Britanya, Avrupa Birliği (AB) üyeliği referandumu 23 Haziran’da düzenlenecek.

Referandumda, ülkenin AB üyesi olarak yoluna devam edip etmeyeceği oylanacak.

Başbakan David Cameron, AB üyeliğine ilişkin Brüksel’de AB Konseyi ile bir araya gelmiş, toplantının olumlu geçtiği, AB’nin taleplerine olumlu yaklaştığını açıklamıştı.

"ASLA EURO BÖLGESİ"NE KATILMAYACAK

BBC Türkçe’nin haberine göre, kabine toplantısı sonrası konuşan Cameron, kendisinin reforme edilmiş bir AB’de kalmaktan yana olduğunu belirtti.

Cameron, Britanya’nın asla Euro Bölgesi’ne katılmayacağını, ekonomileri için hayati öneme sahip tedbirleri garanti altına aldıklarını belirterek “Euro dışında kalırken Avrupa pazarındaki serbest ticaret kullarından tam olarak yararlanacağız” dedi.

ANLAŞMA

AB ile varılan anlaşmanın en önemli maddelerinden biri AB’den gelen sığınmacılara verilen sosyal yardımlarla ilgili ’emniyet freni’ sistemi.

Bu sisteme göre AB üyesi ülkelerinden Britanya’ya gelen sığınmacılar sosyal yardımlardan 4 yıl ardından yararlanmaya başlayacak. Bu uygulama yedi yıl boyunca geçerli olacak.

AB ülkelerinden gelen sığınmacıların Britanya dışındaki çocukları için verilen çocuk yardımı söz konusu ülkelerin yaşam maliyeti üzerinden hesaplanacak. Bu uygulama, ülkeye yeni gelenler için hemen devreye sokulacak. Şu anda yardımdan faydalanmakta olanlar içinse uygulama 2020’den itibaren geçerli olacak.

Birliğin yetkilerini artıracak düzenlemeler Britanya’yı kapsamayacak. Bu, Britanya’nın hiçbir zaman ‘siyasi entegrasyona zorlanamayacağı’ anlamına geliyor.

Britanya’nın bir ‘acil koruma sistemini’ devreye sokma hakkı olacak. Bu sistem, Londra’nın korunmasını, Britanya şirketlerinin Avrupa içine taşınmaya zorlanmasının durdurulmasını ve Britanya işletmelerinin Euro bölgesi dışında olduğu için ‘ayrımcılığa’ uğramamasını sağlamayı amaçlıyor.