Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) Kobani’ye yönelik işgal saldırılarının başladığı 15 Eylül tarihinden bu yana iki kardeşiyle birlikte YPG/YPJ saflarında IŞİD'e karşı savaşan 4 çocuk babası Egît Kobanê; Kobani direnişini, IŞİD'le yaşanan çatışmaları ve savaştaki kararlılıklarını ANF'den Mehmet Zeki Çiçek ile Çağdaş Kaplan'a anlattı.

'KOBANÊ'NİN DÜŞMESİ TÜM KÜRDİSTAN'IN DÜŞMESİ DEMEKTİR'

Kobani saldırılarından önce uzun yıllar Halep’te yaşadığını ve orada da halka yönelik saldırılar karşısında oluşturulan öz savunma güçlerinin içinde yer alarak savaştığını belirten Egît Kobanê, “Daha önce evimiz Halep’teydi. Onun için ilk kez savaşmaya da orada başladım. Uzun süre orda savaştıktan sonra ailemle kendi yurdumuza, yani Kobanê’ye geldik. Buraya geldikten sonra DAİŞ (IŞİD) saldırıları başladı. Saldırılar karşısında onurlu her Kobanê’li gibi toprağımızı savunmak için tekrar savaşmaya başladım. Ama bu sefer ki savaş daha anlamlıydı. Çünkü Kobanê bizim için her şey demektir. Kobanê’nin düşmesi tüm Kürdistan’ın düşmesi demektir” dedi.

‘TEZGAH, YPG DİRENİŞİ İLE BOZULDU’

IŞİD'in psikolojik savaş yöntemleriyle yöneldiği bölgeleri kısa bir süre içinde teslim aldığını ifade eden Egît Kobanê, "IŞİD'in tezgâhladığı oyun elinde keleşlerle tanklara karşı duran YPG ve YPJ’nin direnişiyle boşa çıktı," dedi ve şöyle devam etti:

DAİŞ ağır silahlarla saldırınca Kobanê’lilerden bazıları çocuklarını korumak için kenti terk etti. Çünkü DAİŞ vahşi yöntemlere başvurup çocuk, yaşlı ayırmaksızın katliam yapan bir çete yapısıdır. Onlar insanlar tümden kenti boşaltır bizde hemen teslim alırız diye düşünüyordu. Ama biz elimizde keleşlerle DAİŞ’in en ağır silahlarına karşı direndik. Ve bu direniş sırasında aslında DAİŞ’in abartıldığı kadar güçlü olmadığını gördük. Onların tüm ağır silahlarına rağmen YPG ve YPJ savaşçıları onlara darbe vurdu ve vahşet yöntemleri üzerine kurdukları tezgahı bozdu. Bu direniş başladığı ilk gün DAİŞ’e kaybettirdi.  Onlar kaybetti çünkü biz haklı bir irade savaşı veriyorduk."

‘3 KARDEŞ DİRENİŞTE YER ALIYORUZ VE GEREKİRSE ÖLÜRÜZ’

IŞİD'le göğüs göğüse çatıştığını belirten Egît Kobanê, mevzilerde günlerce uykusuz kaldıklarını, ancak direnişin her geçen an büyüyerek geliştiğini gördüklerinde tüm yorgunluklarını unuttuklarını ifade etti. IŞİD'e karşı savaşırken iki kez yaralanan Egît Kobanê, iki kardeşinin de kendisi gibi kendi topraklarını korumak için direnişe katıldığı bilgisini paylaşarak “Çatışmalarda iki kez yaralandım. İlkinde tedavi için arkadaşlar Türkiye’ye gönderdi. Tedavi olurken Kobanê’den 5 gün uzak kaldığım için boğulur gibi oluyordum. İkinci kez yaralanınca Türkiye’ye gitmeyip burada tedavi oldum. Biz üç kardeş direnişteyiz ve onur duyuyoruz. Gerekirse bu kutsal topraklar için ölürüz” dedi.

‘ASIL İMAN GÜCÜNÜN KİMDE OLDUĞUNU GÖSTERDİK’

IŞİD'in Müslümanlık adı altında katliam yaptığını belirten Egît Kobanê, “Biz mevzideyken bazen çok yakın olduğumuzda çetelerle konuşuyorduk. Bazıları Arapça, bazıları Türkçe, kimisi de yabancı dil konuşuyordu. Arapça bilenlerle konuştuğumuzda ‘bizim iman gücümüz var ve Müslümanlık için savaşıyoruz’ diyorlardı. Asıl iman gücünün kimde olduğunu ve kimin haklı olduğunu onlara gösterdik. İman demek, kendi namusunu ve toprağını işgalcilere, talancılara karşı korumaktır. Kobanê’de tek bir insan bile kalsa, bu direniş sürecektir herkes bunu böyle bilsin” dedi.

‘GENÇLER GERİ DÖNÜP DİRENİŞE KATILMALI’

Savaşçı insan talan etmez ve sivil halka zulüm etmez. Savaşçı onurlu olur. Bunlar savaşçı değil talancıdır” diyen Egît Kobanê, kendisinin de yıllardır savaş içerisinde olduğunu ve IŞİD'den 'temizledikleri' Arap köylerindeki halka büyük bir saygı ve hürmet gösterdiklerini dile getirdi.

Kobani’li gençlere topraklarının savunmasına katılma çağrısı yapan Egît Kobanê,  DAİŞ teslim alamadığı yerleri psikolojik savaş yürüterek boşaltmaya, insanları topraklarını terk etmeye yöneltiyor. Başka yerlerde başarılı olan bu oyun Kobanê’de bozuldu. Onun için düşmanın çadırlarda yaşamaya zorladığı Kobanê’li gençler, topraklarına dönüp zafer hamlesine katılmalıdır” şeklinde konuştu.