AK Parti hükümeti nükleeer santral yapımı konusunda ısrarla adımlar atıyor. İlk santral Mersin Akkuyu’da yapılacak. Geçtiğimiz günlerde Enerji Bakanı Taner Yıldız, tek nükleer santralle yetinmeyeceklerini belirterek, “İkinci ve hatta üçüncü santrallerin de 2023 yılında işletmede olduğu bir Türkiye göreceğiz inşallah” demiştii.
NÜKLEER SANTRALDE ACİL DURUM İLAN EDİLDİ
Japonya'nın başkenti Tokyo'ya 240 kilometre uzaklıktaki Fukuşima nükleer elektrik santralinde meydana gelen patlamanın ardından ortaya çıkan radyasyon nedeniyle santral çevresinde yaşayanların tahliye edildiği bildirildi. Şiddetli depremin vurduğu Japonya'da Onagawa nükleer santralinde acil durum ilan edildiği bildirildi.
Kyodo haber ajansı, patlamanın meydana geldiği Fukuşima Daiichi nükleer elektrik santralinin 20 kilometrelik yarı çapı yakınında yaşayan yaklaşık 110 bin kişinin tahliye edildiğini duyurdu. Ajansın haberinde, ayrıca Fukuşima Daiichi'nin, yakınındaki Fukuşima Daini nükleer satralinin etrafındaki 10 kilometrelik yarıçap dahilinde yaşayan 30 bin kişinin daha tahliye edildiği belirtildi.
Japonya'daki nükleer güvenlik ajansından yapılan açıklamada, reaktörden sızan radyasyondan etkilenenlerin sayısının 160'ı bulabileceği belirtildi. Nükleer güvenlik ajansı yetkilileri, Fukuşima Daiichi nükleer elektrik santralindeki patlamanın büyüklüğünün, 1 ile 7 arasındaki Uluslararası Nükleer ve Radyolojik Durum Ölçeği'ne göre 4 olduğunu kaydetti. Ölçeğe göre Ukrayna'nın Çernobil nükleer santralinde meydana gelen patlamanın büyüklüğü 7 olarak kabul ediliyor.
Japonya Baş Kabine Bakanı Yukio Edano, Tokyo Elektrik ve Enerji Şirketinin, radyasyon sızdıran reaktörün soğutulması ve santralin ilgili birimindeki basıncın azaltılması amacıyla reaktörün deniz suyuyla doldurulmasını planladığını söyledi. Kyodo haber ajansı, Japonya genelinde yaklaşık 300 bin kişinin tahliye edildiğini ve 5,5 milyon kişinin ise elektrikten yoksun olduğunu duyurdu.
“AYNI ENERJİ SANTRALİNDEKİ BAŞKA BİR REAKTÖRDE DAHA SOĞUTMA PROBLEMİ YAŞANIYOR"
Japonya Baş Kabine Bakanı Yukio Edano, dün Fukuşima Daiichi nükleer elektrik santralinde meydana gelen patlamadan saatler sonra bugün enerji santralindeki başka bir reaktörde daha soğutma problemi yaşandığını belirtti. “Fukujima Daichi nükleer elektrik santralinin 3 reaktöründen biri olan Birim 3'teki reaktör çekirdeğinde kısmi erime ve buna bağlı olarak radyasyon kaçağı oluşma sürecinin başlamış olması kuvvetle muhtemel” diye konuşan Edano, reaktördeki radyasyon seviyesinin kısa bir süre için kabul edilen sınırların üstüne çıktığını kaydetti. Edano, daha sonra radyasyon seviyesinin büyük oranda düştüğünü sözlerine ekledi.
Uzmanlar, nükleer enerji santralinin çekirdeğinde ortaya çıkacak tam bir erimenin uranyum ve tehlikeli yan ürünlerin, ciddi sağlık riskleri oluşturabilecek ölçüde çevreye yayılacağına dikkati çekiyor. Fukujima Daichi'deki 3 reaktörden, Birim 1 ile Birim 3'te bulunan reaktörlerinde soğutma sistemlerinde, elektrik sağlanamamasına bağlı olarak sorunlar yaşanıyor, Birim 2'deki reaktör ise normal çalışıyor. Fukujima santralinin 30 kilometre yarıçapını kapsayan alandaki yaklaşık 170 bin kişi bölgeden tahliye edildi.
