Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nun Ensar Vakfı’na yönelik, “Buna bir kere rastlanmış olması, hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz” açıklamasına Kılıçdaroğlu’ndan yanıt geldi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ramazanoğlu’na seslenerek, “Kılıçdaroğlu "Sema Hanım,... Çocukları düşünmüyor. Vakfı düşünüyor. Ya sanane vakıftan kardeşim. Sen o çocukları o hale nasıl getirdin? Sen bunu hesabını vereceksin. Çocuklara sahip  çıkmıyor. Bir kereden bir şey olmaz diyor. Utan utan, sen annesin ya. Nasıl böyle bir dil kullanabilirsin" ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuşuyor.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Terör bir insanlık suçudur. Pakistan'ın bizim için ayrı bir yeri var. Kurtuluş savaşında bizim için topladıkları para ile yardım ettiler. Teröre karşı mücadele insanlığın mücadelesidir bu mücadeleyi tüm dünya verecek. İnsanlığı terör ayıbından kurtarmak istiyoruz.

Bizim il başkaınımıza kalleşçe saldıranlara şunu söylüyoruz: Size tasmayı takanlara sakın güvenmeyin. Biz onları Düzceli olarak kabul etmiyoruz. Nedir bu şiddet nereden besleniyor bu şiddet. Olayın arkasında kimler var onu da yakından takip edeceğiz.

Terör şu anda doğrudan CHP'yi hedef almaya başladı. Toplumda ciddi bir yozlaşma başladı. Bütün bunların tamamı da üzülerek söylüyorum müslümanlık adına yapıldı.

Müslümanlık sevgi ve hoşgörü üzerine kurulmuştur. Ahlakı temsil edecek kişiler toplumun önderleridir.

NEREDEYSE OKUL KANTİNİNDE BONZAİ SATILACAK

Toplumun önderi konumundaki kişi ahlaklıysa, toplum onu örnek alır. Biz neden illa siyasi ahlak yasası çıksın diyoruz? Çünkü siyasetçi ahlaklı olsun. Parlamentoya ahlaklı insanlar gelsin, dürüst insanlar gelsin.

 14 yılda ne oldu? Kadına şiddet. Yüzde 1400 arttı. Her gün kadın cinayetiyle karşı karşıyayız. Şehit gelir, anneler ağlar. Çocuğu işsizdir, anne dertlenir. Bu kadına da biz kalkıp şiddet uyguluyoruz. Yazık günah değil mi? Sevgili peygamberimiz cennet anaların ayakları altındadır.

Peki bu şiddet nasıl oluyor da gerçekleşiyor? Ülke yönetilmiyor. Uyuşturucu yaygınlaştı, her 5 evlilikten biri boşanmayla sonuçlanıyor. Okulların kantininde neredeyse bonzai satılacak. Verdiğimiz araştırma önergeleri iktidar partisi tarafından reddedildi.

RAMAZANOĞLU: UTAN…

Bunlar bu yurtları kimin izniyle açtılar? Bu ülkede devlet yok mu, hükümet yok mu, valisi kaymakamı yok mu, başbakanı bakanı yok mu? Olay ortaya çıktıktan sonra bakanların yaptığı açıklamalar... Sema Hanım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı... Çocukları düşünmüyor. Vakfı düşünüyor. Ya sanane vakıftan kardeşim. Sen o çocukları o hale nasıl getirdin? Sen bunu hesabını vereceksin. Çocuklara sahip  çıkmıyor. Bir kereden bir şey olmaz diyor. Utan utan, sen annesin ya. Nasıl böyle bir dil kullanabilirsin? Davutoğlu Manisa’da konuşuyor. Karaman’da yaşanan olaydan haberimiz var. Günaydın beyefendi. Haberiniz olmuş. “Çocuk istismarıyla ilgili aydınlatılmamış tek bir nokta kalmayacak” diyor. Eyvallah.  Peki yasadışı bu yurtların açılmasına kim izin verdi?

45 çocuğa tecavüz edilmiş bunlar hala Paralel yapı davası güdüyorlar. Davutoğlu kalkmış burada ilgili vakfı övüyor. Bu savcıya valiye gözdağı vermektir. Olay yargıya intikal etmiş hep beraber bakacağız, takip edeceğiz.

