İktidarın Meclis'e sevk ettiği yeni seçim kanunu teklifiyle, seçimakp, kurulları sil baştan yenileyecek olması tartışma yarattı. Kıdemli hakimin il ve ilçe seçim kurulu başkanı olması uygulamasına son verilen düzenlemeyle, seçim kurulu başkanları kurayla belirlenecek. Hukukçu İlhan Cihaner ise tecrübeli hakimler yerine AKP döneminde avukatlıktan geçen hakimlerin seçimleri yöneteceğine  işaret ederek, bunun seçim güvenliğinde sorun yaratacağını kaydetti. 2023 seçimlerinin önemine işaret eden Cihaner, iktidarın seçim uyuşmazlıklarını kendi lehine sonuçlandırma hesabı yaptığını vurguladı.

Alican Uludağ'ın DW Türke'de yer alan haberine göre AKP ile MHP'nin ortak hazırladığı ve seçim barajını yüzde 7'ye indiren yeni Seçim Kanunu teklifi, dün TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. Teklifin en kritik maddesi, seçimleri yönetecek olan seçim kurullarının sil baştan yeniden belirlenmesi oldu.

Bugüne kadar il ve ilçe seçim kurulu başkanlığını, oradaki en kıdemli hakim yapıyordu. İktidar, özellikle kaybettiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde il ve ilçe seçim kurulu başkanı olan hakimleri hedef almış, HSK da bunun üzerine inceleme başlatmıştı. Ancak önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu gündemine gelecek olan teklifle, il seçim kurulu başkan ve üyeleri, o merkezinde görev yapan en az birinci sınıfa ayrılmış hakimler arasından kurayla belirlenecek. Bu seçimi ise adli yargı adalet komisyonu yapacak. İlçelerde de benzer yöntem uygulanacak.

İl seçim kurulu, bir başkan, iki asıl üye ile iki yedek üyeden oluşacak. Seçimler, iki yılda bir ocak ayının son haftasında, il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından yapılacak.

Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise en kıdemli hakim kurulun başkanı olacak.

Cihaner'den düzenlemeye eleştiri

DW Türkçe'ye konuşan eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı, Hukukçu İlhan Cihaner, getirilmek istenen sistemi sorunlu buldu. Kurayı yapacak adalet komisyonu başkan ve üyelerini, iktidarın kontrol ettiği HSK'nın atatağına dikkat çeken Cihaner, "Her şeyden önce kıdem yerine kura esası getiriliyor. Zaten ilk sorun burada başlıyor. Kura, adalet komisyonları tarafından çekilecek. Kura her şeyden önce rastlantısal oluyor. Kura çekimi esnasında siyasi partilerin ve yurttaşların denetimine de olanak verilmiyor" dedi.

"İktidarın baskısıyla hakimler kuraya katılmayacak"

Teklife göre, kuraya katılmak istemeyen hakimler, komisyona dilekçe ile başvurabilecek. Gelecek seçimlerin tartışmalı geçeceğine işaret eden Cihaner, İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde İl Seçim Kurulu Başkanı'nın iktidar tarafından hedef alındığına işaret etti. Cihaner, "Şu veya bu şekilde siyasi iktidardan çekinen veya siyasi iktidarın baskısı altında olabileceğini hisseden hakimler kuraya dahil olmak istemeyeceklerdir. Dolayısıyla objektif ve bağımsız davranabilecek ve bundan dolayı başının belaya girebileceğini düşünen hakimler kuraya girmeyecektir" diye konuştu.

Kuraya, en az 10 yıl kıdemi bulunan birinci sınıfa ayrılmış hakimler başvurabilecek. Bu durum da AKP döneminde yargıya alınan hakimlerin, il veya ilçe seçim kurulu başkanı olarak atanmasının önü açılacak.Hakim ve savcı sayısı 21 bine yaklaştığını anımsatan Cihaner, "Bunun neredeyse yüzde 90'a yakını, AKP döneminde son derece subjektif koşullarda belirlenen hatta çoğu avukatlıktan gelen hakim ve savcılardan oluşuyor" dedi. Bu hakimlerin avukatlıkta geçen süresinin üçte ikisinin hakimlik kıdemi sayıldığına işaret eden Cihaner, "Dolayısıyla burada bir sorunlu, seçimlerin güvenliğiyle ilgili sorunlu bir düzenleme olarak söyleyebiliriz" dedi.

Cihaner, en büyük sıkıntının ise bu değişikliğin niçin yapıldığına dair yasanın gerekçesinde hiçbir şey söylenmemiş olduğunu ifade etti. "Peki, iktidar bu düzenlemeyi neden getirmek istiyor?" sorusunu yanıt veren Cihaner, şu ifadeleri kullandı:

"Seçimlere ilişkin itirazların kendilerine yakın olduklarını düşündükleri, bahsettiğimiz süreç içerisinde siyasi geçmişleri açık olan kişiler tarafından sonlandırılması amaçladıkları açık. Çünkü onun dışında rasyonel bir gerekçe ortaya koyamıyorlar. Deneyimli hakimleri, belki 8-9 kez seçim yapmış, o süreci bilen, sıkıntıları yaşamış hakimler yerine, deneyimsizler getiriliyorsa orada amacın çok açık olduğunu düşünüyorum. O da seçime yönelik uyuşmazlıkların kendi lehlerine sonlandırılacağı beklentisidir."

Cihaner, kanun yürürlüğe girerse İstanbul İl Seçim Kurulu Başkanı'nın hayatında hiç bir seçim tecrübesi olmayan bir hakimin yapabileceğini söyledi.

Öte yandan kanunun yürürlüğe girmesinin ardından 3 ay içinde seçim kurulları kura yöntemiyle yenilecek. İlhan Cİhaner, değişikliklerin seçimlere bir yıl kala uygulanamayacağını, bunun anayasaya aykırı olacağını vurguladı.