Diyarbakır Barosu avukatları etkin soruşturma yapılmamasını adliye önünde oturma eylemi ile protesto etti.

Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen, gizlilik kararı olmamasına rağmen fiili gizlilik kararı olduğuna dikkat çekti.

Baro yönetimi adına yapılan açıklamada, cinayetle ilgili soruşturmasının etkili bir şekilde yürütülmediği ifade edilerek, “Baro Başkanımızın katledilmesine yönelik saldırının baş şüphelisi bizce polistir” denildi. Görüntülere yansıyan polislerin soruşturmanın selameti için tutuklanmasını isteyen avukatlar, geçen sürede gözaltına ya da açığa alınan bir polis olmadığını hatırlattı.

Savcılığın dosyayı incelemelerine izin vermediğini de söyleyen avukatlar, böylece fiili bir gizlilik uyguladığını belirtti.

Diyarbakır Barosu’nun çağrısıyla adliye önünde toplanan avukatlar ‘Tahir Elçi ölümsüzdür’, ‘Seni unutmayacağız’ yazılı dövizler taşıdı. Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi’nin de katıldığı açıklamada avukatlar adına konuşan Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Özmen, Elçi’nin katledilmeisnin tüm hukuk camiasını ve halkı derinden üzdüğünü söyledi.

Özmen, “Gerek cenaze merasimine katılarak acımızı paylaşan, gerekse de taziye sürecinde bizi yalnız bırakmayan başta halkımıza, hukukçu dostlarımıza, siyasi partilere ve sivil toplum örgütlerine baromuz adına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

‘BARO KOMİSYON KURDU’

Olayla ilgili ilk etapta ulusal ve uluslararası insan hakları ve hukuk örgütleri ile temas kurup, konuya ilişkin destek ve katkı talep ettiklerini söyleyen Özmen, aynı zamanda Diyarbakır Barosu tarafından, aralarında teknik uzmanların da yer aldığı bir komisyon kurulduğunu belirtti.

Bu komisyonunun ilk günden itibaren çalışmalarına büyük bir gizlilik ve disiplin içinde başladığını aktaran Özmen, “Olayı tüm yönleriyle ele alıp, ulaşabildiği delilleri toplamaya çalışmıştır. Tanıkları dinlemiş, olay anına ilişkin görüntü kayıtlarını analiz etmiştir.

 Bu çalışmalar ile elde edilen veriler doğrultusunda soruşturmayı yürüten Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan başvuru ile ilk etaptaki taleplerimiz ayrıntılı bir şekilde soruşturma dosyasına sunulmuştur” dedi.

‘SAVCILIK TALEPLERİMİZİ KARŞILAMADI’

Ancak savcılık tarafından taleplerinin karşılanmadığını belirten Özmen şunları “Soruşturmanın hemen başından beri, ısrarlı taleplerimize rağmen soruşturma dosyası incelememize açılmamış, hukuken alınmış bir gizlilik kararı olmadığı halde, adeta soruşturmaya ‘fiili gizlilik’ konulmuştur. Kısmen tarafımıza verilen tutanak ve belgelerden de soruşturmanın etkili bir şekilde yürütülmediği anlaşılmaktadır” dedi.

OLAY TUTANAĞI YOK!

Olaydan hemen sonra, olay yerinde görevli bulunan polis memurlarının olay mahallini terk etmesi, savcılığın olay yerine intikal etmemiş olması, delillerin etkiye açık bir şekilde bırakılması ve Diyarbakır Valiliğince sokağa çıkma yasağı kararı alınmasının soruşturmanın baştan beri etkili yürütülmeyeceği kuşkusuna yol açtığını söyleyen Özmen, “Olay akabinde, olayın meydana geliş şeklini gösterecek bir ‘olay tutanağı’ tarafımıza verilmemiş, soruşturma makamları ile yapılan görüşmelerde böyle bir tutanağın bulunmadığı kanaati doğmuştur” dedi.

GÖZALTINA YA DA AÇIĞA ALINAN POLİS YOK

Soruşturma dosyasında, bu gün itibariyle, şüpheli olarak ifadesine başvurulan, gözaltına alınan veya açığa alınan polis memuru bulunmadığını hatırlatan Özmen, “Baro Başkanımızın vurulma anında olay yerinde bulunan ve silahla Baro Başkanımızın bulunduğu yöne doğru ateş ettiği görülen polis memurlarının el sıvaplarının alındığı veya bu kişilerin elbiselerinin kriminal incelemeye alındığı yönünde tarafımızda mevcut bir bilgi bulunmamakta, ayrıca sözlü olarak da ‘alınmadığı’ yönünde tarafımıza bilgi verilmiştir.

Basında ‘Tahir Elçi cinayetinde 3 gözaltı’ şeklindeki haber ve benzer haberlerin, kasıtlı olarak soruşturmanın etkili yürütüldüğü algısı yaratmak üzere servis edildiğini düşünmekteyiz” şeklinde konuştu.

BAŞ ŞÜPHELİ POLİSTİR

Diyarbakır BarosuYönetim Kurulu Ahmet Özmen soruşturmaya ilişkin taleplerini şu şekilde sıraladı:

- Dosya içerisinde bulunan yazılı, sesli ve görüntülü bütün materyallerin gecikmeksizin tarafımıza verilmesini,

- Kamuoyuna yansıyan görüntüler ve olayın oluş şekli itibari ile; Baro Başkanımızın katledilmesine yönelik saldırının baş şüphelisi bizce polistir. Şüphelisinin polis olduğu olaylarda soruşturmanın yine polisçe yürütülmesi soruşturmanın bağımsızlığına ve tarafsızlığına gölge düşürmektedir. Bu nedenle, soruşturma polis teşkilatı dışında kurulacak bağımsız bir ekip tarafından yürütülmesini,

- Kamera görüntülerine, silah kullanırken yansıyan kolluk görevlileri başta olmak üzere silah kullanan tüm kolluk görevlilerinin şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmasını, delillerin karartılmasının önüne geçilmesi için görüntülere yansıyan ve Baro Başkanımızın bulunduğu yöne doğru ateş eden polis memurlarının tutuklanmasını,

- Başkanımız Tahir Elçi’nin katledilmesinden önceki, katledilmesi anındaki ve katledilmesinden sonraki tüm polis telsiz kayıtlarına el konulmasını,

- Basına yansıyan görüntülerde görülen iki polis kamerası ile varsa emniyete, Jandarmaya ya da MİT’e ait diğer kameralara ait görüntülere el konulmasını,

- Olay günü örgüt üyesi olduğu iddia edilen iki şahsı Balıkçılarbaşı meydanına kadar getiren ticari taksinin izlemiş olduğu tüm güzergahta ve durdurulduğu noktada bulunan tüm MOBESE ve işyerlerine ait güvenlik kameralarının kayıtlarına el konulmasını ve tarafımıza iletilmesini,

- Ticari taksinin GPS kayıtlarına el konulmasını, bunun yanı sıra, Dört Ayaklı Minare’nin bulunduğu Yenikapı Sokak’ta bulunan tüm güvenlik kameralarına el konulmasını,

- Olay günü, olay yerini havadan izleyen hava aracınca çekilen foto ve görüntü kayıtlarının dosya içerisine alınmasını talep ediyoruz.