MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ne ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun "Ülkücüler içinden hükümete yakın bir grup bu amaçla kullanılacak. İstanbul'a yaklaşılan bir noktada üzerimize saldırtacaklar" iddialarını değerlendiren Bahçeli, "Kılıçdaroğlu provokasyon ihbarı yapmaktadır. Ülkücülerin kullanılacağını söylemektedir. Elbette halt etmektedir, yalana dolana sarılmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Ülkücünün sokakta, yolda işi yoktur” ifadelerini kullanan Bahçeli, “Dün gezi eylemlerinde duran adamdan kahraman çıkaranlar, şimdi yürümenin faziletlerini saya saya bitiremezken, yerli Gandi imal etmektedir. Ülkücüleri provokasyonla bir ve aynı kümede yorumlamak bir defa akıl dışılık, ahlaki eksiklik, art niyetlilik, sakat ve sorunlu bir iddiadır. Bu çürük iddia ise içeriğini ispatlayacak seviyede asla değildir. Ülkücünün sokakta, yolda işi yoktur; boşa harcayacak vakti hiç yoktur" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sosyal paylaşım sitesi Twıtter adresinden yaptığı açıkalamada şu ifadeleri kullandı:

"Öyle bir haldeyiz ki, hiç kimse yarınından emin değil. Güvensizliğin koyu sisi, güvence eksikliğinin yoğun isi her yeri, her şeyi perdeliyor. Bilinmezlik bir yandan, belirsizlik diğer yandan umutları soldurup heyecanları buduyor. Türkiye huzursuzluğun sıkı markajına girmiş bulunuyor. Konsensüs hakim olsun diyoruz, kaos tetikçiliği yapıyorlar; milli birlik ve kardeşlik kökleşsin istiyoruz; krizden medet umuyorlar. Sıkılı yumrukları aralayalım, hızla açılan mesafeleri kısaltalım, konuşalım, kucaklaşalım derdindeyiz; ne fayda, çatışmaya heves ediyorlar. Düşünüyorum, acaba talih kapıyı ne zaman çalacak? Düşünü kurup sorguluyorum, muhteşem tarihimiz ne zaman dirilip geleceğimizi kavrayacak?

‘ADALET; ANKARA-İSTANBUL ARASINDA DEĞİLDİR’

21 gündür adalet için yürüyorlar. Şimdiye kadar ne buldular bilmiyorum, bileni de görmedim. Göreceğimi ise hiç sanmıyorum. Adalet; Ankara-İstanbul arasında değildir. Yolda bulunmayı bekleyen cevher hiç değildir. Adalet için yürünmez, uğruna şuurla mücadele edilir. Zulüm ve terör adaletsizliktir değil mi? Evet. O halde, terör örgütlerinin siyasi kuryeleriyle kol kola yol yürümek nasıl adalet olacaktır? Batman'da şehit edilen Müzik Öğretmeni Aybüke kızımızın acısını bir kez olsun paylaşmayan, terörü lanetlemeyen HDP mi bize adalet öğretecek?

‘KILIÇDAROĞLU PROVOKASYON İHBARI YAPMAKTADIR’

Şehidin şühedanın kanını dökenleri öven, göklere çıkaran siyasi çürümüşlerle aynı hizada adalete yürüyenler iflas ve hezimettedir. CHP'nin karanlığa doğru adım atmasına PKK destek vermektedir, FETÖ omuz vermektedir, Türk düşmanları el vermektedir. Millet ise yoktur. Kılıçdaroğlu provokasyon ihbarı yapmaktadır. Ülkücülerin kullanılacağını söylemektedir. Elbette halt etmektedir, yalana dolana sarılmaktadır.

‘ÜLKÜCÜNÜN BOŞA HARCAYACAK VAKTİ HİÇ YOKTUR’

Dün gezi eylemlerinde duran adamdan kahraman çıkaranlar, şimdi yürümenin faziletlerini saya saya bitiremezken, yerli Gandi imal etmektedir. Ülkücüleri provokasyonla bir ve aynı kümede yorumlamak bir defa akıl dışılık, ahlaki eksiklik, art niyetlilik, sakat ve sorunlu bir iddiadır. Bu çürük iddia ise içeriğini ispatlayacak seviyede asla değildir. Ülkücünün sokakta, yolda işi yoktur; boşa harcayacak vakti hiç yoktur.

‘BU BİR ADALET ARAYIŞI DEĞİL’

CHP lideri provokasyon arıyorsa, provokatör görmeyi umuyorsa şöyle bir etrafını kolaçan etmeli; yan yana yürüdüğü nursuzlara odaklanmalıdır.

Lafta adalet için yürüyorlar ya; sorsanız adalet nedir diye, iki kelam edemezler. Anca totoloji, anca ezber, onca nafile beyan duyarsınız.

CHP lideri, dibini bir türlü göremediği uçurumun kenarında önüne gelene adeta gökteki uçurtmaların renk ve güzelliğini safça(!) anlatıyor.

Karşımızda bir adalet arayışı değil, bir kargaşa, bir karışıklık, bir nifak amacı vardır. Millet yutmaz, Türk milliyetçileri ise bunu yemez.

 ‘SURİYELİ MÜLTECİLERE YÖNELİK KIŞKIRTMALARA HERKES UYANIK DAVRANMALI’

Suriyeli mültecilere yönelik kışkırtmalara, kontrolsüz eylem ve tertiplere herkesin dikkat edip uyanık davranmasını bilhassa temenni ediyorum.

Softa alaturka, züppe alafranga mantığından çok çektik. İhtiyacımız olan milli ruh, milli duruş, milli şuurdur; kavuşma ve kaynaşmadır."