BİR PATLAMA DAHA OLABİLİR
Japonya hükümet sözcüsü Yukio Edano, deprem ve tsunaminin en fazla yıkıma yol açtığı ülkenin kuzeydoğusundaki nükleer elektrik santralinde bir reaktörde daha patlama olabileceği uyarısında bulundu.
Edano, Fukuşima Daiçi nükleer tesisinin 3 nolu ünitesinde hidrojen patlaması olabileceğini bildirdi. Aynı tesisin bir başka reaktöründe, içine deniz suyu katarak nükleer erimeyi önleme çabaları sırasında patlama olmuştu. Tedbir olarak bölgeden 170 binden fazla kişi tahliye edilirken, hükümet, şimdiye kadar çevreye yayılan radyoaktivitenin çok olmadığı ve halk sağlığını tehdit etmediği ısrarını sürdürüyor.
"RADYASYON TEHLİKESİ YOK"
Japonya Atom Enerjisi Şirketi, soğutma sistemi pompasının durduğu Tokai 2 No'lu (Dai-Ni) nükleer santralinde diğer pompanın çalıştığını bildirdi.
Şirketten yapılan açıklamada, İbaraki bölgesinde bulunan santraldeki pompalardan birinin deprem sırasında arızalandığı belirtilerek, diğer pompanın çalıştığı, reaktörün normal faaliyetini sürdürdüğü ve radyasyon sızıntısı riskinin olmadığı kaydedildi.
Japon Kyodo haber ajansı, daha önce 8,9 olarak bildirilen, ancak bugün son hesaplamalarla büyüklüğünün 9 olduğu belirlenen depremin ardından, başkent Tokyo'nun 125 kilometre kuzeyinde yer alan nükleer santralin soğutma sistemi pompasının durduğunu duyurmuştu.
“NÜKLEER SANTRALDEKİ DURUM CİDDİYETİNİ KORUYOR"
Japonya Başbakanı Naoto Kan, deprem ve ardından gelen tsunaminin vurduğu ülkesinde zarar gören Fukuşima 1 nükleer santralinde durumun ciddiyetini koruduğunu söyledi. Kan, yaptığı konuşmada, “Japonya 2. Dünya Savaşı'ndan beri en ciddi krizini yaşıyor” ifadesini kullandı. Başbakan Kan, birçok nükleer santralde faaliyetlerin durmasına bağlı olarak da büyük çaplı elektrik kesintisi riski bulunduğu uyarısı yaptı.
ACİL DURUM İLAN EDİLDİ
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'ndan (UAEK) yapılan açıklamada, santralde yüksek radyoaktivite saptandığı belirtildi. Açıklamada, Japon yetkililerin, UAEK'a santraldeki durumla ilgili bilgi verdiği, Onawaga'daki 3 reaktörün “kontrol altında” bulunduğu bilgisini ilettiği ifade edildi. UAEK, “Japon yetkililer radyasyonun kaynağını saptamaya çalışıyor”
DOĞA SAVAŞÇILARI ÇEVRE ÖRGÜTÜ NÜKLEER SANTRALLERİ PROTESTO ETTİ
Beşiktaş'ta Barbaros Meydanı'nda toplanan bir grup, “Çevre Korumacılığı Tüm İnsanlığın Ortak Geleceğidir” yazılı pankart açtı.
Burada grup adına konuşan Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Başkanı Zafer Murat Çetintaş, Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz bölgelerinde kanser vakalarında patlama yaşandığını savunarak, “Nükleer santraller insanı hem süründürür, hem de öldürür. Biz Türkiye'de kurulması planlanan nükleer santral projelerinden vazgeçilmesini talep ediyoruz. Deprem kuşağında yaşadığımızı unutmamalıyız. Nükleer santrale gerek olmadığını her fırsatta anlatıyoruz. Japonya'daki olayı gördünüz. Nükleer sızıntının sadece söylentisi olsa, insanların oraya gelmemesi için bu yeter” diye konuştu.
