Yüzde 138'lik üretici enflasyonunun (ÜFE) KYK borçlarına eklenmesiyle, öğrencilerin devletten aldığı öğrenim kredilerinin geri ödemesi 100 bin liraya kadar çıktı.

Mezun olma zamanına göre ise oranlar değişti. Geçen eylül ayında mezun olan bir öğrencinin borcu o zamanın enflasyonuna göre 22 bin TL’den 34 bin TL’ye çıkarken yeni mezun olan ya da olacak öğrencinin borcu 32 bin liradan 100 bin TL’ye yükseldi. Kredi peşin olarak kapatılsa bile ödenmesi istenen tutar 80 bin TL.

"ASGARİ ÜCRETLE GERİ ÖDEMEMİ İSTİYORLAR"

Birgün'den Berkay Sağol'a konuşan İsmini vermek istemeyen Ege Üniversitesi’nde doktora öğrencisi  enflasyon farkına ve geri ödeme rakamlarına tepki gösterdi.

Öğrenci, şöyle konuştu:

“Lisans eğitimimi Türkiye’de tamamladım o zaman yine kredi almıştım ve o borcu kapattım. O dönem geri ödemeler çok daha makul seviyedeydi. Daha sonra yüksek lisans için yurtdışına gittim ve eğitimimi tamamladıktan sonra tekrar Türkiye’ye gelerek 2018 yılında doktora eğitimine başladım. Ailemin dar gelirli olması ve hayat pahalılığından dolayı yine kredi almak zorunda kaldım ve ortaya çıkan tablo maalesef bu. Akademik kadroya girersem rahatça ödeyeceğimi düşünüyordum hep ama şu anda kadro bulmakta neredeyse imkânsız gibi bir şey. Mevcut borçların güncellemesinin ardından ödeme planına baktığımda 2024 yılında ödemeye başlarsam aylık geri ödememin 5 bin 500 TL’yle başladığını gördüm. Şimdi hemen başlatsam yine benzer bir rakamla karşı karşıya kalacağım. KYK borcum için benden bir asgari ücret istiyorlar”

"İKTİDAR KENDİ ŞATAFATLI HAYATINDAN ÖDÜN VERMİYOR"

Aldığı kredinin üç katı kadar borçlanan bir diğer öğrenci ise Zilan Akay. Akay, 5 yıllık eğitim hayatı boyunca 32 bin TL kredi aldığını ve önceki gece 100 bin 488 TL borçlu olduğunu söyledi. Akay şunları aktardı:

“Borç ödemeleri için uğraşmaktan hiç geri durmamışlar. 2024 ve 2029 yılları arasında ay ay ne kadar ödeyeceğimize dair her bilgiyi paylaşmışlar. Kazandığımız okullara bin bir umutla giriyoruz. Ancak çok şanslı bir kesim hemen iş bularak hayallerine kavuşabiliyor. Geriye kalan biz gençler ise yıllarımızı iş arayarak, atanmayı bekleyerek ya da sürekli gelir gider hesaplayarak geçiyoruz. Ayrıca iş bulduğumuz koşulda dahi ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizden ve sürekli artık gösteren enflasyondan ziyadesiyle etkileneceğimizi de biliyoruz. Görüyoruz mevcut iktidar patronların borcunu silmek için tüm imkânlarını kullanıyor. Kendi şatafatlı hayatından asla ödün vermiyor. Ancak milyonlarca öğrenciyi karşısına almaktan hiç korkmuyor. Bu maddi yükü milyonlarca öğrenciye yüklemekten hiç çekinmiyor. Parasız eğitim hepimizin hakkı, bunun için mücadele edeceğiz.”