İktidarı eleştirdiği için sınır dışı edilmesine karar verilen Suriyeli mülteci Munip Ali, Emniyet'teki sorgusunda "Nankörlük yapma. Kendi ülkenize gidin. Sizin yüzünüzden şehit veriyoruz” söylemlerine maruz kaldı. Kimden talimat aldığı da sorulan Ali, görüşebildiği avukatına “Ben onların istediği Suriyeli olmadığım için buradayım” dedi.
İzmir'de yaşayan ve sosyal medya hesabından iktidarı eleştirdiği gerekçesiyle " halkı kin ve düşmanlığa alanen teşvik ve aşağılama" suçlamasıyla gözaltına alınıp, hakkında "kamu düzeni ve güvenliği açısından tehlike oluşturma"dan sınır dışı edilme kararı verilen Suriyeli mülteci Munip Ali, Çiğli’de bulunan Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde idari gözetim altında.
Suriyeli mülteci hakkında başlatılan soruşturmada Antep’teki bir camide kendilerini Furkan Vakfı gönülleri olarak tanıtan gruba dönük biber gazlı müdahaleyi AKP’nin kongre görüntüleri ile eleştirdiği ve Türkiye-Suriye sınırında öldürülen mültecilere ilişkin yaptığı paylaşımlar suçlama konusu yapıldı.
Berivan Altan'ın Mmezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre, Emniyet’te yapılan sorgusu sırasında polislerin “Adam mısın? Git kendi ülkende adam ol. Nankörlük yapma. Kendi ülkenize gidin. Sizin yüzünüzden şehit veriyoruz” sözleriyle hakaretlerde bulunduğu Ali’ye “Neden bu paylaşımları yaptın?”, “Kim sana bu paylaşımları yapmanı söyledi?”, “Kimden talimat aldın?” şeklinde sorular yöneltildiği öğrenildi.
Suriyeli mültecinin avukatı olan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Meral Kaban dün müvekkili ile görüştü.
HAVALANDIRMAYA ÇIKARILMIYOR
GGM’de gözetim altında tutulan müvekkilinin testi negatif çıkmasına rağmen 14 gün boyunca karantinada olduğu gerekçesiyle havalandırmaya çıkarılmadığı bilgisini paylaşan Av. Kaban, ancak birlikte aynı odada kalan diğer iki mültecinin havalandırmaya çıkabildiğini aktardı. Kaban, durumu kurum yetkililerine sorduğunda ise ‘prosedür böyle’ yanıtı aldığını söyledi.
‘İSTEDİKLERİ SURİYELİ OLMADIĞIM İÇİN…’
Müvekkilinin Türkiye’de giderek artan yabancı düşmanlığı ve ırkçı yaklaşımlara dönük tepkisini gösterdiği sosyal medya paylaşımlarını emniyette de savunduğunu ifade eden Kaban, şunları aktardı: “Ali, Türkiye’de son zamanlarda ırkçı muamele ile karşı karşıya kaldığını, sürekli Suriyeli olması nedeniyle farklı yaptırım ve ayrımcılığa tabi tutulduğunu anlattı. Paylaşımları bu nedenle yaptığını ve anlık bir tepkiyle paylaşmadığını dile getirdi. Ali, ‘Ben onların istediği Suriyeli olmadığım için buradayım’ diyor.”
‘İKAMETGAHINDAN ALINDI AMA KAÇMA ŞÜPHESİ VAR’
İzmir Valiliği’nin müvekkili hakkında vermiş olduğu sınır dışı ve idari gözetim kararına karşı iptal davası açacağını söyleyen Kaban, “Müvekkilim 2013 yılından bu yana İzmir’de yaşıyor ve son 4 yıldır annesi ve kardeşiyle aynı ikametgâh adresinde kalıyor. MERNİS sisteminde kaydı var ve evinden gözaltına alınıyor. Kaçma şüphesi absürt bir gerekçedir. Munip’in paylaşımları ifade özgürlüğü kapsamında ele alınmalıdır. Bu paylaşımların hukuk açısından soruşturmaya dahi konu olmaması gerekirdi. Ama bugün Türkiye’de iktidar dışında olan, ona taraf olmayan herkes böyle uygulama ile karşı karşıya kalabiliyor. İfade özgürlüğü kapsamında olan bu tür paylaşımlar suçlama konusu yapılıyor” diye konuştu.
‘MUHALİF MÜLTECİ İSTENMİYOR’
İktidara yönelik eleştirilerde mültecilerin daha dezavantajlı konumda olduğunu kaydeden Kaban, “İktidar, muhalif mülteci olmasından hoşnut değil. Bu yüzden TCK 216 yani ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen sevk ve aşağılama’ suçu son dönemlerde bir baskılama aracı olarak kullanılmaya başlandı. Bu suçlamaya tabi olan mülteci olunca da karşılaştığı hukuki cezalandırma sınır dışı edilme kararı oluyor” dedi.
MASUMİYET KARİNESİ İHLALİ
Av. Kaban, müvekkilinin ‘masumiyet karinesi’nin de ihlal edildiğini vurguladı. Ceza yargılamalarında masumiyet karinesinin esas olduğunu ve soruşturma sonucu beklenmesi gerektiğinin altını çizen Kaban, ancak müvekkili hakkında verilen sınır dışı ve idari gözetim kararının onu potansiyel suçlu olarak görme anlamına geldiğini söyledi.
Kaban, sözlerine şöyle devam etti: “Kişi suçlu kabul edilene kadar suçlanabilmesi için somut ve her türlü şüpheden uzak delil elde edilmesi gerekiyor. Bu süreç tamamlanana kadar ceza yargılamasında kişi masum olarak kabul edilir. Valiliğin aldığı sınır dışı edilme kararı ve idari gözetim kararı hukuka aykırıdır. Ceza yargılamasına bağlı olarak bunun uygulanması gerekir. Maalesef ceza yargılaması soruşturmasının sonucu gelmeden hemen bir karar alınıyor. Bu işlemler çok hızlı bir şekilde yapılmış. Gözaltına alınırken müvekkilim en başından sınır dışı edilme kararı verilme kotasına konulmuş.”