Vicdani retçilere de dönemin ruhuna uygun yönelimler devam ediyor. Siirt'te yaşayan vicdani retçi ve insan hakları savunucusu arkadaşımız Zana Aksu girdiği üniversite sınavında Siirt'te bir yüksek öğretim programını kazanmasına rağmen vicdani retçi olduğu gerekçesiyle kazandığı yüksek öğretim programına kaydı yapılmadı.
Arkadaşımız Zana Aksu bu duruma ilişkin sosyal medya hesabından "Emeğimle kazandığım Siirt üniversitesi uygulamalı İngilizce ve çevirmenlik bölümünü vicdani retçi olduğum gerekçe gösterilerek kaydım yapılmadı. Eğitim hakkının engellenmesi suçtur. Vicdani ret haktır" diyerek duyurdu.
Vicdani Ret en temel insani haktır, her fırsatta demokrasi şampiyonu gibi kendini gösteren TC yetkililerini vicdani retçilere saldırma yerine uluslararası sözleşmeler ve altına imza atarak sorumluluk yüklendiği belgelerden doğan görevleri yerine getirmeye çağırıyorum.
Vicdani retçiler yaşarken ölmeyi kabul etmiyor. Bir an önce bu beyaz ölüm sayılacak durum düzeltilmeli, arkadaşımızın hakları teslim edilmeli ve bir daha buna benzer yönelimlere maruz kalmamaları için altına imza attıkları uluslararası belgelerin, antlaşmaların gereği olarak derhal vicdani ret ile ilgili yasalarda düzenlemeler yapılmalı.
Demokrasi ülkede askıya alınınca bundan herkes etkilenir, bu yüzden batıda ormanları, suları için mücadele eden aktivistler, Kürt illerinde kayyum aracılığıyla belediyelerine el konulduğu için mücadele eden aktivistler ve böylesi dönemlerde beyaz ölümü oldukça hisseden savaş karşıtı vicdani retçiler ortak mücadele hattı oluşturabilmeli ki bu zülüm dönemini en az zararla atlatabilsinler. Kim bilir hatta belki bu zülüm ortamını oluşturanlardan kurtulma şansı bile doğabilir.
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbirimiz!
#VicdaniRetHaktır