ÖZGÜR SERHAT / AYSEL AVESTA - ŞENGAL / ANF

Irak’ta bombalı toplu katliamlar bazen Şiileri, bazen Hıristiyanları, bazen Ezidileri hedef alıyor.

Kürdistan Federe Bölgesi’ne bağlı Şengal’de 6 yıl önce meydana gelen ve 700’den fazla Ezidi Kürdün yaşamını yitirdiği katliamda yaralananlardan 50’den fazlası halen kayıp. Aileleri, “tedavi amaçlı” Türkiye, Avrupa ve Arap ülkelerine gönderilen yakınlarının akıbetini bilmek istiyor.

Ezidi halkının “73. Ezidi Katliamı” olarak adlandırdığı 14 Ağustos 2007’de Şengal’in Tılezer ve Sibaşexıdır kasabalarında meydana gelen intihar saldırılarında yüzlerce insan yaralanmasına sebep olan katliamın ardından yaralanan bazı Ezidi Kürtlerin akıbeti hala belli değil.

50’DEN FAZLA KİŞİ KAYIP

Tılezer ve Sibaşexıdır’da 14 Ağustos 2007’de bomba yüklü tankerlerle eşzamanlı düzenlenen dört ayrı intihar saldırısında 700’den fazla Ezidi Kürdün ölümüne, yüzlercesinin de yaralanmasına neden olan katliamın yaraları sarılmış değil. Katliamda yaralanan 50’den fazla Ezidi Kürt Amerikan askerleri tarafından tedavi maksadıyla farklı ülkelere götürüldü. Tılezer kasabasında konuştuğumuz 34 yaralı yakını bugüne kadar akrabalarından hiçbir haber alamadıklarını söylediler.

KASABA MÜDÜRÜ ‘ŞEHİT’ OLARAK KAYITLARA GEÇİRMİŞ

Tılezer halkı çocukları hakkında bilgi sahibi olmak istiyor. Navaf Süleyman, olayı uzun yıllar araştırdığını ancak herhangi bir bilgiye ulaşamadığını söyledi: “ABD ve kasaba müdürlüğüne sordum. Olaydan 6 ay sonra kasaba müdürü ile görüştüm. Şehit yazdıklarını söyledi. Biz ‘neden şehit yazdınız’ dedik. Biz insanlarımızı bulmak istiyoruz.”

‘BAZILARININ TÜRKİYE VE ALMANYA’YA GÖTÜRDÜKLERİNİ ÖĞRENDİK’

Televizyon haberlerinden bazı yaralıların Türkiye ve Almanya’ya götürüldüklerini öğrendiklerini söyleyen Süleyman, hükümetlere yardım çağrısında bulundu:

“50’nin üzerinde insanımız kayıp. Kimin bu olay hakkında bir bilgisi varsa bize söylesin. Biz şehit olmadıklarını biliyoruz. Kimisi Almanya’da hastanede diyor. Bize hastanenin ismi verilmeli.  Kimisi Türkiye hastanelerinde diyor, biz net bir bilgi istiyoruz. Bir televizyon kanalında gördük Türkiye hastanelerinde 22 kişi olduğunu söylediler. Bir televizyon kanalında da Almanya’da olduğunu söylediler. Bir başka yerde ise Hewler’de (Erbil) dediler. Gittik, ama bir şey bulamadık. Biz tüm hükümetlerden rica ediyoruz. Bu konuda bize net bir bilgi verilmesini bekliyoruz.”


