Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSKAD) İstanbul Şubesi 1978 Maraş Katliamı’nı 40. yılında anmak üzere dün (16 Aralık) Kadıköy Süreyya Operası önünde basın açıklaması düzenledi. İleri Haber’de yer alan habere göre polis, kitleyi abluka altına alarak PSAKD İstanbul Şubeleri’nin yürüyüş yapmasını engelledi.

Geçmişten günümüze yaşanılan tüm katliamlara dikkat çekilen basın açıklamasında resmi sayılara göre 111 kişinin katledildiği, binin üzerinde kişinin yaralandığı, 552 ev ve 289 işyerinin yakılarak tahrip edildiği ifade edildi.

'SORUMLULAR YARGILANMADI'

Maraş Katliamı geride kalsa da sorumluların ya hiç yargılanmadığı ya da göstermelik yargılamalarla beraat ettiği söylenerek şöyle devam edildi:

Katliamın bir numaralı failleri devlet tarafından ödüllendirildi, Meclis’e milletvekili olarak girdi, itibar sahibi yapıldı. Gerçek sorumlular hiçbir zaman açığa çıkarılmadı, yargılanmadı. Bunlar yapılmadığı içindir ki, katliam saldırıları yaşanmaya devam etti.

Türkiye’nin, geçmişindeki bu utancı temizlemek zorunda olduğu belirtilen açıklamada “Unutmak ihanettir” denildi:

Maraş’ın acısı tıpkı Çorum gibi, tıpkı Sivas gibi, tıpkı Dersim gibi, tıpkı Suruç gibi, tıpkı Ankara gibi tazedir. Sivas’ı, Çorum’u, Maraş’ı, Dersim’i, Roboski’yi, Hrant’ı, Suruç’u, Ankara’yı,Tahir Elçi’yi unutmayacağız, unutmak ihanettir. Türkiye’nin imhacı, inkârcı ve ayrımcı zihniyetiyle yüzleşmesini talep ediyoruz ve bunda ısrarlıyız.

“Bugün aynı zamanda 19-22 Aralık Cezaevi Katliamı’nı kınamak için de toplanmış bulunuyoruz” denilen açıklamada “Hayata Dönüş Operasyonu”nda yaşananlar da anlatıldı:

2000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F tipi cezaevi uygulamasına karşı çıkan mahkumlar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık grevine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık grevi, 45. günde ölüm orucuna dönüştürüldü ve bunun üzerine 19 Aralık 2000’de 20 cezaevinde aynı anda ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ adıyla bir katliama başlandı. 3 gün süren operasyon sonucunda 28 tutuklu katledildi, 237 tutuklu da yaralandı.

Açıklama, katliamların hesabının sorulması için mücadeleye devam edileceği ifade edildi:

İnancından, kültüründen dolayı yüzyıllardır katliamlara uğratılan bir halk olarak bizler, katliamların hesabının sorulması ve bundan sonraki katliamların durması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Ayrımcılığa, inkara, istismara, savaşlara, sömürüye itiraz ediyoruz. Ağıtlara sinmiş acıları, türkülere teslim olmuş gözyaşlarını umuda dönüşen zılgıtlarımızla Biz Kürtçe, Türkçe, Zazaca, Ermenice barış ve kardeşlik türküsü söylemeye devam edeceğiz.