İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Komisyonu'nda İstanbul Şehir Tiyatroları yönetiminin sanatçılardan alınarak belediye bürokratlarına devredilmesi kararı, Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde tiyatro sanatçıları tarafından protesto edildi. Başbakan’ın bugünkü konuşmasında Şehir Tiyatrolarını özelleştireceğini açıklaması, tiyatrocular karşı kullandığı hakaretamiz üslup da eyleme ilgiyi arttırdı.


Akşam saatlerinde başlayan eylemde sanatçılar hem mum yaktı hem de müzik eşliğinde sloganlar attı. Eylem sabaha kadar devam edecek.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Sanatçıları Derneği üyesi oyuncular, saat 18.30'da Harbiye'deki Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde toplandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Komisyonu'nda İstanbul Şehir Tiyatroları yönetiminin sanatçılardan alınarak belediye bürokratlarına devredilmesi kararını protesto etmek isteyen katılımcılar arasında Çolpan İlhan, Mehmet Ali Alabora, Çağan Irmak, Levent Kazak, Levent Üzümcü, Rıza Kocaoğlu, Orhan Alkaya gibi tanınmış oyuncular, sanat yönetmeni Ayşenur Şanlıoğlu ve CHP İstanbul milletvekili Çetin Soysal gibi tanınmış isimler de bulundu.


Bazı katılımcıların yanlarında köpeklerini de getirdiği görüldü. Buluşmayla ilgili olarak konuşma yapan oyuncu Orhan Alkaya, "Uzun bir geceye başlıyoruz. Biz tiyatrocular insanlık tarihinin mirasından geliyoruz. Korkacağımızı mı sanıyorlar?" dedi.

 

Oyuncu Mehmet Ali Alabora da yaptığı konuşmada, "Dünyada ekonomik kalkınma gerçekleştirmiş ülkelerde sanat kurumları vardır. Bu kurumlar önemlidir. Bu kurumları dünyadaki örnekleriyle nasıl aynı seviyeye getirmeyi tartışmamız gerekiyor. Herkes için olduğu gibi benim için de burası çok önemli. Ben burada var oldum. Annem babam tiyatroda tanıştı. Annem beni karnında taşırken tiyatro sahnesinde oynuyordu. Biz hep buradaydık. Yine burada olacağız" dedi.

 

Bu sırada katılımcılar müzikler eşliğinde "Korkuya karşı özgür tiyatro", "Seyirci uyuma tiyatrona sahip çık" ve "Karanlığa karşı omuz omuza" şeklinde slogan attı. Ayrıca bazı tiyatrocular da üzerlerinde "Muhafaza KAR sanat", "Şehir tiyatrolarını kapatmak Güven Özveri Tecrübe ister" ve "to belediye or not tobelediye" yazılı tişörtle dolaştı. Bir kadın ve bir erkek tiyatrocunun yaptığı tahta bacak gösterisi de ilgi çekti.

 

Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde bulunan heykelin önüne şehir tiyatrolarında oynamış oyuncuların fotoğrafları yapıştırıldı. Katılımcılar sabaha kadar sürecek etkinlik için yanlarında yakmak için mum getirdi. Eylemciler daha sonra yüzlerini Muhsin Ertuğrul Sahnesi'ne sırtlarını da denize dönerek oturma eylemi düzenledi. Sayıları her dakika artan tiyatrocuların eyleminin sabaha kadar sürecek.

 

KEMAL KILIÇDAROĞLU'NDAN DESTEK

Kılıçdaroğlu, Şehir Tiyatroları'nda yapılan yönetmelik değişikliği kapsamında tiyatroların özelleştirilmesini protesto etmek amacıyla Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde eylem yapan tiyatroculara destek verdi.

 

Burada bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, sanatçıların ''hayatın aykırı unsurları'' olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bizim görmediğimizi görürler, duymadığımızı duyarlar, görmek istediğimizi bize gösterirler. Onlara her zaman, tarihin her döneminde bütün yöneticiler saygı duymuştur. Ne zaman ki bir yönetici sanatçıyla kavga etmeye başlamışsa, aslında kendi kuyusunu kazmıştır. Eğer bir ülkenin Başbakanı çıkıp da 'siz kendinizi ne sanıyorsunuz' diye sorarsa verilecek yanıt çok basit, 'Onlar sanatçılar, kendilerini başka bir şey sanmıyorlar'. Ama ben Sayın Başbakan'a seslenmek isterim, 'Sayın Başbakan sen kendini ne sanıyorsun.''

 

Bir ülkenin çağdaşlığının kişi başına düşen gelirle ölçülemeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, çağdaşlığın sinema, tiyatro, resim, heykel, gazete demek olduğunu söyledi.

 

''Eğer siz çağdaş olacaksanız, sanata verdiğiniz önemle çağdaş olabilirsiniz. Sanatı önemsemez, garipserseniz, zaten size biz çağdaşsınız desek bile çağdaş insanlar size, 'geri kafalı' derler. Bunu herkesin bilmesi lazım'' diyen Kılıçdaroğlu, siyasetçinin herkesle, rakipleriyle, halkla, başka ülkelerle kavga edebileceğini, ama bir siyasetçinin sonunu getiren şeyin sanatçıyla kavga etmesi olduğunu savundu.

 

''21. YÜZYILDA SANATI KÜÇÜMSÜYORUZ''
Aklı başında hiçbir siyasetçinin sanatçıyla kavga etmeyeceğini, çünkü onun kavgasını tarihe mal edenin yine sanatçı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, bu nedenle sanatçıları desteklemeye elinde bir karanfille geldiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
''Yüreğim onlardan yana. Onlar bizi de eleştirebilirler. Sanatçının önündeki en güzel malzemelerden birisi zaten siyasetçidir. Hele de bir siyasetçi sanatçıya kızmayacak, el üstünde tutacak. Osmanlı'ya bakın, Selçuklu'ya bakın, başka imparatorluklara bakın. Tarihin derinliklerindeki büyük devlet adamlarına bakın. Herkes sanatı ve sanatkarı yüceltmiştir. Biz ise 21. yüzyılda sanatı küçümsüyoruz. Bu sadece bizim ne kadar küçük bir insan olduğumuzu gösterir. Yoksa sanatçı her zaman bizim gönlümüzde ulu, yüce bir yerdedir.''

 

Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından, elinde getirdiği karanfili, Şehir Tiyatroları eski genel sanat yönetmenlerinden, oyuncu Orhan Alkaya'ya verdi.

 

Eyleme destek veren BDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, Türkiye'de durumun çok vahim olduğunu belirterek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın yayınladığı araştırma sonucuna göre, Türkiye'de insanların sadece televizyon seyrettiği, tiyatroya ve sinemaya hiç gitmediği sonucunun çıktığını kaydetti.

 

Tuncel, özgür sanatı desteklediklerini ifade etti.

 

Oyuncu Orhan Alkaya da, şu anda yaşama biçimlerine ve varoluş nedenlerine bir saldırı olduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Elimize bir yönetmelik geçti. Bu yönetmelik 98 yıllık Şehir Tiyatrolarını bir sanat kurumu olmaktan çıkarıp, şube müdürlüğü haline çevirdi. Yönetmeliğin acilen yargıya götürülmesinden başka yol yok. Şehir Tiyatroları'nın özelleştirilmesi demek, Anayasa'nın 64. maddesindeki sanatın ve sanatçının korunması maddesinin ihlalidir.''

 

Oyuncu Fırat Danış'ın şarkılar söylediği eylemin sabaha kadar sürmesi planlanıyor.