Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Evet Platformu' tarafından Yenikapı’da düzenlenen 'İstanbul Buluşması' mitinginde açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na ağır suçlamalarda bulunan Erdoğan, “Bunlarda yürek diye bir şey yok. 'Darbelere karşı olduğumu söyledim' diyor. İyi ki söyledin. Sonra utanmadan 'Bu kontrollü darbedir' diyor. Kasetle oraya gelmiş olan biri. Yedi seçim kaybetti. Şimdi sekizinciye hazırlanıyor. Ama inanın yine gitmez. Koltuk kontrollü.  CHP'ye gönül vermiş kardeşlerimize üzülüyorum, fikirlerimiz uymasa da bu felakete maruz kaldıkları için üzülüyorum. Gelin bu adamdan kurtulun” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şu şekilde:

İstanbul ancak gönül gözüyle kavranabilecek, gönül diliyle anlatılabilecek bir şehir. Bunun için İstanbul, Türkiye'dir. Bugün Yenikapı bir başka güzel. İnanıyorum ki yarın da bir başka güzel olacak. Haftaya pazar sandıklar Evet ile bir başka güzel.

Geldiğimiz noktada artık bize sadece anayasa değişikliğini geçirmek yetmez. Çok daha büyük bir sorumlulukla karşı karşıyayız. İstanbul öyle bir Evet demeli ki 99 yıl önce bu mübarek şehri kirletmeye çalışanlardan başlayarak Türkiye'ye kem gözle bakan kim varsa hepsini titretmeli.

İstanbul 16 Nisan'da Evet diyerek FETÖ'nün, PKK'nın, DEAŞ'ın kökünü karartmaya hazır mı? İstanbul, 16 Nisan'da Evet diyerek FETÖ'nün avukatlığına soyunan CHP yönetimine dersini vermeye hazır mı? İstanbul Evet diyerek bir kısım Avrupa ülkelerine, 'Avrupa, Avrupa duy sesimizi' demeye hazır mı? (Meydandan 'Evet' yanıtını alınca) İstanbul'a da bu yakışır.

İstanbul'dan aldığımız tecrübe ile tüm Türkiye'ye hizmet ettik. Bu noktada durmak yok. Onun için İstanbul'a olan sevdam, aşkım ayrıdır. Girdiğimiz tüm mücadelelerde İstanbul kapı gibi arkamızda durduğu için hep galip geldik. Belediye başkanı olduğumuzda birileri dudak büküyordu. Şimdi kısa sürede öyle bir devrim gerçekleştirdik ki bizi küçümseyenler mahcup oldu. Batı bile sessiz devrim dedi.

Şimdi sessiz devrim diyenler kudurdular. Ne yaparlarsa yapsınlar kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Sandıkta kaybedenler iftiraya, yalana başvururlar. Haksız ve adaletsiz şekilde belediye başkanlığından alınıp cezaevine girerken 'Bu şarkı burada bitmez' dedik. Cezaevinden çıkar çıkmaz tüm Türkiye'ye hizmet için yola revan olduk. Halkımız bize güvenmişti ve süratle iktidar yolunu açtı.

Bu süreçte her seçim ayrı bir mücadele ile geçti. Bizi cumhurbaşkanı seçtirmemek istediler. CHP her dönemde olduğu gibi o günde Türkiye'nin önünü tıkadı. Bundan sonra millet seçecek dedik, restimizi çektik. Hem o krizi çözdük hem yüzde 69'luk bir destek ile yeni yönetim modeline geçişin temelini attık.

Yeni yönetim sistemimiz tarihimizden ve kültürümüzden süzülüp gelen bir birikimin ifadesidir.

Türkiye çok acılar çekerek bugünlere ulaştı. Çok çile çektik ama Rabbim sonunu hayreyledi. Sabreden kimse zafere ulaştı. Ama yine sabırlı olacağız. Önümüzde daha çok yol var. Uzun ince bir yoldayız.

Türkiye hep güçlü hükümetler tarafından yönetilseydi bugün bulunduğumuz yerin tam iki kart ilerisinde yer alacaktık. Ama bunlar bize bunu çok gördüler. Biz bu millete aşığız. Ama bunlar bakıyorsunuz faiz mi faiz... Yahu faiz ile adam olunur mu? Yıllardır böyle sömürdüler, faiz lobisine... Fakir fukaranın cebinden aldılar, dağıttılar.

