DBP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, devletin PKK ve Abdullah Öcalan ile görüşmeye başlaması gerektiğini ifade ederek, müzakarelere tekrar dönülmeli dedi.

Tuncel, "Devlet PKK ve Öcalan ile müzakere yapmalıdır. 40 yıllık geçen zaman diliminde savaşta ısrarın bir şeye yaramadığını herkes gördü biliyor. Tüm demokrasi ve barış isteyenlere bu hukuksuzluklara karşı gelmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

DBP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Urfa İl Örgütü 2’inci Olağanüstü kongresinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Kürt siyasal hareketinin önemli badirelerden geçtiğini dile getiren Tuncel, "Önemli olan bu zor dönemlerde dimdik ayakta durmak. Bazen sayı önemli değildir. Önemli olan yürekteki özgürlük aşkıdır. Bazen bir kişi bile buna öncülük edebilir. Şehitlerimize buradan bir kez daha söz veriyoruz. Bu bayrak asla ve asla yere düşmeyecek” dedi.

Yaşamını yitirenlerin şahsında Cumartesi Annelerini de selamlayan Tuncel, çocuklarının akıbetini soran ancak kemiklerine dahi ulaşamadan yaşamını yitirenleri andı.

Kürt halkının sürekli direndiğini ifade eden Tuncel, “Bugün Ortadoğu’da bugün devrim yaşanıyorsa bu Kürtlerin sayesindedir. Bunu başaranlar sadece ve sadece zafere kilitlendiler. Kürt halkına karşı dayatılan inkar ve imha politikalarına karşı Kürt halkı her yerde direndi mücadele etti."dedi.

Kürt siyasi hareketinin siyasi mücadele için açtıkları ve adını saydıkları partilerin en fazla ömürlerinin 4 yılı bulduğunu ifade eden Tuncel, bir kez daha Kürt siyasi seçilmişlere siyaset yaptırmama adına her türlü baskının yapıldığını savundu.

AKP/Saray’ın yaşanan tüm kaos ve savaş politikalarının mümessili olarak Kürtleri gösterdiğini söyleyen Tuncel şöyle devam etti:

“Barışta halklar kazanıyor, savaşta AKP/Saray kazanıyor. Bunu teşhir ettiği için DBP ve HDP hedef alınıyor. Eş Başkanımız 10 Mayıs’tan bu yana yaptığı konuşmalar nedeniyle tutuklu bulunuyor. 12 Eylül Darbe Anayasasında bu düşünce özgürlüğü kapsamında yer alıyor. Kürtler konuşunca ‘terörist’ olarak gösteriliyor. Her gün arkadaşlarımız gözaltına alınıyor. Kürtler bu yaklaşımlara karşı asla ve asla geri adım atmayacaktır"

KAYYUM DARBESİNE KARŞI DİRENECEĞİZ’

“Kayyımları tanımıyoruz. Bu darbeye karşı direneceğiz. Yasal yollara başvuracağız ama ülkede yasa diye bir şey yok. Türkiye’de hukuksuzluğun hukuku bize dayatılıyor. Kaşı kara teni de esmer olan kişi Kürt’tür deniliyor ve PKK’li denilerek görevden alınıyor. PKK o zaman her yerde. PKK’nin eğer bu kadar üyesi var ise devletin vay haline. Bunun adı etnik temizliktir." 

'DEVLET PKK VE ÖCALAN İLE MÜZAKARE YAPMALIDIR' 

"Devlet PKK ve Öcalan ile müzakere yapmalıdır. 40 yıllık geçen zaman diliminde savaşta ısrarın bir şeye yaramadığını herkes gördü biliyor. Tüm demokrasi ve barış isteyenlere bu hukuksuzluklara karşı gelmeye çağırıyoruz. Barış isteyen akademisyen gazeteci her kim var ise tutuklanıyor. Dünyanın tanıdığı edebiyatçılar tutuklanıyor. Aydınlar hapse atılıyor. Böyle demokrasi barış ve özgürlük isteyen kim var ise baskı altına alınıyor.

'CHP VE MHP KUYRUK OLMUŞ' 

"Askeri darbeden yakınanlar sivil darbe ile askeri darbede olmayacak faaliyetleri ve antidemokratik uygulamalar devreye koydu. Bu uygulamalara Ankara’da HDP ve Kürdistan’da DBP’den başka karşı koyan bir parti yok. CHP ve MHP kuyruk olmuş, AKP/Saray’ın dediği her şeyi yapıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM’de yaptığını konuşmaya da kısaca değinen Tuncel, “Erdoğan'ı kimse dinlemedi. Keşke Erdoğan yanında muhtarları da götürseydi” dedi.

ÖCALAN SADECE KÜRTLERİN DEĞİL BÜTÜN ORTADOĞU’NUN ÖNDERİ

"Umut Ankara’da değil, Kürdistan’da" ifadelerini kullanan Tuncel, “Sayın Öcalan burada Urfa’da doğdu. Ona sadece Kürt Halk Önderi diyoruz ama O bütün Ortadoğu’nun önderi. Bakın Rojava devrimine. Sayın Öcalan’ın yoldaşı olmak öyle kolay değil. Sayın Öcalan’ın projelerini daha çok hayata geçirmek için daha çok çalışacağız. Umut Ankara’da değil. Kürdistan’da. Urfa’dan beklentimiz tarihi ve özel durumuna noktasında kendisini her yerde örgütlemek ve eğitmek zorundadır. Şimdi bizim zamanımız kazanacağız .” dedi.