Yakın zamanda kurulan ve Çerkezlerin Türkiye’deki ilk ve tek partisi olma özelliğini taşıyan Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP), Türkiye siyaset arenasında yerini almaya hazırlanıyor.

Anadilde eğitim hakkı, özerk yönetimleri desteklemek, vatandaşlık tanımının değiştirilmesini talep etmek gibi somut istemler doğrultusunda hareket eden Çoğulcu Demokrasi Partisi’nin Genel Başkanı Kenan Kaplan, bu taleplerin en doğal hakları olduğunu kaydetti.

Kaplan, bunlar sağlanmadan Türkiye’nin gerçek bir demokrasiye geçemeyeceği görüşünü dile getirerek, “Dil konusu gizlisi saklısı olmayan bir konu, biz anadilde eğitim istiyoruz ve bu olmazsa olmazlarımız arasındadır. Bunun devlet güvencesine alınmasını istiyoruz kaç kişinin veya ne kadar talebin olduğu önemli değildir. Devlet olarak önce sizin bu güvenciyi sağlamanız lazım. Benim bu hakkı kullanıp kullanmamam bana kalmış’’diye konuştu.

Çerkezlerin asimilasyon politikalarına maruz kaldıklarını, ifade eden Kaplan, ’’Biz burada kendi kimliğimizi inkar edip, başka bir kimliği kabul edecek olsaydık, orada Rus kimliğini kabul ederdik, ne anavatanımızdan olurduk ne de sıkıntı yaşardık. Onun için burada da kendimizi inkar etmemizi hiç kimse beklemesin’’ dedi.

ÇÖZÜM SÜRECİNİ DESTEKLİYORUZ

Çözüm süreci ile ilgili kendilerinin süreci desteklediklerini ancak bu sürecin tüm Türkiye halklarının çıkarları üzerinden yürütülmesi gerektiğine dikkat çeken Kaplan, Kürtlerin mücadelesinin Türkiye demokrasisinin önünü açtığını ifade etti.

Kaplan, “Eğer biz bugün kimliğimiz adına bir takım haklar talep edebiliyorsak verilen mücadelenin payını inkar edemeyiz. Bu nedenle Kürt halkının taleplerine biz parti olarak saygı ile yaklaşıyoruz ve onlarında bu süreci sadece Türklerle Kürtlerin bir uzlaşma süreci olarak değil de Türkiye’nin bir demokrasi süreci olarak sürdürmesini diliyoruz. Biz sadece kendimiz için değil tüm Türkiye halkları için gerçek bir demokrasi istiyoruz demesi lazım ve görüşmeleri bu zemin üzerinde yürütmesi lazım. Öyle olursa Türkiye halklarının bütünleşmesinin de önü açılmış olacak. Bugüne kadar ki ötekileştirilmelerin de önüne geçilmiş olacak. İşte bizim temel çıkış felsefemiz bu .”

Anayasal talepler konusunda eşit vatandaşlık, özerklik, seçim barajı, hakkında önemli açıklamalarda bulunan Kaplan, değiştirilen köy isimlerinin geri verilmesine vurgu yaparak, yargının yeniden yapılandırılması gerektiğini belirtti. Kaplan şöyle devam etti: “ Vatandaşlık tanımı kesinlikle değişmeli etnik bir tanım olmamalı.

Bütün kimlikler ve kültürler anayasal teminat altına alınmalıdır. Bunlara devlet tarafından desteklenen TV ve kültür merkezleri açılmalı. Değiştirilen köy adlarının geri verilmesi gerekiyor. Bu ülkenin tarih kitaplarında Türkiye’nin tüm halklarına yer verilmesi lazım."(Basnews)