O çocukları yalnız mı bırakacağız. Sayın Davutoğlu'na soruyorum o okulları Paralel yapı mı açtı. Daha önce tecavüzden iki yıl hüküm giymiş birisi gelip bu yurtta bir davete katılıyor.

'ÇOCUKLARINIZI DİYANETİN KURAN KURSUNA VERİN'

Milli Eğitim Bakanı'da konuşmuş konu hakkında. Soruşturmalarımız devam ediyor, Milli Eğitim bakanı olarak ne yapmamız gerekiyorsa yapıyoruz demiş... Bu işin asıl sorumlusu Milli Eğitim Bakanlığı'dır.

İlköğretim öğrencilerinin barınma ihtiyacını Milli Eğitim Bakanlığı gidermelidir. Bu güne kadar Milli Eğitim Bakanlığı ilköğretim çocuklarının barınmalarına yönelik bir tek yurt açmamıştır.

Özellikle ailelere sesleniyorum. Devletin tanıdığı yurtlara çocuklarınız verin. Diyanet İşleri Başkanlığının kuran kursları var çocuklarınızı oralara verin neden ne olduğu belli olmayan yurtlara çocuklarınızı emanet ediyorsunuz.

Bu yurtlar hakkındaki gerçeği hepmiz biliyoruz. Asıl Sorumlu Milli Eğitim Bakanlığıdır. Sayın Davutoğlu'na soruyorum bu evlerden Türkiye'de kaç tane var? Bana gelen bilgilere göre 10 binin üzerinde ev var. O evlerde ne öğretiliyor o çocuklara? Cumhuriyet düşmanlığı mı öğretiliyor? Bunun üzerine sonuna kadar gideceğiz. Araştırma teklifi komisyonunu önce reddettiler sonra tepkiler üzerine çark ettiler. İşte bu yolla bütün kirli çamaşırları ortaya çıkaracağız. Türkiye bu ayıptan kurtulmazsa yeni mağdurlar çıkacaktır. Türkiye bu ayıptan kesinlikle kurtulmalıdır.

Davutoğlu bize "Ey Kılıçdaroğlu devletin yanında mısın terörün yanında mısın?" diye soruyor. "Lafa bak, hizaya gel" derler bizim oralarda. Bu terör örgütleri mahalle kurdular bunlardan tık yok! Ey Davutoğlu kim terörün yanında? Terör askere alma dairesi kurdu ses çıkarmadınız. Hepimizin gözleri önünde yolları kesip trafik kontrolü yaptılar. Televizyonlarda bunu günlerce gösterdi. Bir müdahale gelmedi. Şimdi kim terörden yana Sayın Davutoğlu?

Bunlar ellerinde silahlar meydanlara çıktılar ama hükümet yazı yazarak valilere bunlara dokunmayın dedi. Şimdi kim terörden yana? Bunlar 200 ton bombayı yerleştirirken yollara siz neredeydiniz.

Terör örgütü lehine propaganda içine girdiler. En sonunda İçişleri Bakanı çıkıp PKK ile AK Parti görüşüyor dedi. Şimdi soruyorum kim devletten yana kim milletten yana çık açık açık söyle. Şimdi kendine güveniyorsan çıkalım televizyon kanalına beraber konuşalım. Millet kim devletten yana kim milletten yana görsün vatandaş. Benim sorularıma cevap veremiyor. Çünkü bu sorular hedefine ulaşan sorular. Kaçak sarayın maaliyetini sordum Davutoğlu'na cevap veremedi. Söyleyemiyor çünkü abisi izin vermiyor. Terör örgütü diye tutturdun neden sen Salih Müslim'i Türkiye'ye davet ettin neden altına kırmızı halılar serdin?

'HER LAFA MAYDANOZ OLAN CUMHURBAŞKANI'

Bir yere gelmek ve o yerin hakkını vermek bir erdem işidir. Eğer Cumhurbaşkanı olduysanız o işin hakkını vermelisiniz. Her lafa maydanoz olan bir cumhurbaşkanı olamaz. Eğer bir kişi koltuğa oturup hakkını vermiyorsa o biraz da cehaletinden kaynaklanmaktadır.

(Kaynak:T24)