Uluslararası Af Örgütü heyeti, sokağa çıkma yasağı nedeniyle yaşanan insan hakları ihlallerini incelemek üzere Diyarbakır’daydı. Diyarbakır Valiliği, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları, STK temsilcileri ve Sur’dan göç eden ailelerle bir araya gelerek görüşmeler yaptı. Son olarak bugün Diyarbakır Valiliği izniyle Sur’a giren heyet, gözlemlerini basınla paylaştı.
 
Yapılan basın toplantısına Bölgede Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Salil Shetty, Avrupa ve Orta Asya Direktörü John Dalhuisen ve Türkiye Şubesi Direktörü İdil Eser katıldı.
 
Haberdar’dan Bahar Kılıçgedik’in haberine göre; bölgede olma nedenlerini anlatan Salil Shetty, özellikle son aylarda insan haklarında yaşanan kötüleşmeden dolayı endişeli olduklarını söyledi.
 
ÖZEL İZİN

Valilikten aldıkları özel izinle Sur’a girdiklerini belirten Shetty, Sur’da yaşanan yıkım ve tahribatı kendi gözleriyle gördüklerini ve yaşananların şoke edici boyutta olduğunu ifade etti. Devletin tepkisinin ağır ve orantısız olduğunu söyledi.
 
TESPİTLER

Heyet, Sur’a dair yaptıkları tespitleri açıkladı. 
 
* Sürekli sokağa çıkma yasağı uygulaması ve operasyonların bitmesine rağmen bunun uzun süre sürdürülmesi, kolektif cezadır.
 
* Nüfusun yoğun olduğu yerleşim alanlarında ağır silahların, tank ve topların kullanılması Uluslararası İnsan Hakları Hukuku’na  göre kabul edilemez, uygulanamaz. 24 saat sokağa çıkma yasağı ve ağır silahların kullanılması Güneydoğu’da yaklaşık 500 bin insanın göç etmesine, yerinden edilmesine neden oldu.

* Valilik, göç eden ve yerinden edilen insanlar için önlemler alsa da STK ve görüştüğümüz mağdurlara göre ise yapılan çalışmalar ihtiyaçlara karşılık verme konusunda çok yetersiz. Ne tür tazminat ya da haklara sahip olacağı konusunda bilgi sahibi değiller.
 
* Bağımsız şeffaf bir soruşturma söz konusu değil.
 
TÜRKİYE GENELİNDE GİTTİKÇE DARALAN BİR İNSAN HAKLARI ALANI VAR
 
Tüm bu yaşanılanların hem Uluslarası Hukuk standartlarına hem de Türkiye yasalarına uygun olmadığını belirten Shetty, acil insani ihtiyaçlarının karşılanmasının ötesinde, Sur’dan çıkan ailelerin evlerine geri dönüp dönemeyeceği konusunun netlik kazanması gerektiği söyledi.
 
Shetty, devletin güvenliği sağlamak zorunda olduğunu ancak şiddetle güvenliğin sağlanamayacağını ifade etti. İnsan Hakları İhlalleri açısından ağırlıkla Güneydoğu’ya odaklandıklarını ancak Türkiye genelinde gittikçe daralan bir insan hakları alanının söz konusu olduğunu söyledi.
 
HÜKÜMET YETKİLİLERİNE ÇAĞRI
 
Shetty, sokağa çıkma yasağı, aşırı güç kullanımının sona erdirilmesi, yaşanılan hak ihaleleri ölüm ve yaralanmaların şeffaf ve açık bir şekilde soruşturulması, yerinden edilen, göç ettirilen insanların evlerine geri dönüşünün sağlanması yönünde hükümet yetkililerine çağrıda bulundu.
 
Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularına geçildi. Bir basın mensubunun, '7 aylık bir süreç geçti, Af Örgütü bölgeye gelmek için biraz geç kalmadı mı' sorusuna Shetty, “Aslında geç kalmış değiliz. Geç kaldığımız tek konu benim buraya, bu saate geliyor olmam. Acil eylemde bulunduk. Basın bültenleri hazırladık. Türkiye Araştırmacımız buraya defalarca geldi” dedi.