Bu adımı atmak bizim için de kolay olmadı. Ne zaman önemli bir projeyi hayata geçirmeye kalksak birileri ortalığı karıştırmaya çalıştı. Her seçim bizim ve milletimiz için bir imtihana dönüştü. Her saldırı milletimizle birlik olup söndürdüğümüz ateş topuna dönüştü.

Türkiye demokrasisini hak etmiş bir ülke. İşgalcilere 'Geldikleri gibi giderler' dedik, 15 Temmuz'da yine istiklaline ve istikbaline sahip çıktı. İstanbul o gece tarihin en önemli sınavlarından birini alnının akıyla verdi. Darbecilere meydanı bırakmadı. Darbecilere geçit vermedi. İstanbul tam 99 şehit verdi. Toplamda 249 şehidimiz var.

KILIÇDAROĞLU'NA 15 TEMMUZ ELEŞTİRİSİ

O gece 3.30 Atatürk Havalimanı'na indiğimde on binler karşıladı. Gurur duydum. F-16'lar üzerimizde uçuyor. Tanklara aldırmadan benim milletim iradesine sahip çıkıyor. Aynı gece benden 3-3.5 saat kadar önce oraya birisi daha gelmişti. CHP Genel Başkanı... Kendi ifadesi ile 23.40 civarında iniyor. Ortalığın karışık olduğunu görünce Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gidiyor. 'Sayın Cumhurbaşkanı Marmaris'ten çıktığında beni haberdar etseydi ben de oraya gelirdim' diyor. Biz Face Time'den tüm Türkiye'ye çağrımızı yaptık niye gelmedin? Bu kişi 'Darbe olsa tankın üstüne çıkarım' diyen bir kişi. Bu durumda olan birinin yapabileceği bir şey olabilir mi?

Bunlarda yürek diye bir şey yok. 'Darbelere karşı olduğumu söyledim' diyor. İyi ki söyledin. Sonra utanmadan 'Bu kontrollü darbedir' diyor. Kontrollü koltukta oturan her işin o şekilde yürüdüğünü sanır. Kasetle oraya gelmiş olan biri. Yedi seçim kaybetti. Şimdi sekizinciye hazırlanıyor. Ama inanın yine gitmez. Koltuk kontrollü... Ama ne olursa olsun biz onlara rağmen yola devam edeceğiz. CHP'ye gönül vermiş kardeşlerimize üzülüyorum, fikirlerimiz uymasa da bu felakete maruz kaldıkları için üzülüyorum. Gelin bu adamdan kurtulun. Rekor bir oyla Evet olduğu takdirde artık bu zatın yerinde oturamayacağına inanıyorum.

CHP’YE FETÖ VE PKK SUÇLAMASI

Bir gün FETÖ'nün borazanlığını yapan, ertesi gün PKK seviciliğine soyunan, bir sonraki gün başka bir terör örgütünün avukatlığını üstlenen parti, cumhuriyetin partisi olamaz. Cumhuriyetin sahibi cumhurdur, millettir. Bunların her şeyden önce millete ve milli iradeye saygısı yok. Bu partinin bir milletvekili çıkar evet verenleri İzmir'de denize dökmekten söz eder. Diğeri ondan aşağı kalmamak için hayır çıkarsa düşmanı İzmir'den denize dökmüş kadar sevineceklerini söyler. Güya bu da deneyimli. Deneyimlisi öyle, deneyimsizi böyle. CHP milletvekillerinin bu halk oylaması kampanyası döneminde sokakta vatandaşı tehdit etmekten, kahvede darbetmeye kadar sergilemedikleri rezalet kalmadı. Böyle genel başkanların böyle milletvekilleri olur.

Biz, söz de karar da milletindir diye yolumuza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Seçim dönemlerinde yurt dışında kampanya yapılması yeni bir durum olmadığı halde bu seçimde bu engellemeyi yaptılar. Ne yaparlarsa yapsınlar biz bunların hepsini aştık, aşıyoruz ve aşacağız. 40 yıldır siyasetin içindeyim. 40 yıldır bu tür çalışmaların yapıldığını biliyorum. Peki bu defa niye böyle telaşlı bir engelleme çabasıyla karşı karşıya kaldık? Çünkü bu halk oylamasının alelade bir seçim olmadığını, Türkiye’nin geleceği için bir dönüm noktası niteliği taşıdığını çok iyi biliyorlar.