KCK davasında tutukluların Kürtçe savunma talebi, "ülkeyi böler" denilerek reddedildi.

'KCK' adıyla düzenlenen operasyonlar kapsamında tutuklanan BDP il ve ilçe yöneticilerinin yargılandığı davaya İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.

17 tutuklu BDP'linin yargılandığı davanın ilk duruşmasında, Kürtçe savunma talebi karşılanmadı. Tutukluların Kürtçe konuşması tutanaklara "Başka dilde cevap verdiler. Ne söylediği anlaşılamadı" şeklinde geçti. Tutanağı itiraz eden Avukat Nazan Yaman, "Müvekkillerim Kürtçe konuşuyor, heyetiniz eğer anlamak istiyorsa tercüman atasın" dedi.

'DURUŞMALAR BÜYÜK SALONA ALINSIN' TALEBİ

Yaman ile mahkeme heyeti başkanı Mustafa Yalçın arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Avukat Sinan Zincir, mahkemeye taleplerini içeren bir dilekçe sundu. Zincir, aynı zamanda duruşmayı izlemek isteyen yaklaşık bin kişi olduğunu, ancak salona giremediklerini söyledi. Zincir, duruşmaların büyük salona alınmasını talep etti.

"BAŞKA DİLDE CEVAP VERDİ..."

Zincir dilekçede "Burada yargılanan siyasi bir partinin yöneticileridir. Müvekkillerimizi siyasi rehin olarak görüyoruz" dedi. Avukat Zincir, mahkemeden yetki ihlali gerekçesiyle yetkisizlik ve görevsizlik talebinin yanı sıra bilirkişi incelemesi talebinde bulundu. Savcının talepleri reddetmesi üzerine Avukat Nazan Yaman itiraz ederek, ret gerekçesinin açıklanmasını istedi.

Yaman'ın talebine yanıt verilmeden yoklamaya geçildi. Tutukluların "Ez livir im" şeklindeki yanıtı tutanaklara yine "başka dilde cevap verdi" şeklinde geçirildi. Avukatlar duruma itiraz ederek yargılamanın her aşamasının anadilde yapılması gerektiğini belirtti, Kürtçe tercüman talebinde bulundu.

"SİYASET YAPTIĞIMIZ İÇİN BURADAYIZ"

Duruşmada söz alan BDP eski Parti Mecilisi üyesi Emrullah Bingöl, "Yaptığımız bütün parti çalışmaları iddianamede karşımıza suç olarak çıkmıştır. Zaten bu taleplerle siyaset yaptığımız için buradayız. En doğal hakkımız anadilde savunma yapmayı ve Kürtçe tercüman talep ediyoruz" diye konuştu. Roboski katliamının yıl dönümü olduğunu hatırlatan Bingöl, katliamı kınadı.

"KÜRTÇE SAVUNMA TALEBİNE RET"

Mahkeme heyeti, anayasanın bölünmez bütünlüğüne ve resim dilin Türkçe olduğu maddesine atıf yaparak ve Medeni Kanun'un "dürüst olmak ve bu hakkın kötüye kullanılmaması" maddesini hatırlatarak Kürtçe savunma talebini reddetti.

Tutukluların kimlik bilgileri ile ilgili sorulara verdiği Kürtçe cevaplar, tutanaklara "müdafinin beyanına göre Kürtçe cevaplar verildi, ne olduğu anlaşılamadı" şeklinde geçti.

"TELEFON DİNLEMELERİNDEKİ KÜRTÇE KONUŞMALAR DA İDDİANAMEDEN ÇIKARILSIN"

Avukat Nazan Yaman, telefon dinlemelerinde yapılan Kürtçe konuşmaların tercüme edildiğini ve iddianamede yer aldığını hatırlatarak, bunların da iddianameden çıkarılması gerektiğini belirtti.

Avukat Yusuf Alataş da ortam dinlemelerin yasalara aykırı olduğunu ifade ederek, iddianameden çıkarılmasını talep etti.

Tutuklu Kürt siyasetçiler talepleri kabul edilmediği için savunma yapamazken, mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Duruşma 18 Ocak 2013 tarihine ertelendi. (etha)