‘6 YILDIR ARKALARINDAN AĞLIYORUZ’

Eşini ve üç oğlunu arayan Gewre Xal ise sormadıkları kimse kalmadığını söyleyerek, feryat ediyor:

“Onların resimlerini basıp birçok ülkede dağıttık. Bize yaşadıklarını ama yerlerinin belli olmadığını söylüyorlar. Neden yerleri belli değil. Olayın olduğu gün eşimi televizyonda gördüm. Tılqeseb’ten konuşuyordu. ‘Adım Davut Çeto, ailemden 4 kişiyiz, ayağımı kestiler’ dedi. Nereye götürdüler. Oğlum kafasından yaralanmıştı. Duhok’a götürdüler. Peşlerinden gittik. Hastaneleri araştırdık. Amerikalılar alıp götürdü dediler. O gün gazetede resmi çıktı. Kafasında bir havlu vardı.  Diğer gün gidip Amerikalılara sorduk, bize onları görmediklerini söylediler. Nereye götürdüler. Kaçak değillerdi, firari değillerdi. Hepsi fakir insanlardı. Biz 6 yıldır arkalarından ağlıyoruz, onları arıyoruz. Aramadığımız hiçbir yer kalmadı. Artık bir cevap bekliyoruz.”

‘OĞLUMU YARALI HALDE KENDİ ELLERİMLE AMERİKALILARA VERDİM’

Katliamda yaralanan 12 yaşındaki oğlunu kendi elleriyle Amerikalı askerlere teslim eden Yusuf Şexo her gün yeni bir haber duymaktan yorulduğunu söylüyor. Şexo, kayıpları konusunda net bir bilgi verilmesini istiyor:

“Olay saat 7.30’da oldu. Oğlum kafasından yaralanmıştı. Onu Şengal’e getirdim. Doktor sağ olduğunu söyledi. Bir şişe kan verdik. 14 Ağustos’ta gece yarısı 02.30 da yaralı olarak kendi ellerimle ABD’ye verdim. Oğlumun adı Heysem Yusuf Şexo’dur. Ardından Amerikan hastanesine gittim. Önce öldü denildi. Ancak araştırdık öyle olmadığını anladık. Bir tercüman yardımıyla Duhok tarafına gittim. Burada da bulamadım.”

Şexo 6 yıldır kayıplarının peşinde olduklarını belirterek “Her gün yeni bir haber duymaktan yorulduk. Artık net bir cevap istiyoruz. İlgili devletler üzerlerine düşeni yapmalı” diyor.

‘KAYIPLARIMIZIN AKIBETİNİ BİLMEK İSTİYORUZ’

Tılızer’de yaşayan, görüştüğümüz diğer tüm kayıp aileleri ile yakınlarının hepsinin ağzından aynı talebi duyuyoruz: “Kayıplarımızın akıbetini bilmek istiyoruz.” 

Kayıplarının bulunması için aileler ile yakınları başta ABD olmak üzere, Türkiye, Avrupa ve Arap devletlerinden bilgi ve yardım bekliyorlar.

KAYIP 34 KİŞİNİN İSİMLERİ

Katliamdan sonra kaybolan, isimlerini öğrenebildiklerimiz şöyle:

“Heysem Yusuf Şexo, Kerim Xelef Yusuf, Adil Kerim Xelef, Haci Cindi, Sait Qasim Cirdo, Selam Davut Çeto, İbrahim Xelil Çeto, Davut Çeto Xiro, Daxil Etto Çeto, Davut Bedel Kasım, Salim Şeref İlyas, Ömer İlyas Süleyman, Salih Sado, Süleyman Xelef Faris, Selam Naif Reşo, Xelef Yusuf Hesen, Hüseyin Yusuf Hesen, Ezdin Yusuf Hesen, Zed Yusuf Hesen, Hadi Hesen Murad, Xeyri Keso Xelef,  Nevzat Kemal Keso, Evdi Murat Haci, Velit Murat Haci, Mervan İdo Reşo, Eziz Süleyman Navxweş, Davut Süleyman, Sami Sabri, Cemal Sabri, Xudeda Xıdır Şemo, Ali Nawxaş Ali, Serdar Ali Nawxaş, Fani Cirdu Serhan ve Serbest Ali Nawxaş.

Kayıplar hakkında bilgi sahibi olanlar, 009647503113796 numaralı telefondan Yusuf Şexo’ya ulaşabilirler.