CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok Akatlı, “21 Mart 1995 tarihinde Hasan Ocak'ın gözaltında alınması, işkenceye maruz kalması ve bedeninin kimsesizler mezarlığında bulunması ile başlayan Cumartesi Anneleri'nin oturma eylemi 21. yılına girdi.

“Türkiye'de katledilenler, katledenler, emri verenler, faili belli faili meçhullerin kanıksanmaması, yargının bunu normalleştirmemesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Zeynep Altıok Akatlı'nın 17-31 Mayıs Uluslararası Kayıplarla Mücadele Haftası sebebiyle bir açıklama yaptı.

Zeynep Altıok Akatlı’nın açıklaması şöyle:

21 Mart 1995 tarihinde Hasan Ocak'ın gözaltında alınması, işkenceye maruz kalması ve bedeninin kimsesizler mezarlığında bulunması ile başlayan Cumartesi Anneleri'nin oturma eylemi 21. yılına girdi.

Sabahattin Ali'nin öldürülmesinden günümüze faili meçhul cinayetler, gözaltında kayıplar, katillerin ele verilmemesi, cinayetlerin inkar edilmesi; Arjantin Plaza Del Mayo Meydanı'ndan Galatasaray Meydanı'na insanlık tarihinin en acı ortak hafızalarından biridir.

Türkiye'de katledilenler, katledenler, emri verenler, faili belli faili meçhullerin kanıksanmaması, yargının bunu normalleştirmemesi gerekmektedir.

Uluslararası Kayıplarla Mücadele Haftası'na girdiğimiz bu günlerde ısrarla altını çizmemiz gereken; devletin hafızasında her cinayetin ayrı ayrı kaydı olduğu gerçeğidir. Bu Sabahattin Ali cinayeti için de geçerlidir Tahir Elçi cinayeti için de.

Devlet kendi sorumluluğunu kabul ederek bu cinayetlerle yüzleşmek, hesap vermek, yetkilileri yargılamak; oğulları, kızları, anneleri, babaları, kardeşleri kaybedilmiş insanlardan af dilemek ve bir daha yaşanmayacağına dair uluslararası sözleşmelerle çerçevesi belirlenmiş yasal düzenlemeler yapmak mecburiyetindedir.

Seslerini duyurmak için yıllardır mücadele veren, meydanları yasaklanan, saçlarından tutulup dövülerek sürüklenen kayıp yakınlarının adalet arayışları son bulmamıştır.

Cumartesi Anneleri'nin bir mezar taşına hasret geçen 21 yılının ardından; gözaltına alınan, kaçırılan ya da herhangi bir biçimde özgürlüklerinden yoksun bırakılan, gözaltındayken kaybedilen, faili meçhul cinayetlerle katledilen tüm insanlarımızın acılarını derinden paylaştığımızı, adalet arayışlarının savunucuları olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururum.