14 Mayıs'ta, "İşte yüksekova'ya 'gizli' operasyon belgesi" başlıklı haberi gerekçesi ile tutuklanan ve  hakkında müebbet hapis cezası istenen Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Şermin Soydan'ın davası Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Şermin Soydan, Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava duruşmasına cezaevinden SEGBİS sistemi ile bağlandığı için savunma yapamadı.

Soydan'ın ve diğer sanıkların avukatlarının dava dosyasını hazırlayanların tamamının darbe girişimi sonrası görevden uzaklaştırılmaları ya da tutuklanmaları nedeniyle iddianamenin iadesini istediği Mahkeme Heyeti, duruşmayı 30 Eylül tarihine erteledi.

Hakkari Kızılay Şube Başkanı Fadıl Alçiçek ile HDP İl Eşbaşkanı Metin Besi ile birlikte yargılandıkları davada, Soydan için Türk Ceza Kanunu 327/1 maddesi (Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme) ve "Devletin savaş ve imkânlarının tehlikeye sokulması" iddiasıyla "müebbet hapis" cezası istenmesinin yanı sıra "Örgüte üye olmak" iddiasıyla 3 ile 8 yıl, "Örgüte yardım ve yataklık etmek" iddiasıyla ise 5 ile 10 yıl arasında hapis cezası isteniyor.

Duruşmada tutuklu yargılanan Fadıl Alçiçek ile tutuksuz yargılanan Metin Besi hazır bulunurken, DİHA muhabiri Soydan "güvenlik" gerekçeyle duruşmaya getirilmedi.

Soydan'ın, tutuklu bulunduğu Erzurum T Tipi Kapalı Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşma salonuna bağlanması sağlandı.

Soydan'ın savunma yapmaması üzerine HDP Hakkari İl Eş Başkanı Metin Besi'nin savunması alındı. Hakkındaki suçlamaları reddeden Besi, dosyanın düzmece olarak hazırlandığını belirterek, davanın düşürülmesini talep etti.
 
Ardından tutuklu Kızılay Şube Başkanı Fadıl Alçiçek'in savunmasına geçildi. Basına yansıyan belgeyi kendisinin sızdırmadığı gibi böyle bir toplantıya da katılmadığını söyleyen Akçiçek, olayı basından öğrendiği ifade etti.

Kendisine haksızlık edildiğini belirten Akçiçek, dosyayı hazırlayan ve 15 Temmuz darbe girişimi sonrası görevden alınıp, bazıları tutuklanan yargı üyelerinin düzmece bir dosya düzenlediğini söyleyerek, beraatını istedi.
 
 
Soydan'ın avukatı Cüneyt Caniş söz aldı. Müvekkilinin mahkeme salonunda savunmasının alınması gerektiğini vurguladı.

Caniş, savunmanın alınmaması durumunda adil bir yargılamanın yapılmayacağını belirterek, Soydan'ın bir sonraki duruşmaya getirilmesini talep etti. Av. Caniş, mahkeme heyetinden yanlış temeller üzerine kurulan dava dosyasının yeniden iddia makamına iade edilmesi talebinde de bulundu.
 
Diğer sanıklar Besi ve Alçiçek'in avukatları da yaptıkları savunmalarında müvekkillerinin haksız yere suçlandıklarını dile getirerek, yine dava dosyasının iadesini istedi.
 
Avukatların taleplerinin alınmasının ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti, sonrasında açıkladığı ara kararları ile Kızılay Şube Başkanı Fadıl Alçiçek'in "adli kontrol şartı" ile tahliyesine, tutukluluk halinin devamına karar verilen Soydan'ın bir sonraki duruşmada hazır bulundurulması yönünde karar vererek duruşmayı 30 Eylül 2016 tarihine erteledi.

Öte yandan “müebbet hapis” cezası istenen Soydan’ın Yüksekova’da birlikte çalıştığı meslektaşları, Soydan’ın sadece gazetecilik yaptığını ifade ederek Soydan'ın serbest bırakılmasını talep etti.

Van Tv Hakkari Temsilcisi Serkan Kaya, Soydan’ın hukuksuz bir şekilde tutuklandığını belirterek, bölgedeki gazetecilerin zor şartlarda görev yaptığını dikkat çekti.   İçişleri Bakanlığı’nın Yüksekova’ya operasyon yapacağını zaten günler öncesinden duyurduğunu hatırlatan Kaya, “Habere konu belge, zaten tüm kurumlara dağıtılmıştı. Demokratik, çağdaş ülkelerde basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü esastır. Bu çerçevede ilk duruşmasına çıkacak olan arkadaşımız Şermin Soydan’ın tahliye edilmesini hatta beraat etmesini istiyoruz” dedi.  

‘ŞERMİN GERÇEKLERİ YAZDIĞI İÇİN CEZAEVİNDE’  

JİNHA Muhabiri Zeynep Turgut ise iktidarın gerçekleri yansıtan gazetecileri hedef aldığını ifade etti. “Şermin yanlış bir şey yapmadı. Yaptığı habercilik faaliyetidir. Aslında bu tutuklama hükümetin gerçeklerden ne kadar korktuğunu ortaya koymaktadır” diyen Turgut, Soydan’ın yaptığı haberlerden dolayı müebbetle yargılanmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Turgut, bütün basın emekçilerini Şermin’e sahip çıkmaya da davet etti.  

‘ŞERMİN’İ ARAMIZDA GÖRMEK İSTİYORUZ’

Kentte üç yıldır birlikte çalıştığı Şermin’in hukuksuz yere tutuklandığını dile getiren Hakkari Objektif Haber İmtiyaz Sahibi Mehmet Özkan da, arkadaşlarının yaptığı bir haberden dolayı tutuklanmasının üzücü olduğunu dile getirdi. Bu durumun adil olmadığını söyleyen Özkan, geç de olsa adaletin yerini bulmasını beklediklerini belirterek, arkadaşlarını aralarında görmek istediklerini kaydetti.

(Kaynak: DİHA)