Giray Poyraz

DEVA Partisinin Ankara’nın Mustafa Kemal Mahallesindeki Genel Merkez binasının yapım çalışmaları tamamlandı. Koronavirüs salgını önlemleri sebebiyle Türkiye tarihinde ilk kez bir siyasi partinin Genel Merkez binasının açılış töreni dijital ortamda gerçekleşti.

Demokrasi ve Atılım Partisinin Genel Merkez Dijital Açılış Töreni, saat 18.00’de İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başladı. Törene, 81 ilden video konferans aracılığıyla katılanlar, dijital açılış törenini online olarak izledi.

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan’ın konuşma yaptığı dijital açılış töreninde ekonomi, sosyal medya sansürü, cinsiyet eşitliği, demokrasi ve ifade özgürlüğü gibi konulara vurgu yapıldı. Babacan’ın konuşmasını canlı olarak yaklaşık 5 bin kişi izlerken, izleyiciler arasında ‘Z kuşağı seninle, Oy moy var’ yorumları dikkat çekti.

“Siyaset Sadece Erkeklere Bırakılamayacak Kadar Ciddi Bir İştir”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan konuşmasında, “Biz her kademede kadınların ve erkeklerin beraber siyaset yaptığı bir örgütlenme yapısı tasarladık” diyerek, kadınlara partide görev alma çağrısında bulunarak şöyle konuştu:

“Genel merkez binamızın yapımında şeffaflığı, özgürlüğü, kapsayıcılığı ve ekip çalışmasını ön gören ve ortak aklın oluşmasını destekleyen, siyasi ilkelerimize uygun bir mimari çizgi izlendi.

Genel merkezimizin inşası tamamlandı ama asıl inşa faaliyetlerimiz yeni başlıyor. Bu bir bina inşasından çok daha zorlu ve sabır gerektiren süreç. 81 ilde ve 922 ilçede yepyeni bir teşkilat yapısını tuğla tuğla inşa ediyoruz. Bu çatının altında yeni bir örgüt değil, aynı zamanda yeni bir siyasi kültür inşa ediyoruz.

On yıllardır tüzük ve programların sayfaları arasında büyülü sözcükler olarak kalan katılımcılık ve parti içerisinde demokrasi gibi kavramlara biz bu çatı altında hayat veriyoruz. Bizler, bu çatının altında yeni bir parti üyeliği bilinci, yeni çalışma biçimi, yeni bir üslup, yeni bir liderlik tarzı oluşturuyoruz. Türkiye’nin tüm illerinden ‘biz de varız” diyen arkadaşlarımızla beraber geniş bir katılımla bu süreci yürütüyoruz.

Bizler, her kademede kadınların ve erkeklerin beraber siyaset yaptığı bir örgütlenme yapısı tasarladık. Kurucular kurulumuzu, genel merkez kurullarımızı oluştururken de bunu gerçekleştirdik. Aynı yapıyı il ve ilçe teşkilatlarımızda da gerçekleştirmek için kararlıyız. Ben buradan Türkiye’deki bütün kadınlara seslenmek istiyorum; siyaset sadece erkeklere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir. Siyasetin sizin üslubunuza, yaratıcılığınıza, sizin sorun çözme becerilerinize, sizin kucaklayıcılığınıza ve sizin zekanıza ihtiyacı var. Sizleri, partimizde görev almaya davet ediyorum. Lütfen, öne çıkın ve partimizde göreve talip olun; sakın ha mütevazi olmayın, gerçek sanırlar!”

“Güçlü Toplum, Güçlü Kurumlar ve Güçlü Türkiye Hedefini Hep Birlikte Başaracağız”

Babacan konuşmasında, “Kendi içinde ve dışarıya karşı güvenliğini sağlamış ve sadece güvenlik araçlarını değil; siyasi ilişkileri, ekonomiyi, diplomasiyi ve kamu diplomasisini de güvenliğin ana unsurları olarak gören bir Türkiye hedefliyoruz” vurgusu yaparak şunları söyledi:

“DEVA Partisinin kurulması, ülkemiz için yepyeni bir başlangıç olmuştur. Halkımız ve özellikle gençlerimiz geleceğe umutla baksın; bundan böyle ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı dil kaybedecek, birleştirici siyaset kazanacaktır. Bundan böyle korkular ve karamsarlık geride kalacak, cesaret ve umut hâkim olacaktır. Kuvvetler ayrılığı ve hukuku üstünlüğü esasına dayanan, özgürlükçü, çoğulcu ve katılımcı bir demokrasi hedefliyoruz. Bizler; temel hakların korunduğu, hukukun ve adaletin tam olarak işlediği, vatandaşlarımız korkmadan düşüncelerini açıkladığı, özgürlüklerin doyasıya yaşandığı bir Türkiye hedefliyoruz.

Dürüstlüğün ve erdemin her şekilde karşılık gördüğü bir Türkiye hedefliyoruz. Yoksulluğun azaldığı, her alanda fırsat eşitliğinin sağlandığı, insanlarımızın iş bulabildiği, bolluk ve refah içinde olan bir Türkiye hedefliyoruz.

DEVA Partisi olarak bizler; tek bir vatandaşımızın dahi kendini garip, öteki, dışlanmış hissetmediği bir Türkiye istiyoruz. Kendi içinde huzur ve barışı sağlayan, birlikte yaşam iradesini gösteren, ortak bir gelecek hedefi etrafında kenetlenmiş bir Türkiye hedefliyoruz. Kadınların eşit vatandaş olarak güçlendiği, kadına yönelik şiddetle topyekûn mücadele veren bir Türkiye hedefliyoruz. En önemli varlığımız olan gençlerimizin ve çocuklarımızın kaliteli eğitime, eşit fırsatlarla ulaşabildiği bir Türkiye hedefliyoruz. Uluslararası camiada itibarını arttırmış, güven duyulan, bölgemizde ve dünyada barışa katkı veren bir ülke olmayı hedefliyoruz.

Kendi içinde ve dışarıya karşı güvenliğini sağlamış, sadece güvenlik araçlarını değil siyasi ilişkileri, ekonomiyi, diplomasiyi ve kamu diplomasisini de güvenliğin ana unsurları olarak gören bir Türkiye hedefliyoruz.

Dünya için barış, refah ve sosyal adalet istiyoruz. Çevreyle alakalı sorunların ciddiyetle ele alınmasını, insanlığın ortak geleceğini tehdit eden bu konuda çevre konusunda tavizsiz bir duruş sergilenmesini istiyoruz. Daha fazla demokrasi, adalet, daha fazla özgürlük için mücadele edeceğiz. Önce insan demeye devam edeceğiz. Ülkemizin öncelikli sorunlarını çok iyi biliyoruz ve hepsi için bir planımız var; bu eşsiz ülkeyi iyileştirmeye, güzelleştirmeye niyeti olanlar için hayallerimiz ve hedeflerimiz var. Ayağa kalkmak, toparlanmak ve yeniden başarmak için sorunlarımızla açık bir şekilde yüzleşebilmek ve iyileşebilmek için yılmamak ve harekete geçmek zorundayız. Güçlü toplum, güçlü kurumlar ve güçlü bir Türkiye hedefini hep birlikte başaracağız. Cesaretle, öz güvenle, azimle, iş birliği ruhuyla, diyalog ve ortak akıl arayışıyla çalıştığımız zaman hiçbir sorun kalmayacaktır.”

“Gençlerimiz Dislike Attı Diye Teknolojiyi Karşısına Alan Bir Zihniyet Var”

Yaşanan sanayi devrimlerinden sonra dünyanın dijital devrim dönemine girdiğine dikkat çeken DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın konuşması sırasında, “Z kuşağı seninle, Oy Moy Var” gibi yorumlar dikkat çekerken, Babacan AKP’nin sosyal medya yasağına şu sözlerle değindi:

“Yaşanan sanayi devrimlerinden sonra dünya dijital devrim dönemine girdi. Dijital devrim ve beraberindeki teknoloji ekonomideki katma değerin nerede, nasıl oluştuğunu ve bu katma değerin nasıl dağıldığını köklü bir şekilde değiştiriyor. DEVA Partisi olarak 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızda Atatürk’ün ilerlemeye yaptığı vurguya ithafen 19 taahhüt açıkladık. Türkiye’nin kendine özgü dijital dönüşüm önceliklerinin ne olması gerektiğini kamuoyu ile paylaştık ve bu paylaştığımız 19 taahhüt ülke genelinde çok geniş yankı uyandırdı.

Dijital teknoloji ve dönüşümde için ne yapacağımız konusunda çok detaylı bir planımız uygulamaya hazır bekliyor, ancak vurgulamak istediğim bir konu var; teknoloji geliştirmenin ön şartı gençlerimize özgür bir ortam sağlamaktır. Yaratıcılık, ancak özgür ortamlarda gelişir. Özgür zihinlerin bir arada çalışacakları bir ekosistem oluşturmak şarttır. Ülkemizde ise şu an teknolojiye karşı sansürlemelerle, kısıtlamalarla ve yasaklarla yaklaşan bir siyasi yönetim var. Gençlerimiz dislike attı diye, teknolojiyi karşısına alan bir zihniyet var.

Artık yaşlanmış olan siyaset, dijital devrim içerisinde doğmuş olan gençlere parmak sallamaktadır. Sonuç olarak karşılaşılan tablo ise maalesef artan genç bir işsizliktir!

