. 2010 yılı içerisinde ise 15 trans kadının öldürüldüğünü hatırlatan Tar, anayasal koruma ve siyasi temsiliyet olmadığı için LGBTT bireylere yönelik suçların arttığını, her gün ölüm endişesiyle uyanmaktan bıktıklarını söyledi. Tar, geçen hafta Pazar günü Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olan eşcinsel bir arkadaşlarının Hisarüstü Mahallesi'nde bir mekanda ırkçı söylemlerle darp edildiğini dile getirdi. Devletin LGBTT bireylere hasta diyerek nefret söylemini inşa ettiğini kaydeden Tar, nefret cinayetlerinin mahkemelerin uzattığını, cezaların ise ödül gibi olduğunu söyledi.

 

"Her gün kadınların öldürüldüğü, nefret suçunun işlediği bu topraklarda artık yeter diyoruz" diyen Tar, "LGBTT bireylerinin haklarının anayasal güvence altına alınmasını, nefret cinayetlerinin aydınlatılmasını, katillerin nefret suçu ilkesiyle yargılanmasını ve caydırıcı ceza almalarını, anayasanın ayrımcılığa karşı maddesine cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ibarelerin eklenmesini" istediklerini vurguladı. Eylem, açıklamanın ardından sloganlarla son buldu. (ETHA)