Yusuf Akın’ın elindeki beton delme aletini, bixi’ye benzeten Özel timler ateş açtı. Yusuf Akın hayatını kaybetti, yanındaki Mehmet Eren yaralandı. Özel Harekatçılar hakkında 2011 yılında açılan dava, cezasızlıkla neticelendi.

Vecdi Erbay'ın Gazete Duvar'da yer alan habere göre Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Heybeli köyünde 2011 tarihinde Yusuf Akın’ın öldürülmesi, Mehmet Eren’in yaralanması olayıyla ilgili açılan dava sonuçlandı.

Mahkeme olayın kazayla gerçekleştiğine hükmederek haklarında fezleke hazırlanan ve tutuksuz yargılanan sanıkların beraatına karar verdi. Gaziantep’te bulunan Bölge Mahkemesi de Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı onadı.

Bölge Mahkemesi’nin kararı onamasıyla birlikte, Mardin İl Jandarma Komutanlığı Jandarma Özel Harekat Tabur Komutanlığı’nda çalışan ve tutuksuz yargılanan sanıklar Yusuf Tuğrul Karaatlı, Doğan Gökyar, Şenol Taş, Bahattin Yaman ve Kadir Engin Omay beraat etti.

‘CEZASIZLIK ÖRNEĞİ’

Yusuf Akın ve Mehmet Eren’in avukatlığını üstlenen Erdal Kuzu, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı, Gaziantep’te bulunan Bölge Mahkemesi’nin de onamasına “Bu tipik bir cezasızlık örneğidir” diyerek tepki gösterdi.

Kuzu, kararla ilgili olarak şunları söyledi: “Kamu görevlilerinin yargılandığı dosyalarda, yargı makamları her zaman kamu görevlisini korumuştur. Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana tutum hiç değişmemiştir. Bu olayda da aynı şey olmuştur. Kamu görevlisi eyleminden sonra yine cezasız kalmıştır.”

DAVA AYM’YE TAŞINIYOR

Mahkemenin, en azından “olası kasıtla adam öldürme” kararı verebileceğini belirten Kuzu, bunun gerçekleşmemiş olmasının üzücü ve endişe verici olduğunu söyledi Erdal Kuzu, davayı Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) götüreceklerini kaydetti.

NE OLMUŞTU?

Tesisatçı Yusuf Akın, Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Heybeli köyüne Mehmet Eren’in su tesisatı işlerini yapmak üzere gitmişti. Akşam saat 20.00 sıralarında işini bitiren Yusuf Akın, yanında getirdiği beton delme aleti hilti ve diğer aletleri aracına yüklemek için Mehmet Eren ile beraber dışarı çıktı. İkisinin de elinde el feneri bulunuyordu. Eren ve Akın, ateşe maruz kaldı. Açılan ateşte Yusuf Akın başından yara alırken, Mehmet Eren de kalçasından yaralandı. Önce Mardin’e, ardından Diyarbakır’a hastaneye götürülen Akın hayatını kaybetti.

Heybeli köyü yakınlarında 2 PKK’li bulunduğu ihbarını alan Jandarma Özel Harekat Timleri’nin köy yakınında pusu kurmasından sonra gerçekleşen olayda, ‘PKK’li zannedilerek’ öldürüldüğü belirtilen Yusuf Akın’ın jandarmanın da tesisat işlerini yaptığı ortaya çıkmıştı.

Sanıklar, 20 Aralık 2011 tarihinde aldıkları istihbarat üzerine Heybeli köyüne gittiklerini beyan etmiş, Şeyhmus Altın’ın evini gözetledikleri sırada 2 kişiyi gördüklerini, Yusuf Akın’ın elindeki hilti adı verilen inşaat malzemesini bixi silahına benzettiklerini, “dur” ihtarında bulunduklarını, ancak üstlerine ateş açıldığını, bunun üzerine ateşe karşılık verdiklerini ifade etmişlerdi.

Olay sırasında Yusuf Akın’ın yanında bulunan ve yaralanan Mehmet Eren ise ifadesinde kendilerine bir anda ateş açıldığını ve askerlerin dur ihtarında bulunmadığını belirtmişti. Eren, evlerinin köyün tam ortasında olduğunu ve kurşunların diğer köy evlerine de isabet ettiğini kaydederek, “Olay anında ‘biz siviliz’ diye bağırdıktan sonra ateşi kestiler” demişti.