Yetişmiş insan kaynağımız yıllardır bölünüp, parçalanmış. Her gelen iktidar toplumun bir kısmını kendi toplumu olarak görüp, diğer kısmına rakip toplum ve hatta düşman toplum gözüyle bakmıştır. Bu ülkenin insan kaynağının çoğu zaman itilip kakılmış, yok sayılmış, devlete yanaştırılmamış, kurumlardan da uzak tutulmuştur. İnsanlarımızın uzmanlığından, bilgisinden entelektüel birikiminden, tecrübesinden yararlanılmamıştır. Ülkenin insan sermayesinin bir kısmı sürekli heba edilmiştir. İşte bu makûs tarihi değiştireceğiz.”

“Bütçe Harcamalarındaki Lüks, Gösteriş, İsraf, Savurganlığa Son Vereceğiz”

Partisinin Genel Merkez Binasının Dijital Açılış töreninde konuşma yapan Babacan işsizliğe de değindi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan şunları söyledi:

“Son 2 yılda Türkiye’de çalışan insan sayısı 3 milyon kişi azaldı ve bu ciddi bir problem. Peki ne yapacağız? Üretken olmayan sektörlerle, imar rantına dayalı bir büyüme yerine başta sanayi olmak üzere üretken sektörlerde yatırım ve ihracat artışına öncelik veren bir modele geçeceğiz. Zamanında yanlış yere gidiyoruz diye çok uyardık, biliyorsunuz. Bunların hepsi kayıtlarda. Türkiye ranta değil, alın terine ve bilek gücüne dayanan üretime, yatırıma ve ihracata dayalı ekonomik modele geçmek zorundadır. Verimliliğin arttırılması için en büyük sermayemiz olan insanımızın bilgi ve beceresini arttıracak, teknoloji ve yenilikçilik alanında köklü bir değişim gerçekleştireceğiz.

Başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm vatandaşlarımızın ekonomik hayata katılımlarını arttırarak hem ülkemizin büyümesi hızını arttıracağız hem de herkesin bu büyümeden payını adil bir şekilde almasını sağlayacağız. Deva partisi olarak, güçlü bir ekonomi için teşebbüs hürriyetini ve mülkiyet hakkını olmazsa olmaz koşullar olarak görmekteyiz. Rekabeti bozan, haksız kazanca yol açan kamu müdahalelerine sonuna kadar karşıyız. Enflasyonu tek haneli düzeye indirmek tek hedefimiz olacak.

Kamu vicdanında büyük yaralar açan bütçe harcamalarındaki lüks, gösteriş, israf, savurganlığa son vereceğiz. Bütçe çalışmalarında doğa ve çevrenin korunmasına, dezavantajlı grupların haklarının gözetilmesine ve cinsiyete duyarlı bütçeleme anlayışına özen göstereceğiz. Kamu alımlarının şeffaf, adil ve rekabeti bozmayacak ve yerli üretimi teşvik edilmesini sağlayacağız. İhale ve satın alma süreçlerini tüm taraf ve yurttaşlarımızın izlemesine açık hale getireceğiz.”

“ Diyalog Kanallarımızı Her Zaman Açık Tutacağız”

Babacan konuşmasında, “Geçmiş üzerinden kısır kavgalarla vakit kaybetmeyeceğiz” vurgusu yaparak tüm siyasi partilere ve sivil toplum kuruluşlarına diyalog çağrısını yineledi. Babacan konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Yargıyı yürütmenin baskısından kurtaracağız. Yargıçlarımız, savcılarımız özgür kalacak; kimseden telefon talimatı almayacak. Kürsüsünde sadece yasalarla ve vicdanlarıyla baş başa olacaklar. Toplumun tüm kesimlerini bu çatının altında toplamayı başaracağız.

DEVA Partisi yönetiminde devlet bütün inançlara eşit mesafede duracak. Ama aynı zamanda bütün vatandaşların inanç ve ibadet özgürlüğünün garantörü de devletin kendisi olacak. Öte yandan dinimizin kutsallarını günlük siyasete asla malzeme etmeyeceğiz. Dinimizin kutsallarını asla siyasi propaganda aracı haline getirmeyeceğiz. Herkesi olduğu gibi kabul edeceğiz. Kimsenin yaşam tarzına karışmayacağız, saygılı olacağız.

Devletin bütün kurumlarını çalıştıracak, bütün kurallarını eksiksiz işleteceğiz. Güvenilebilir, öngörülebilir ve denetlenebilir bir yönetim sistemi kuracağız. Popülizme asla prim vermeyeceğiz. Bu ülkenin sadece bugününü değil, geleceğinin de sorumluluğunu taşıdığımızı bir an bile unutmayacağız.