Çevreci olarak bilinen Prof. Dr. Orhan Kural da Japonya'da yaşanan depremin büyük tehlikelere yol açtığını belirterek, şunları söyledi:
“Japonya deprem ülkesi, depreme iyi hazırlanan bir ülke, eğitimiyle tatbikatlarıyla, halkı da soğukkanlı bir halk. Japon halkı kanunlara çok fazla uyar. Çok iradeli bir halktır. Düşünün, onlar bu duruma düşmüşse, Türkiye'de halkımız daha fazla panik içindedir. Yeterli eğitim verilmedi. Teknolojimiz de onlar kadar ileri değil. Japonya'nın yaşadığı problemi Türkiye yaşadığı zaman bunun yüzlerce katı zarar verir.”
Kural, Türkiye'de yapılması için çalışmaların yürütüldüğü nükleer santral ile ilgili, “Aynı şey nükleer santraller için de geçerli. Onlar buna yıllardır hazırlanıyorlar onlarda sızıntı tehlikesi varsa bizde de olacaktır. Nükleer santrale hiç gerek yok. Türkiye'nin kömür rezervleri var. Rüzgar enerjisi var. Güneş enerjisi var. Yani Türkiye'nin şu anda nükleer santral için hiçbir gerekçesi yok” şeklinde konuştu.
“Nükleere hayır” sloganları da atan grup, açıklamaların ardından dağıldı.
ÇEVRE MÜHENDİSLERİ DE UYARDI
TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulundan yapılan açıklamada, “Japonya'da yaşanan 8,9 büyüklüğündeki depremin ardından yaşanmakta olan nükleer felaket, Akkuyu'da kurulmak istenen nükleer santral inadından vazgeçilmesi konusunda bir uyarıdır” denildi.
Odadan yapılan açıklamada, Japonya'da meydana gelen 8,9 büyüklüğünde şiddetli depremin ardından bölgede nükleer santrallar konusunda alarm verildiği, Fukuşima 1 santralında patlama olduğu ve nükleer sızıntı meydana geldiği hatırlatıldı.
Japonya tarihinde hükümetin ilk kez nükleer acil durum ilan ettiği belirtilen açıklamada, tüm bu gelişmelerin, Türkiye'nin Akkuyu'da kurmaya çalıştığı nükleer santral için çok önemli bir uyarı niteliği taşıdığı kaydedildi.
Bugün hükümetin, ihale yapılmaksızın Rusya'nın Akkuyu'da nükleer santral sahibi olmasına yönelik devletlerarası anlaşmayı yürürlüğe koyduğu ifade edilen açıklamada, şöyle denildi:
“Akkuyu'da kurulmak istenen nükleer santral, Ecemiş Fay Hattı'na 25-30 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Deprem kuşağında olan bu bölgeye nükleer santral kurulamayacağına ilişkin bugüne kadar yapılan uyarılar dinlenmemiştir. Ancak Japonya'da yaşanan 8,9 büyüklüğündeki depremin ardından yaşanmakta olan nükleer felaket, Akkuyu'da kurulmak istenen nükleer santral inadından vazgeçilmesi konusunda bir uyarıdır.
Japonya'da yaşanan bu felaket, nükleer santral savunucularının güvenlik kriterlerine ilişkin bugüne kadar dile getirdikleri savların gerçek bir doğal felaket karşısında geçersiz kaldığını gözler önüne sermektedir. Sağlam bir inşaat ve güvenlik kriterlerine uyulması durumunda nükleer santralların güvenli olduğu iddialarının gerçekleri yansıtmadığı ne yazık ki bu acı olayla bir kez daha gözler önüne serilmiştir.
Japonya'da yaşanan kaygı verici gelişmelerin hükümet tarafından da ciddiye alınarak, Akkuyu Nükleer Santral macerasından vazgeçmeye çağırıyoruz. Yalnızca Akkuyu değil, Sinop'ta kurulması öngörülen nükleer santral konusunda Japonya ile yürütülen görüşmelerden de vazgeçilmelidir.”