Almanya'da Türkiye kökenli bazı sivil toplum kuruluşları, Berlin'de bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto etti. Protesto gösterileri Brandenburg Kapısı önünde yapıldı.

Gösteriye Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEKKOM), Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu (ATİF), Avrupa Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF), Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) olmak üzere çok sayıda sivil toplum kuruluşu katıldı.

Mitingin ana sloganı, “Savaş değil barış, tek dil değil çok dil, tek millet değil çok millet, tek din değil çok din" oldu.

 

BİNLERCE GÖÇMEN ERDOĞAN'I PROTESTO ETTİ

Temaslarda bulunmak için Almanya'ya giden Erdoğan, Kürt, Türk, Ermeni, Alevi, Ezidi göçmenler tarafından protesto edildi. "Erdoğan'ı istemiyoruz" diyen binlerce kişi, Türkiye'nin asimilasyon politikalarına son vermesini istedi.

Binlerce kişi Berlin kent merkezindeki Brandenburger Tor meydanına akın etti, "Erdoğan'ı istemiyoruz" dedi. Ozan Emekçi'nin açlık grevi eylemcilerine adadığı "Özgürlük mahkumları" türküsüyle başlayan mitinge sanatçı Ferhat Tunç, göçmen kuruluşların temsilcilerinin yanı sıra Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth ve Sol Parti Federal Meclis Başkanı Gregor Gysi destek verdi.

Burada konuşan sanaçtı Ferhat Tunç "Cezaevinde yükselen çığlık insanlık çığlıdır ve bu çığlığı duymayan insan değildir. Bu insanlarımız AKP faşizmine teslim olmadığı için sokaklarda, cezaevlerinde direniyor" dedi.

 

'ASİMİLASYON POLİTİKASI DERHAL DURMALI'

"Bugün insan hakları günüdür ve bu hakları ayaklar altına alan Merkel'e sesleniyoruz" diyerek konuşmasına başlayan Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth, asimilasyon politikalarının son bulmasını istedi.

Roth şunları söyledi:

"İnsan hakları ve vatandaşlık haklarını ezmeye çalışanlara, Alman hükümeti ve AKP hükümetine sesleniyoruz. Bu ezdiğiniz halklar üzerinden demokrasiye gidemezsiniz. Kürtlerle müzakereler yürütülmeli, demokrasi inşa edilmeli. Çok dilli ve çok dinli bir mozaik ortamda yaşanması önemli bir değerdir. Ezidi, Alevi ve Ermenilere yönelik asimilasyon politikası derhal durmalı. Artık bu çığlıkları duyun."

 

"DÜNYA KÜRTLERİ KORUMALI"

Sol Parti Federal Meclis Grup Başkanı Gregor Gysi, Erdoğan'ın Türkiye'de yaşayan Kürtleri "Türk" olarak gördüğünü söyledi. Gysi, "Kürtlerin ülkesi yok. Bu yüzden Kürtlerin korunmaya ihtiyacı var. Türkiye'de aralarında milletvekili ve belediye başkanlarının da olduğu 10 bin siyasi tutuklu var. Şu anda açlık grevleri eylemlerinde olanlara dayanışma içinde olduğumuzu söylemek isterim" şeklinde konuştu.

 

'KARDEŞİZ KARDEŞ KALACAĞIZ'

ATİF Genel Başkanı Süleyman Gürcan, "Erdoğan, Kürtlerin, Türklerin, Ezidilerin düşmanıdır. 50 gündür açlık grevinde olan tutukluları görmek istemiyor. Burada bu sessizliğe, bu insanlık suçuna ortak olanlara sesleniyoruz; Kürt, Türk, Alman, Arap, Müslüman, Alevi, Ermeni, Ezidi insanlar olarak kardeşiz ve kardeş kalacağız" diye konuştu.

 

'ERDOĞAN İNSANLIK SUÇU İŞLİYOR'

YEK-KOM Başkanı Yüksel Koç, tutukluların direnişini selamladı. "Erdoğan, kendi ülkesinde asimilasyon uygularken insanlık ve ahlaki suç işlemektedir. 50 gündür, 700'e yakın insanımız açlık grevindeyse bu bir çığlıktır. Erdoğan'ın susturduklarına sesleniyorum; ortak suç işleyenlere sesleniyorum. Bu suça daha fazla ortak olmayın."

Avrupa Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Ali Doğan ise şunları söyledi: "Bizler bugün burada tarih yazıyoruz. Erdoğan artık kabul edilmediğini görmelidir. Erdoğan burada teröristlerin buluştuğunu söylüyor. Eğer burada 700'ün üzerinde açlık grevinde olanları savunmak terörizm ise evet biz teröristiz. Eğer teröristlik Kürtlerin ve diğer azınlıkların haklarını savunmaksa evet biz teröristiz. Ama şunu bilsin ki asıl terörist olan, terör yaratan Erdoğan'dır. Soruyoruz kendisine; 34 genci katletmek barış mıdır? Cemevlerini ucube saymak barış mıdır?"

Doğan'ın ardından DİDİF Genel Başkanı Hüseyin Aygan da konuşma yaptı. Konuşmaların ardından miting, Ferhat Tunç, Ozan Emekçi ve Kemal Kahraman'ın birlikte söylediği ezgilerle sona erdi. (ETHA)