Laf değil iş üreteceğiz. Bölen değil birleştiren olacağız. Bağırıp çağırarak, insanları yaftalayarak, hain diye damgalayarak, sanal düşmanlar yaratıp halkımızı korkutarak güç devşirmeye çalışmayacağız. Partizanlık yapmayacağız. Yapıcı olacağız. Türkiye’nin yararına olan her adımı kim atarsa atsın destekleyeceğiz. Geçmiş üzerinden kısır kavgalarla vakit kaybetmeyeceğiz. Ülkemizin sorunlarına ve çözümlerine odaklanacağız. Bu anlayışımızın bir gereği olarak tüm siyasi partilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla diyalog kanallarımızı her zaman açık tutacağız.

Yolsuzluğun, israfın, adam kayırmacılığın beslediği bataklıkları kurutmak için de gerekiyorsa kararlılıkla yapacağız. Liyakat ve fırsat eşitliği ilkelerini devlet yönetiminin her kademesinde hayata geçireceğiz. Hiç kimse demeyecek ki “Ya nasıl olsa beni almazlar, adamı olmayan şuraya giremiyor.”. Konu devletse, kamuysa her bir vatandaşımızın işe girmesinde adaleti ve fırsat eşitliğini temin edeceğiz. Biz herkes için iyi olan politikaların ancak ortak akıl, istişare ve uzlaşma kültürüyle oluşturulabileceğine inanıyoruz.

Biz muhalefet kurumunu ve muhalif görüşlerini siyasetin vazgeçilmez bir parçası olarak kabul ediyoruz. Biz Türkiye’nin tek bir akla, dar bir kadroya sığdırılamayacak kadar büyük bir ülke olduğuna inanıyoruz.”

“Siyasi Nezaketimizi Korumaya Devam Edeceğiz”

Polemik, hamaset ve kutup siyasetine, kutuplaştırma siyasetine bulaşmayacaklarını taahhüt eden DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:

“Demokrasi ve Atılım Partisi olarak iktidarda ve muhalefette siyasi nezaketimizi koruyacağız. Bugün muhalefette nasıl koruyorsak yarın inşallah iktidarda da siyasi nezaketimizi koruyacağız. Sorumluluk sahibi, dürüst, akılcı, serinkanlı, sakin ve incelikli siyaset dilimizden taviz vermeyeceğiz. Birleştirici, kapsayıcı ve ümit veren bir siyaset üreteceğimizi; polemik, hamaset ve kutup siyasetine, kutuplaştırma siyasetine bulaşmayacağımızı; istişare, müzakere ve çoğulcu siyaseti esas alacağımızı; tüm demokratik yapılarla diyaloğa açık olacağımızı, ilke ve değerlerimizden asla vazgeçmeyeceğimizi; dürüst, erdemli, şeffaf, çözüm odaklı hareket edeceğimizi; sadece ve sadece halkımızın refahı, huzuru ve mutluluğu için çalışacağımızı milletimize şimdiden taahhüt ediyoruz.

Değerli konuklar, konuşmamızı bitirirken son iki aydır teşkilatlanma çalışmalarımızı hızlı bir şekilde tamamlamak için gecesini gündüzüne katarak çalışan bütün arkadaşlarıma buradan şükran duygularımı iletmek isterim. Hepsi de büyük bir sorumluluk duygusu içinde uzun telefon görüşmeleriyle, dijital ortamdaki toplantılarla ve nihayetinde yüz yüze görüşmelerle il kurucu heyetlerini oluşturmak için çalıştılar. Gerçekten tüm Türkiye’den partimize, başlattığımız harekete çok yoğun bir ilgi var. Bu bizi ayrıca çok çok mutlu etti. Ve bu süreç içerisinde binlerce, on binlerce, yüz binlerce birbirinden güzel vatandaşlarımızla buluştuk, tanıştık. Başladığımız bu yola, çıktığımız bu yolculuğa “Ben de varım!” diye katılan birbirinden iyi, birbirinden güzel insanlarla beraber olmak; onların desteğini yanımızda hissetmek gerçekten bizim bu amaçtaki, bu yoldaki cesaretimizi, kararlılığımızı kat kat artırdı. Ayrıca genel merkez binamızın hazırlanmasında emeği geçen bütün arkadaşlarıma da tek tek buradan teşekkür ediyorum.

İnanıyorum ki bu binanın, genel merkez binamızın ışıkları hiç sönmeyecek. 7 gün 24 saat DEVA ekibi ayakta. 7 gün 24 saat Türkiye için çalışacağız ve sizlerin hizmetinde olacağız, hizmetkarı olacağız. Hepinizi tekrar saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. DEVA Partisi yeni genel merkezinin bütün ülkemize, partimize, tüm vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum; tekrar sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum.”

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan’ın konuşmasının ardından Genel Merkez Binasının tanıtım videosu yayınlandı. Tören, Babacan’ın açılış kurdelesini kesmesiyle sonlandı.